باب: {هو الله
الخالق
البارئ
المصوِّر}
/الحشر: 24/.
18. ALLAH TEALA'NIN "O YARATAN, VAR EDEN VE ŞEKİL VEREN
ALLAH'TIR"(Haşr 24) SÖZÜ
حدثنا إسحق:
حدثنا عفَّان:
حدثنا وهيب:
حدثنا موسى،
هو ابن عقبة:
حدثني محمد بن
يحيى بن حبَّان،
عن ابن
محيريز، عن
أبي سعيد
الخدري في
غزوة بني
المصطلق:
أنهم
أصابوا
سبايا،
فأرادوا أن
يستمتعوا بهنَّ
ولا يحملن،
فسألوا النبي
صلى الله عليه
وسلم عن
العزل، فقال:
(ما
عليكم أن لا
تفعلوا، فإن
الله قد كتب
من هو خالق
إلى يوم
القيامة).
وقال مجاهد،
عن قزعة: سمعت
أبا سعيد
فقال: قال
النبي صلى
الله عليه
وسلم: (ليست
نفس مخلوقة
إلا الله
خالقها).
[-7409-] Ebu Said el-Hudrı, Mustalik oğulları gazvesinde
kafirlerden pek çok esir cariye elde ettiklerini ve bu kadınlardan cima
suretiyle fakat gebe kalmaksızın faydalanmak istediklerini Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'e azlin hükmünü sorduklarını haber vermiştir. Bunun üzerine
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem
"Bunu yapmanızda herhangi bir sakınca yoktur. Fakat Allah
kıyamet gününe kadar yaratacak olduğu kimseleri muhakkak yazmıştır" dedi.
Ebu Said şöyle demiştir:
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Yaratılması takdir
edilmiş olan hiçbir nefis hariç olmamak üzere muhakkak Allah onların hepsini
yaratacaktır" buyurmuştur.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
Tıbı şöyle demiştir: Bazıları yukarıdaki başlıkta geçen üç
kelime (el-halik, el-barı', el-musawir) birbiriyle eş anlamlıdır demiştir.
Ancak bu bir yanılgıdır. Çünkü "el-halik",
"el-halk=yaratmak" kökünden türemedir. Kelimenin asıl manası, doğru
ve dürüst bir takdir demektir. "İbda"ya halk denilir. İbda, herhangi
bir şeyi daha önce örneği olmaksızın yoktan var etmek demektir. Bu Yüce
Allah'ın "halaka's-semavati ve'l-arda = Gökleri ve yeri yaratan ...
"(En'am 1) ayeti gibidir. "et-Tekvin" kelimesine
"el-halk" dendiği olmuştur. "Halaka'l-insane min nutfe=O insanı
bir damla sudan yarattı"(Nahl 4) ayeti, buna örnektir.
"el-Bar!", "elben" kökünden türemiştir. Kelimenin aslı, bir
şeyin bir başkasından ayrılması demektir. Bu ya bir şeyin bir başka şeyden
uzaklaşması yoluyladır ki "beree fülanun min maradihı=fiIanca
hastalığından iyileşti" ve "beree'l-medyunu min deynihı=borçlu
borcundan beri oldu, temize Çıktı" cümlelerindeki kullanım bu anlamdadır.
'İstebre'tu'l-cariyete=Cariyeyi istibra ettim. " Yada "el-ben"
inşa yollu olur. "Bereallahu'n-nesemete=Allah varlıkları yarattı"
kullanımı buna örnektir.
Bazılarına göre "el-bari"', düzeni ihlal eden
farklılık ve çelişkiden uzak olan yaratıcı demektir. "el-Musavvir"
yaratılmışlara şekil veren ve onları hikmetin gereğine göre tertip eden, yoktan
var eden demektir. Allah her şeyin halikıdır. Yani onları bir asıldan veya asla
dayanmaksızın yoktan var edendir. Allah her şeyin bariidir. Yani herhangi bir
sakatlık veya farklılık sözkonusu olmaksızın hikmetin gereğine göre
yaratıcısıdır, her şeye şekil veren musawiridir ki o şeyin tüm özellikleri o
şekle dayanır ve onunla kemale erer. Bu üç kelime, Allah'ın fiil
sıfaatlarındandır. Ancak "el-hiHik" kelimesi ile
"el-mukaddir=takdir eden" anlamı kastedilirse, bu takdirde "el-halik"
zatı sıfatlarından olur. Çünkü takdir iradeye rücu eder. Buna göre önce takdir
yapılır, sonra takdir edilen şekle uygun olarak yoktan var etme gerçekleşir.
Ardından da üçüncü aşamada tesviye ile birlikte tasvir yapılır.
Hallmı şöyle demiştir: "el-halik" kelimesinin manası
yoktan var edilenleri sınıf sınıf hale getiren ve her bir sınıfa bir miktar
bahşeden demektir. "el-Bar!" ise kendi ilminde var olana uygun olarak
yoktan var eden demektir. "Biz onu yaratmadan önce"(Hadid 22)
ayetinde geçen bu ifade ona işaret etmektedir. Halımı şöyle devam eder: Bundan
maksat zatıarı kalıba döken demektir. Zira Allah, suyu, toprağı, ateşi ve
havayı herhangi bir asla bağlı olmaksızın yoktan var etmiş, sonra bunlardan
değişik cisimler yaratmıştır. "el-Musawir", eşyayı irade ettiği
benzerlik ve farklılığa göre hazırlayan demektir.
"Ebu Said' e sordum. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem
buyurdu ki ... " İbn Battal şöyle der: Burada geçen "el-halik"
kelimesinden maksat, yaratıkların zatlarını benzersiz şekilde yoktan var eden
demektir. Bu öyle bir özelliktir ki bu konuda hiç kimse Allah'a ortak değildir.
İbn Battal şöyle devam eder: Yüce Allah kendi nefsini yaratmanın ezeli olması
imkansız olduğunda ileride yaratacağı anlamında kendisine hala
"halık" ismini vermektedir. Kirmanı, Nebi s.a.v.'in hadisteki
ifadesinin anlamı şudur demiştir: Yaratılması takdir edilmiş hiçbir nefis hariç
olmamak üzere muhakkak Allah onların hepsini yaratmayı takdir etmiştir veya
Allah katında yaratılacakları malumdur. Şu halde bunlar varlık alemine mutlaka
çıkacaklardır. Doğruyu en iyi Yüce Allah bilir.