SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 1136 >>

بَاب خُرُوجِ النِّسَاءِ فِي الْعِيدِ

238-241. Kadınların Bayram Namazına Gitmeleri

 

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ أَيُّوبَ وَيُونُسَ وَحَبِيبٍ وَيَحْيَى بْنِ عَتِيقٍ وَهِشَامٍ فِي آخَرِينَ عَنْ مُحَمَّدٍ أَنَّ أُمَّ عَطِيَّةَ قَالَتْ أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنْ نُخْرِجَ ذَوَاتِ الْخُدُورِ يَوْمَ الْعِيدِ قِيلَ فَالْحُيَّضُ قَالَ لِيَشْهَدْنَ الْخَيْرَ وَدَعْوَةَ الْمُسْلِمِينَ قَالَ فَقَالَتْ امْرَأَةٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنْ لَمْ يَكُنْ لِإِحْدَاهُنَّ ثَوْبٌ كَيْفَ تَصْنَعُ قَالَ تُلْبِسُهَا صَاحِبَتُهَا طَائِفَةً مِنْ ثَوْبِهَا

 

Ümmü Atiyye (r.anhâ)'den; demiştir ki: Resûlullah (s.a.v.) bize bayram günü (namazı) perde ehli genç kızları (da) çıkarmamazı emretti. Kendisine: Hayız olanlar (ne yapacak)? denilince; "Onlar da (çıksınlar da) hayır'a ve müslümanların dualarında hazır bulunsunlar" buyurdu. Bir kadın Efendimize: Ya Resûlallah! Eğer bizden birisinin elbisesi yoksa ne yapsın? diye sordu. Resûlullah: "Arkadaşı, elbiselerinden birisini ona (emaneten) giydirsin” karşılığım verdi.

 

 

İzah:

Buhârî, salât, hayz, iydeyn; Müslim, iydeyn; Tirmizî, cuma; Nesaî, hayz, İydeyn; İbn Mâce, ikâme; Dârimî, salât; Ahmed b. Hanbel V, 84, 85.

 

Hadis-i şerif metnindeki "Perde ehli genç kızlar” diye terceme ettiğimiz  ifâdesindeki (el-Hudr) kelimesinin çoğuludur. Evin bir köşesinde bakire kızlar için perdelerle ayrılmış bölüme denir.

 

"Perde ehli hanımlar"dan maksat, çokça bu bölmelerde bulunan evine kapanmış iffetli hanımlardır.

 

Hadisin diğer kitaplardaki rivayetlerinde Efendimizin bayram namazı­na çıkartılmalarını emrettiği kadınlar arasında buradakine ilâveten, bakire­ler, evlenme çağı geldiği halde henüz evlenmemiş genç kızlar ve hayızlılar da yer almaktadır. Yine bazı rivayetlerde hayızhlarm cemaatten ayrı durma­ları, onlarla birlikte tekbir alıp dualarına hazır olmaları emredümektedir.

 

Buradaki "bizden birinin elbisesi yoksa ne yapsın?” sorusu da Müslim ve Tirmizî'de; "Bizden birinin cilbâbı (feracesi, çarşafı) yoksa...” şeklinde ifâde edilmiştir. Diğer bazı rivayetlerde anlaşıldığına göre, bu soruyu soran kadın bizzat Ümmü Atiyye'nin kendisidir.

 

Metinden de anlaşıldığı gibi, hayızh kadınların da cemaate iştirak edip namaz haricindeki ibâdetlere katılmaları tavsiye edilmektedir. Bu ibâdetler, dua ve tekbir gibi zikir ve senalardır.

 

Hadis-i şerifden kadınların bayram namazlarına gitmelerinin meşru ol­duğu anlaşılmaktadır. Konunun tafsilâtı bu babm son hadisinin açıklama­sında gelecektir.