بَاب مَنْ
رَأَى
التَّخْفِيفَ
فِيهَا
128-129. (Akşam
Namazında) Kısa Okunacağını Söyleyenlerin Delilleri
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
أَخْبَرَنَا
هِشَامُ بْنُ
عُرْوَةَ أَنَّ
أَبَاهُ
كَانَ
يَقْرَأُ فِي
صَلَاةِ الْمَغْرِبِ
بِنَحْوِ مَا
تَقْرَءُونَ
وَالْعَادِيَاتِ
وَنَحْوِهَا
مِنْ
السُّوَرِ قَالَ
أَبُو دَاوُد
هَذَا
يَدُلُّ
عَلَى أَنَّ
ذَاكَ
مَنْسُوخٌ
قَالَ أَبُو
دَاوُد وَهَذَا
أَصَحُّ
Hişam b. Urve (Hammad'a)
babası (Urve'den bahsederek); "Akşam namazında sizin okuduğunuz gibi (kısa
surelerden olan) Ve'l-Adiyati'yi ve benzeri surelerden birini okurdu"
dedi.
Ebu Davud dedi ki: Bu
(haber), bir önceki (812.) hadisin hükmünün kaldırıldığına delalet eder. Ebu Davud dedi ki: Bu daha doğrudur.
AÇIKLAMA: "Musannif Ebu Davud "bu haber, bir
evvelki haberin hükmünü neshediyor" sözüyle, akşam namazlarında da orta
veya uzun bir sure okumanın İslanım ilk yularında caiz olduğunu ifade eden bir
önceki hadisin mevzumuzu teşkil eden bu hadis ile neshedildiğini söylemek
istemektedir. Ancak İbn Hacer el-Askalanî müellifin bu sözüne itiraz ederek
kendi görüşünün doğruluğuna 810 numaraları Ümmü'l-Fadl hadisini delil
getirerek şöyle diyor: "Müellif Ebu Davud (r.a.) Urve'nin bu uygulaması, uzun
surelerin akşam namazında okunmasının neshedildiğine delalet eder, demişse de
nasıl delalet ettiğini açıklamamıştır. Halbuki Hz. Nebi'in akşam namazında
Mürselat Suresi'ni okuduğunu ifade eden Ümmü'l-Fadl hadisi Hz. Nebi'in kıldığı
son akşam namazıyla ilgilidir. Bu böyle olunca artık Hz. Nebi'in vefatından
sonra herhangi bir hükmün yürürlükten kaldırılması söz konusu olamaz."
Bu
hadis-i şerif akşam namazlarında Kısar-ı Mufassal denilen surelerden okumanın
sünnet olduğunu söyleyen Hanefîlerin delilidir. Bu görüşte olan ulemaya göre
Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in akşam namazlarında orta ve uzun
mufassallardan okuması üç şekilde izah edilmiştir:
1.
Resul-i Ekrem İslam'ın ilk yıllarında akşam namazlarında Evsat-i Mufassal ve
Tival-i Mıfassaldan okumuşsa da sonraları bu uygulama neshedilmiştir.
Delillerinden biri, üzerinde durduğumuz Urve hadisidir. Ancak' bu görüş
yukarıda da görüldüğü gibi İbn Hacer tarafından reddedilmiştir.
2.
Resul-i Ekrem (s.a.v.) akşam namazlarında okuduğu bu uzun sureleri sonuna kadar
okumamıştır. Bir kısmını birinci, kalanını da ikinci rekatta okumuştur.
Aksi
görüşte olan ulema; "Buharî'nin rivayet ettiği Cübeyr b. Mut'im hadisinde
Resulullah'ın akşam namazında Tür Suresi'ni sonuna kadar okuduğu açıkça ifade
ediliyor. Nesaî'nin Hz. Aişe'den rivayet ettiği hadiste Resul-i Ekrem
(s.a.v.)'in akşam namazında okuduğu A'raf Suresi'ni iki rekatta bitirdiği
beyan ediliyorsa da bir rekatta bu surenin okunan kısmı yine de Kisar-ı
Mufassal denilen kısa surelerden çok daha uzundur" diyerek bu görüşü de
tenkit etmişlerdir.
3.
Resul-i Ekrem'in bazan akşam namazlarında uzun sureler okuması bazı hallerde
böyle hareket etmenin caiz olacağını beyan etmek içindir. Yoksa sünnet olduğunu
beyan için değildir.
Bu
görüş bir önceki hadiste geçen Zeyd b. Sait'in akşam namazını kısa surelerle
kıldıran Mervan'a itirazı delil getirilerek reddedilmiştir.[Azîmabadî,
Avnu'l-ma'bud, III, 31]