باب: الدعاء
بعد الصلاة.
18. NAMAZDAN SONRA YAPILACAK DUA
حدثني إسحق:
أخبرنا يزيد:
أخبرنا
ورقاء، عن سمي،
عن أبي صالح،
عن أبي هريرة:
قالوا:
يا
رسول الله ذهب
أهل الدثور
بالدرجات
والنعيم
المقيم. قال:
(كيف ذاك).
قالوا: صلوا
كما صلينا،
وجاهدوا كما
جاهدنا،
وأنفقوا من
فضول
أموالهم،
وليست لنا
أموال. قال:
(أفلا أخبركم
بأمر تدركون
من كان قبلكم،
وتسبقون من
جاء بعدكم،
ولا يأتي أحد
بمثل ما جئتم
به إلا من جاء
بمثله؟
تسبحون في دبر
كل صلاة
عشراً،
وتحمدون
عشراً،
وتكبرون
عشراً).
تابعه عبيد
الله بن عمر،
عن سمي .ورواه
ابن عجلان، عن
سمي، ورجاء بن
حيوة
.ورواه
جرير، عن عبد
العزيز بن
رفيع، عن أبي
صالح، عن أبي
الدرداء .ورواه
سهيل، عن
أبيه، عن أبي
هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم.
[-6329-] Ebu Hureyre
r.a.'den rivayet edildiği ne göre bazı fakir sahabiler
zenginlerin yüksek dereceler elde ettiklerini ve ebedi nimetlere garkolduklarını ifade ederek dert yanınca Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Neden?" diye sordu. "Bizim
gibi namaz kılıyorlar, cihad ediyorlar, bir de
mallarının fazlasını infak ediyorlar" dediler. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
"Sizi geçenlere yetiştirecek gerinizde kalanlarla aranızdaki
mesafeyi açacak bir şey öğreteyim mi? Bunu yaparsanız, aynısını yapanlar
dışında sizi kimse yakalayamaz. Her namazın ardından onar defa tesbih, hamd ve tekbir
getirin" buyurdu .
حدثنا قتيبة
بن سعيد:
حدثنا جرير،
عن منصور، عن
المسيَّب بن
رافع، عن
وراد، مولى
المغيرة بن
شُعبة، قال:
كتب المغيرة
إلى معاوية بن
أبي سفيان:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم كان يقول
في دبر كل صلاة
إذا سلم: (لا
إله إلا الله
وحده لا شريك
له، له الملك،
وله الحمد،
وهو على كل شئ
قدير، اللهم
لا مانع لما
أعطيت، ولا
معطي لما
منعت، ولا ينفع
ذا الجد منك
الجد).
وقال شُعبة،
عن منصور قال:
سمعت
المسيَّب.
[-6330-] Muğire İbn
Şu'be'nin mevlası Verrad'ın naklettiğine göre Muğire
İbn Şu'be, Muaviye İbn Ebi
Süfyan ile Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in
her namazın ardından
"Bir olan ve ortağı bulunmayan Allah'tan başka ilah yoktur.
Mülk de onundur hamd de ona mahsustur. O her şeye
kadirdir. Allahım! Senin verdiğini engelleyecek,
vermediğini verecek kimse yoktur. Gücü olanın da faydası olmaz. Güç ancak
sendedir" dediğini yazmıştır.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
Burada farz namazıarın ardından
okunacak dualar konu edilmektedir. Bu bab da namazıarın ardından dua okunmasının meşru (Şari' tarafından istenilen şey) olmadığını ifade edenlerin
görüşü reddedilmektedir. Bunlar Müslim'in Hz. Aişe'den
naklettiği "Resulullah s.a.v. namazı bitirince
sadece "Allahım! Sen selamsın ve selamet sendendir.
Ey celal ve ikram sahibi sen en yüce olansın!" diyecek kadar
otururdu" hadisine dayanmışlardır.
Bu iddianın cevabı şöyledir. Hz. Aişe'den
nakledilen hadiste Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in selam vermeden önceki oturuş
şeklini zikri geçen sözü söyleyecek kadar bozmadığı ifade edilmektedir. Sahih
olarak gelen haberlere göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem namazdan sonra sahabilerine
dönerdi. Dolayısıyla Resulullah s.a.v.'in namaz
sonrasında yaptığı duayı sahabilerine yüzü dönük iken
yaptığını söylemek daha uygundur.
