DEVAM: 8. Sabah
Namazının Vakti
حَدَّثَنَا
إِسْحَقُ
بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ ابْنِ
عَجْلَانَ عَنْ
عَاصِمِ بْنِ
عُمَرَ بْنِ
قَتَادَةَ بْنِ
النُّعْمَانِ
عَنْ
مَحْمُودِ
بْنِ لَبِيدٍ
عَنْ رَافِعِ
بْنِ خَدِيجٍ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
أَصْبِحُوا
بِالصُّبْحِ
فَإِنَّهُ
أَعْظَمُ
لِأُجُورِكُمْ
أَوْ
أَعْظَمُ لِلْأَجْرِ
Rafi'b. Hadic
(r.a.)'dan, şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Sabah namazını ortalık aydınlanınca kılınız. Çünkü bu ecrinizi
daha büyük kılar veya ecir(iniz) daha büyük olur."
Diğer tahric: Tirmizî,
mevakit, (Benzeri); Nesai, mevakit (Benzeri); İbn Mace, salat
AÇIKLAMA: “Sabah namazını
ortalık aydınlanınca kılınız" diye tercüme ettiğimiz أَصْبِحُوا
بِالصُّبْحِ cümlesi en-Nihaye'de
"Onu sabah doğduğu anda kılınız" diye manalandırılmıştır. Hadiste
namazı ortalık ağarıncaya kadar geciktirme emredilmektedir.
Suyuti,
bu Hadisle ilgili olarak, "bununla anlaşılmış oluyor ki, "sabahı
aydınlığa bırakınız" lafzı, ile rivayet edenler, Hadisi mana olarak
rivayet etmişlerdir" der.
Bu
Hadis önceki Hadisin şerhinde de işaret edildiği gibi, sabah namazını aydınlığa
bırakmayı efdal gören Hanefilerin delillerindendir.
Sabahı
ilk vaktinde, alaca karanlıkta kılmayı daha efdal görenler bu Hadisteki
"aydınlığa bırakma" veya "sabahın doğmasından" maksadın,
ikinci fecrin doğması olduğunu söylerler.
Önceki
Hadiste sabah namazının efdal vakti hususundaki ihtilaflar ve delilleri
mufassal olarak verildiği için burada tekrarına lüzum görülmemiştir.