بَاب
الدُّعَاءِ
بَيْنَ
السَّجْدَتَيْنِ
140-141. İki Secde
Arasında Dua Etmek
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
مَسْعُودٍ
حَدَّثَنَا
زَيْدُ بْنُ
الْحُبَابِ
حَدَّثَنَا
كَامِلٌ
أَبُو
الْعَلَاءِ
حَدَّثَنِي
حَبِيبُ بْنُ
أَبِي
ثَابِتٍ عَنْ
سَعِيدِ بْنِ
جُبَيْرٍ
عَنْ ابْنِ
عَبَّاسٍ أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
كَانَ
يَقُولُ
بَيْنَ
السَّجْدَتَيْنِ
اللَّهُمَّ
اغْفِرْ لِي
وَارْحَمْنِي
وَعَافِنِي
وَاهْدِنِي
وَارْزُقْنِي
İbn Abbas (r.a.)'dan;
demiştir ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki secde arasında; "Ey
Allah'ım, beni bağışla, bana acı, bana afiyet ver, beni (doğru yola) hidayet et
ve rızıklandır" diye dua ederdi.
Diğer tahric: Nesaî,
kıyamü'l-leyl, İstiaze; Tirmizî, salat; İbn Mace, ikame; Ahmed b. Hanbel, 1,
180, 185, 371; IV, 353, 356, 382.
AÇIKLAMA:
Hadis-i Şerifte geçen
"Ey Allahım, beni bağışla ve bana acı" sözünden maksat, benim bütün
günahlarımı ve hatalarımı hiç bırakmadan affet, ibadetlerimi kusuruyla beraber
kabul ederek bana lütuf ve ihsanda bulun demektir.
"Bana afiyet
ver" demekten maksatsa, "beni bela ve fitnelerden koru"
demektir.
"Bana hidayet
et" sözünün manası ise, "bana salih ameller işlemeyi nasib et"
demektir. Esasen hidayet etmek tabirinin tam türkçe karşılığını bulmak çok
zordur. Bu kelime üzerinde açıklama yaparken merhum ve kıymetli mü-fessirimiz
Elmalık Hamdi Efendi şunları söylüyor: "Hidayet matluba isal edecek şeye
lütf-u delalet etmektir ki, yolu sadece gösterivermek veya yola götürüvermek ve
hatta nihayete kadar götürüvermek suretlerinden biriyle tahakkuk eder ki,
sadece yolu gösterivermeye "irşad" veya "delalet-i gayr-i musıla"
denildiği gibi, yolun nihayetine kadar götürüvermeye de "tevfik" veya
"delalet-i musıle" denir. Demek ki hidayet, her matluba alelıtlak rehberlik
etmek değil, irşad gibi gayesinde hayır, keyfiyetinde lütf-ü letafet bulunan
bir rehberliktir. Binaenaleyh hidayet kelimesinin mealinde en muvafık tabir
lisanımızda maruf olduğu gibi, "bize hidayet et" demektir,
"göster" deyince götürmek kahf. "Götür" deyince de letafet
kalır ve hiçbiri tam manayı ifade edemez ve lisanımızda böyle maruf bir
kelimenin yerine'beheme-hal bir kelime koymağa çalışmak maksadı beyana münafi,
kuru bir taassub olur."[Hak Dini Kur'an Dili, I, 119.]
Hadiste geçen
"Beni rızıklandır" sözünün manası, "bana dünyada hayırlı
rızıklar, ahirette de yüksek dereceler ve makamlar nasibeyle" demektir.