İbnü'l-Kayyim namaz sonrasında münferit
olsun, imam olsun imama tabi olsun yüzü kıbleye dönük dua etmek sünnet
değildir. Bu konuda ne sahih ne de hasen isnadlı bir hadis bulunmaktadır. Bazıları bunun sadece
sabah ve ikindi namazlarında olduğunu ifade etmişlerdir. Halbuki
bunu ne Resulullah s.a.v. ne de halifeler yapmıştır.
Bunun yapılması konusunda ümmetten bir talepte de bulunulmamıştır. Bu yalnızca
sünnet yerine geçecek bir güzel davranış olarak algılayanların düşüncesidir.
Namazdaki duaların çoğu ya Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem tarafından okunmuş ya da okunması emredilmiştir.
Zira namaz kılan bir nevi Rabbine yalvar ma
makamındadır. Namazı tamamlayıp selam verince artık münacat sona ermekte ve
Allah ile yakınlık kopmaktadır. O halde nasıl olurda yüzü Rabbine dönükken ve
ona yakınken dua etmeyip de namazını bitirince dua edebilir. Bununla birlikte
farz namazıarın ardından Resulullah
s.a.v.'e salatu selam etmek ve dilediğince dua etmek
isteyenlerin rivayet edilen duaları yapmaları müstehaptır.
Bu durumda duası namazın ardından değil ikinci bir ibadet sayılabilecek olan
zikrin ardından gerçekleşmiş olur.
Bana göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in namaz sonrasında hiç dua etmediği yolundaki iddia
doğru değildir. Zira Muaz İbn
Cebel'den sahih bir isnadla nakledildiğine göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Ey Muaz! ValIahi
seni seviyorum. Kıldığın namazların ardından şöyle demeyi ihmal etme: Allahım! Seni zikretmeme, sana şükretmeme ve güzelce ibadet
etmeme yardım et!" Bu hadis Ebu Davud ve Nesa! tarafından
nakledilmiş olup İbn Hibban
ve Hakim tarafından sahih olarak nitelenmiştir. Yine Ebu
Bekre'den rivayet edilen bir hadiste Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in namazların ardından
"Allahım! Küfür, fakirlik ve
kabir azabından sana sığınırımf" diye dua ettiği
kayıtlıdır. Bu hadis de Ahmed İbn
Hanbel, Tirmizı ve Nesai tarafından nakledilmiş ve Hakim
tarafından sahih olarak nitelenmiştir.
Eğer "namazın ardı" ifadesinin "namazın son
kısmında okunan teşehhüd duasına" işaret olduğu
iddia edilirse, aksi ispat edilene kadar ulemanın icma
ile bu ifadeyi "selam sonrası" diye anladığını söyleyebiliriz.
Tirmizı Ebu. Ümame'den
gelen şu hadisi rivayet etmiştir: "Resulullah
s.a.v.'e hangi duanın müstecap olmaya daha yakın
olduğu sorulduğunda "Gecenin bir yarısında ve farz namazLarın
ardından yapılan dualar" cevabını vermiştir. Tirmizİ
hadisin hasen derecesinde olduğunu ayrıca
belirtmiştir.
Tanıdığımız Hanbelilerden birçoğu İbnü'l-Kayyım'ın namaz sonrasında dua etmeyi mutlak olarak
kabul etmediğini ifade etmişlerdir. Halbuki bu
yanlıştır. Zira sözünün özü selam sonrasında yüzü kıbleye dönük iken dua
etmenin doğru olmadığı anlamına gelmektedir. selamdan
önce öğretilmiş duaların yapılması ya da yüzünü cemaata
dönerek dua etmek yasaklanmış değildir.
İbn Battal şöyle der: Bu hadisler namaz sonrasında dua edilmesini
teşvik etmektedir. Ayrıca bu fiilin Allah için yapılan infaka eşdeğer olduğu
bildirilmektedir. Çünkü hadiste" Sizi geçenlere yetiştirecek" buyurulmaktadır. Evzaİ'ye namaz
sonrası Allah'ı zikretmenin mi yoksa Kur'an okumanın
mı daha faziletli olduğu sorulduğunda "Kur'an'a
denk ne var ki? Bununla birlikte selefimiz namaz sonrası Allah'ı
zikrederdi" demiştir."
Bu hadisler farzın kılınmasının hemen ardından dua edilmesini
bunun sünnetlerin sonrasına bırakılmamasını da göstermektedir.