SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALATU’L-İSTİSKA BAHSİ

<< 1186 >>

DEVAM: 4. (Her Rekatte) Dört Rükû' Vardır Diyenlerin Delilleri

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا رَيْحَانُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا عَبَّادُ بْنُ مَنْصُورٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ أَبِي قِلَابَةَ عَنْ هِلَالِ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ قَبِيصَةَ الْهِلَالِيَّ حَدَّثَهُ أَنَّ الشَّمْسَ كُسِفَتْ بِمَعْنَى حَدِيثِ مُوسَى قَالَ حَتَّى بَدَتْ النُّجُومُ

 

Kabisa el-Hiiali, "Şüphesiz güneş tutuldu" (diye başlayıp) Musa (b. İsmail) hadîsinin manasını rivâyet etti. (Ahmed b. İbrahim bu rivâtette); "Resûluilah devrinde güneş  tutuldu) o kadar ki, yıldızlar göründü” demiştir.

 

 

İzah:

Aslında bu ve bundan evvelki rivayetler aynı hadistir.Ancak Eyyüb’ten sonraki raviler değişmiştir.Birincisinde bu silsile sona doğru, Eyyüb, Vüheyb, Musa b. İsmail ve Ebû Dâvud olduğu halde, üzerinde durduğumuz  rivayette, Eyyub, Abbâd b. Mansûr, Reyhâiı b. Saîd, Ahmed b, İbrahim, ve Ebû Dâvûd'dan ibarettir. Bu rivayette öncekinden farklı olarak güneş tutulduğu zaman ortalığın yıldızlar görünecek kadar karardığı bildirilmiştir.

 

Hâkm, Mustedrek'inde bundan önceki Vuheyb'in rivayetini zikrettik­ten sonra, bu hadisin haddizatında Sahihân'ın şartlarına uyduğımu fakat kitaplarında yer almadığını söylemiştir.

 

Şimdiye kadar terceme ettiğimiz hadisler gösteriyor ki küsât namazı muh­telif şekillerde varrid olmuştur. Özet olarak bunlar:

 

a. İki rekâttır, diğer nafileler gibi kılınır.

 

b. İki rekâttır, ancak her rekatte iki rükû' vardır.

 

c. İki rekâttır, ancak her rekâtte üç rükû vardır.

 

d. iki rekâttır, ant ak her rekâtte dört rükû' vardır.

 

e. İki rekîttir, ancak her rekâtte beş ri'ku' vardır.

 

Bu farklı rivâyetler, kusûf namazının keyfiyetinde fukahânın ihtilâfına sebep olmuştur. Bu babın ilk hadislerinin şerhinde mezhebleıin bu konuda­ki goruşleıi verilmiştir. Aynı şeylerin bulada da tekrarına luzurn görülme­miştir.

 

Güneş tutulduğu zaman kılınan küsûi' namazının yanında bir de ay tu­tulduğunda kılman "husuf namazı" vardır. Musannif, bu konu için ayrı bir başlık açmamıştır. Onun için bu namazın kılınışına da burada kısaca temas etmekte fayda görülmüştür.

 

Şafiî ve Hanbeiîlere göre, Husuf (ay tutulması) namazı her rekatte iki-şet rükû' olmak üzere iki tekâttır. Cemaatle kılınır. Delilleri, Şafiî ve Beyhakî'ni Hasan e!~Basrî'den ibn Abbâs'a izafeten rivayet ettikleri bir haberdir. Bu haber de îbn Abbâs (r.anhûmâ)'m Basra'da emir iken ay tutulduğunda cemaate iki rekat namaz kıldırdığı ve her rekatte ikişer defa rüku' yaptığı bildirilmektedir. Ancak senedindeki İbrahim b. Muhammed yüzünden bu hadisin zayıf olduğu söylenir.

 

Hanefî ve Mâlikîlere göre, küsûf namazı iki rekattır ve diğer nafileler gibi rekatları tek rükü'ludur. Bu namaz münferiden kılınır. Hz. Peygamber zamanında ayın tutulmuş olması muhakkak olmakla beraber, bu namazla ilgili herhangi bir naklin yapılmamış olması bu namazın cemaatle kıhnmadığına delildir.

 

Mâlikîler de ay açılıncaya veya kayboluncaya kadar namaz tekrarlanır. Bu namaz mendubdur ve evde kılınır. İster cemaatle ister münferiden bu na­mazın camide kılınması mekruhtur.

 

Ulemânın bu namazla ilgili ihtilâfları küsûf namazı ile ilgili ihtilâfların­dan kaynaklanmaktadır.