SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALATU’T-TATAVVU BAHSİ

<< 1318 >>

DEVAM: 22. Nebi (s.a.v.) Gece Hangi Saatlerde (Namaza) Kalkardı?

 

حَدَّثَنَا أَبُو تَوْبَةَ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ سَعْدٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِي سَلَمَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ مَا أَلْفَاهُ السَّحَرُ عِنْدِي إِلَّا نَائِمًا تَعْنِي النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

 

Âişe (r.anhâ)'dan; demiştir ki: Seher vakti, Nebi (s.a.v.)'i benim yanımda ancak uyurken bulurdum.

 

 

İzah:

Buhârî, teheccüd; enbiyâ; Müslim, musâfirîn; Ahmed b. Hanbel, VI, 161, 270.

 

Bir önceki hadisin şerhinde de beyân ettiğimiz gibi Nebi (s.a.v.) gecenin altı cüzünden dördüncü ve beşinci cüz'lerini ibâdetle geçirirdi. Gecenin sonundaki altıncı cüz'ünü de Ramazan geceleri­nin dışında uykuyla geçirirdi. Bilindiği gibi gecenin son altıda bir kısmına seher vakti denir. İşte bu hadis-i şerifteki "seher vakti, Nebi Efendi­mizi uyurken bulurdu" tabiriyle "Fahr-i Kâinat Efendimiz seher vakti ge­lince uyurdu*' denilmek isteniyor.

 

Ancak Ramazan geceleri ve kısa geceler bundan müstesnadır. Çünkü Ramazan gecelerinde seher vaktinde sahura kalkar, sahur yemeğinden son­ra uyumadan sabah namazına giderdi. Sahur yemeği ile sabah namazı ara­sında elli âyet okuyacak kadar zaman geçerdi.[Buharî, teheccüd]

 

Buharı sarihi Aynî, daha önce geçen ve Müslim'in Sahih'inde de bulunan[Müslim, müsafirîn] Hz. Âişe'nin rivayet ettiği, "Nebi (s.a.v.) sabahın iki rekat sünnetini kıldığı vakit, şayet ben uyanık bulunursam benimle konuşurdu. Aksi takdirde (istirahat için sağ tarafına) uzanırdı" anlamındaki 1263 numaralı hadîsi delil getirerek "buradaki uykudan maksat, hakiki manada uyumak değil, mecazî mânâda sabah namazının sünnetinden sonra uzanmaktır" de­miştir. Sarih Aynî'ye göre Müslim'in Sahih'inde konumuzu teşkil eden ha­disin, Resûl-i Ekrem'in sabah namazının sünnetinden sonra sağ tarafına uzanıp yattığına dâir olan bâbda zikredilmiş olması [bk. Müslim müsafirîn] buradaki uyumanın gerçek mânâda uyumak değil, mecazî mânada sabah namazının sünnetin­den sonra yana uzanmak anlamına geldiğini gösterir. Fakat 1263 numaralı hadisin ifâdesinde devamlılık yoktur. Konumuzu teşkil eden hadis ise, de­vamlılık ifâde etmektedir. Aralarında umum-husus farkı vardır. Bazılarına göre de buradaki uyumaktan maksat, Davûd (aîeyhisselam)'ın yaptığı gibi seher vaktinde gerçek mânâda uyumaktır. İleride tercümesini sunacağımız "Allah Teâlâ katında en sevimli oruç, Dâvud (aleyhisselâmın) orucudur. Yisıe Allah Teâlâ katında en sevimli namaz, (Nebiin) namazıdır. Gecenin üçte birisinde namaz kılardı. Gecenin (son) altıda birinde yine uyurdu. Dâ­vud, bir gün iftar ederdi bir gün oruç tutardı" mealindeki 2448 numaralı hadis-i şerif de bu görüşü te'yid etmektedir.