SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TAHARA BAHSİ

<< 146 >>

بَاب الْمَسْحِ عَلَى الْعِمَامَةِ

58. Sarık Üzerine Meshetmek

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ ثَوْرٍ عَنْ رَاشِدِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ ثَوْبَانَ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ سَرِيَّةً فَأَصَابَهُمْ الْبَرْدُ فَلَمَّا قَدِمُوا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَمَرَهُمْ أَنْ يَمْسَحُوا عَلَى الْعَصَائِبِ وَالتَّسَاخِينِ

 

Sevban (r.a.)'den, şöyle demiştir: "Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) (bir defa gece baskını için) Seriyye göndermişti. soğuğa tutuldular. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'m yanına döndükleri zaman onlara sarıklarının ve ayakkabılarının üzerlerine meshetmelerini emretti."

 

AÇIKLAMA:     Sarık üzerine meshnetmenin caiz olup olmaması mevzuunda şevkani Neylu'l-Evtar'da şunları söylemektedir: "Ulema sarık üzerine mesh edilmesi hakkında farklı görüşlere sahiptir.

 

"Bunlardan Evzai, Ahmed b. Hanbel, ishak, Ebu Sevr ve Davud b. Ali sarık üzerine meshin caiz olduğu görüşündedirler. Ancak bu cemaat'in içinden de Ebu Sevr, meshin caiz olması için sarığın başa abdestli iken giyilmiş olmasını şart koşmuştur. Görüldüğü gibi Ebu Sevr sarığı meste kıyas etmiştir. Ancak öbürleri ise, sarığın başa abdestli giyilmiş olmasını şart koşmamışlar, mutlak surette sarığa mesh yapılabilir demişlerdir. Yine aynı kişiler arasında sarık üzerine yapılan mesh'in müddeti üzerinde ihtilaf edilmiş; Ebu Sevr mestlere kıyas ederek, sarık üzerine meshin müddeti aynen mestlerinki gibidir demiş, diğerleri ise, bir şart koşmamışlardır. Sarık üzerine meshi caiz gören bu ulemanın bu konudaki delillerinden biri de şu Hadistir:

 

"Resulullah (s.a.v.) alnına sarığın üzerine ve mestlerine meshetti..."[Müslim, tahare 81]

 

"Ulemanın büyük çoğunluğu ise Hafız İbn Hacer'in Fethu'l-Bari'de naklettiği gibi, sadece sarık üzerine meshetmenin caiz olmadığı görüşündedirler. Tirmizi ve Sahabe-i kiramdan bir çokları sadece sank üzerine meshetmenin caiz olamayacağını, ancak başla birlikte sarığa de meshetmenin caiz olabileceğini söylemşilerdir. Bu görüş aynı zamanda Süfyan-i Sevri, Malik b. Enes, İbn Mübarek ve Şafii'nin de görüşüdür. "Ebu Hanife de bu görüştedir.

 

Bu görüşte olan ulemanın anlayışına göre, "Yüce Allah başa meshedilmesini kesinlikle her hangi bir te'vile imkan kalmayacak şekilde farz kılmıştır. Sarık üzerine mesihle ilgili hadisler ise, te'vile müsaittir. Binaenaleyh böyle kesin hüküm ifade eden ayet veya hadislerin te'vile müsait olan ayet veya hadislere tercih edilmesi gerekir. [Şevkani, Ncylu'l-Evtar, I 195] Ayrıca ayaklara meshin cevazı, mestleri çıkarmanın zorluğundan ileri gelmiştir. Sarık çıkarmakta ise, böyle bir zorluk yoktur. Bu bakımdan sarığa mesh meşru kılınmıştır.

 

Sarığa mesh edilebileceğini ifade eden hadislerse ya mensuhtur, ya da metinde geçen seriyye için verilmiş özel bir ruhsatla ilgilidir. Maliki mezhebinde kuvvetli olan görüşe göre; zaruret olmadıkça sarık üzerine veya baştaki (takkeye) serpuş üzerine mesh yapılmasının caiz olmayacağı yönündedir."

 

 

DEVAM