DEVAM: 33. Dilenen'in
Hakkı
حَدَّثَنَا
قُتَيْبَةُ
بْنُ سَعِيدٍ
حَدَّثَنَا
اللَّيْثُ
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ أَبِي سَعِيدٍ
عَنْ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ بُجَيْدٍ
عَنْ
جَدَّتِهِ
أُمِّ
بُجَيْدٍ
وَكَانَتْ
مِمَّنْ
بَايَعَ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَنَّهَا
قَالَتْ لَهُ
يَا رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْكَ
إِنَّ
الْمِسْكِينَ
لَيَقُومُ
عَلَى بَابِي
فَمَا أَجِدُ
لَهُ شَيْئًا
أُعْطِيهِ
إِيَّاهُ
فَقَالَ
لَهَا
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِنْ لَمْ
تَجِدِي لَهُ
شَيْئًا
تُعْطِينَهُ
إِيَّاهُ
إِلَّا
ظِلْفًا
مُحْرَقًا
فَادْفَعِيهِ
إِلَيْهِ فِي
يَدِهِ
Resûlullah (s.a.v.)'e
bey'at edenlerden biri olan Ümmü Büceyd'den rivayet edildiğine göre,
Resûlullah'a şöyle demiştir: Ya Resûlullah! Allah'ın salât-ü selamı üzerine
olsun- fakir, (gelip) kapımın önünde duruyor da ona verecek bir şey
bulamıyorum.
Bunun üzerine Resûlullah
(s.a.v.) ona şöyle dedi: "Bir koyunun yanmış tırnağından başka ona verecek
bir şey bulamazsan, (hiç olmazsa) onu eline ver."
İzah:
Tırmizî, zekât; Nesâî,
zekât; Ahmed b. Hanbel, VI, 383.
"Bir koyunun
yanmış tırnağından" maksat, çok az herhangi birşeydir. Dilenciye verilen
şeyin çok az oluşu hak kında mübalağalı söylenen bir sözdür.
Bu hadis, dilenciyi boş
çevirmemeye teşvik etmektedir.