SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 673 >>

بَاب الصُّفُوفِ بَيْنَ السَّوَارِي

94. Direkler Arasında Saf Tutmak

 

حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ يَحْيَى بْنِ هَانِئٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ مَحْمُودٍ قَالَ صَلَّيْتُ مَعَ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَدُفِعْنَا إِلَى السَّوَارِي فَتَقَدَّمْنَا وَتَأَخَّرْنَا فَقَالَ أَنَسٌ كُنَّا نَتَّقِي هَذَا عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

 

Abdulhamîd b. Mahmud demiştir ki: Bir cum'a günü Enes b. Malik'le namaz kılmıştım. (Kalabalıktan) direklerin arasına itildik. (Kimimiz) öne geçtik (kimimiz de) geride kaldık. (Namazı kılınca) Enes; "Biz Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında bundan sakınırdık" dedi.

 

 

Diğer tahric: Tirmızî, mevakît; Nesaî, imame; Ahmed b. Hanbel III, 131.

 

AÇIKLAMA:     Hadis-i şerifte geçen "bir kısmımız öne geçtik, bir kısmımız da geride kaldık.” sözünün anlamı, ''Kalabalık bizi ister istemez iki direk arasına itince her ne kadar içimizden bazıları direkler arasında saf olup namaz kılmaya başlamışlarsa da bir kısmımız da direkler arasında bulunmaktan sakınarak geriye çekildi" demektir.

 

Nesaî'nin rivayetinde geride kalan kimsenin Enes olduğu ifade ediliyor.

 

İbn Arabî ve Aynî'nin ifadesine göre, Hz. Enes'in beyan ettiği direkler arasında namaz kılmaktaki sakıncanın sebebi, direklerin cemaat arasına gi­rerek onlar arasındaki irtibatı kesmesidir. Yahutta oraların müslüman cin-nîlerin namaz kıldıkları yerler olmasıdır. Direkler arasındaki hattın saflara paralel (müvazi) olmaması "halinde safların düzenini bozacağı için de bura­larda namaz kılmayı sakıncalı görmüşlerdir diye düşünülebilir.[bk. Bezlu'l-mechud, IV, 339]

 

Direkler arası, ayakkabı koymaya mahsus yerler olduğu için buralarda namaz kılmak sakıncalıdır diyenler olmuşsa da İbn Seyyidi'n-Nas; "Direk­ler arasında bulunan yerlere ayakabı koymak sonradan adet olmuştur. Hz. Nebi zamanında böyle bir adet yoktu, bu bakımdan Hz. Enes'in; "Biz Nebi (s.a.v.) zamanında bundan sakınırdık." sözü buna bağlanamaz" diyerek bu görüşe itiraz etmiştir.[bk. el-Menhel, V, 62]

 

Ancak zaruret halinde direkler arasına saf teşkil ederek cemaatle na­maz kılmakta bir sakınca olmadığına dair ulema arasında görüş birliği var­dır. Bu mevzuda mezheblerin görüşü şöyledir:

 

1. Mal ikilere göre, gerek cemaatle ve gerekse tek başına direkler arasın­da mescitlerde namaz kılmak mekruhdur.

 

2. Hanbelîlere göre ise, eğer direkler cemaatin arasına girerek saffı ke­siyorlarsa, o zaman direkler arasında cemaatle namaz kılmak mekruh olur.

 

Yoksa herhangi bir sakınca yoktur, yalnız başına namaz kılan için zaten ke­rahet söz konusu değildir.

 

3. Şafiîlere göre ise, cemaat için buralarda namaz kılmak mekruhsa da yalnız kılanlar için kerahet yoktur.

 

4. Küfe uleması ve Hanefîlerce direkler arasında namaz kılmak kayıt­sız, şartsız caizdir.

 

Direkler arasında namaz kılmayı, bazı şartlarla veya kayıtsız şartsız ca­iz gören alimler, Resul-i Ekrem'in buralarda namaz kılmayı yasakladığına dair rivayet edilen hadis-i şerifleri te'vil etmektedirler.[Geniş bilgi için bk. el-Menhel, V, 62-63]