باب: من دعا
صاحبه فنقص من
اسمه حرفاً.
111. ARKADAŞINI ÇAĞIRIRKEN İSMINDEN BIR HARF EKSİLTEN KİMSE
وقال أبو
حازم، عن أبي
هريرة : قال
لي النبي صلى
الله عليه
وسلم: (يا أبا
هر).
Ebu Hazm dedi ki: "Ebu Hureyre r.a.'dan: Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem bana: Ya Eba Hirr, diye hitap buyurdu."
حدثنا أبو
اليمان:
أخبرنا شعيب،
عن الزُهري قال:
حدثني أبو
سلمة بن عبد
الرحمن، أن
عائشة رضي
الله عنها زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم قالت:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (يا عائش
هذا جبريل
يقرئك
السلام). قلت:
وعليه السلام
ورحمة الله،
قالت: وهو يرى
ما لا نرى.
[-6201-] Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Aişe r.anha'dan, dedi
ki: "ResuluIlah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Ey Aişe! İşte
Cibril, sana selam söylüyor. Ben: Ve aleyhisselamu ve rahmetuIlah
dedim." Aişe: O, bizim
görmediğimizi görürdü, dedi.
حدثنا موسى
بن إسماعيل:
حدثنا وهيب:
حدثنا أيوب،
عن أبي قلابة،
عن أنس رضي
الله عنه قال:
كانت
أم سليم في
الثقل،
وأنجشة غلام
النبي صلى
الله عليه
وسلم يسوق
بهن، فقال
النبي صلى
الله عليه وسلم:
(يا أنجش،
رويدك سوقك
بالقوارير).
[-6202-] Enes r.a.'dan, dedi ki: "Ümmü Süleym, diğer kadınlar ile
birlikte ağırlıklar arasında bulunuyordu. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in
kölesi Enceşe de onların bindikleri develeri sürüyordu. Nebi Sallallahu Aleyhi
ve Sellem: Ey Enceş, cam şişeleri sevk etmen yavaş olsun, buyurdu."
باب: الكنية
للصبي وقبل أن
يولد للرجل.
112. KÜÇÜK ÇOCUGA VE ADAMıN OGLU OLMADAN KUNYE VERMEK
حدثنا
مسدَّد: حدثنا
عبد الوارث،
عن أبي التياح،
عن أنس قال:
كان
النبي صلى
الله عليه
وسلم أحسن
الناس خلقاً،
وكان لي أخ
يقال له أبو
عمير - قال:
أحسبه - فطيم،
وكان إذا جاء
قال: (يا أبا
عمير، ما فعل
النغير). نغر
كان يلعب به،
فربما حضر
الصلاة وهو في
بيتنا، فيأمر
بالبساط الذي
تحته فيكنس
وينضح، ثم
يقوم ونقوم
خلفه فيصلي
بنا.
[-6203-] Enes'ten, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem insanlar
arasında ahlakı en güzelolan idi. Benim de Ebu Umeyr diye çağrılan bir kardeşim
vardI. -Zannederim sütten yeni kesilmişti, dedi.- Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem bize gelince, kardeşime:
Ey Ebu Umeyrl Ne yaptı o Nuğayr, derdi. Nuğayr de kardeşimin
kendisiyle oynadığı küçük bir kuştu. Bazen Nebi evimizde olduğu halde namaz
vakti girerdi O da altındaki yaygının süpürülmesini emreder, bunun üzerine
yaygı süpürülür, üzerine su serpilir, sonra o ayağa kalkardı, biz de arkasında
ayakta dururduk ve bize namaz kıldınrdı."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Küçük çocuğa ve adama çocuğu doğmadan önce künye
vermek." Buhari aynı zamanda bununla vakıaya uygun olmadığı gerekçesiyle çocuğu
olmayan kimseye künye vermenin yasak olduğunu kabul eden kimselerin
kanaatlerini reddetmiş olmaktadır. Çünkü İbn Mace, Ahmed, Tahavı, sahih
olduğunu belirterek Hakim, Suhayb'den şu hadisi rivayet etmiştir: "Ömer
kendisine: Senin çocuğun olmadığı halde ne diye Ebu Yahya ile künyeleniyorsun
diye sorunca, Suhayb: Çünkü Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana (bu) künyeyi
verdi, diye cevap verdi."
Musannıf Buhari de el-Edebu'l-Müfred'de, Alkame'den şöyle
dediğini rivayet etmiştir: "Benim daha çocuğum olmadan önce Abdullah İbn
Mesud bana künye verdi."
Bu, Araplar arasında uygulamada olan bir şeydir. İbn Ebi Şeybe,
ezZühri'den dedi ki: Ashabdan bazıları çocukları doğmadan önce künye alırlardı.
Taberani de Alkame'den, o İbn Mesud'dan: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem
kendisine daha çocuğu doğmadan Ebu Abdurrahman künyesini vermişti" diye
rivayet etmiştir. Senedi de sahihtir.
"Nuğayr, kardeşimin kendisiyle oynadığı bir kuştu."
Nuğayr küçük bir kuş olup, tekili nuğre şeklindedir, çoğulu niğran diye gelir.
!yad dedi ki: Nuğayr serçeye benzeyen bildik bir kuş adıdır.
"Bazen bizim evimizde olduğu halde namaz vakti
girerdi." Bunun yeteri kadar açıklamaları daha önce Namaz bölümünde (380
nolu hadiste) geçmiş bulunmaktadır. İbnu'l-Kasım'ın kitabının baş taraflarında
zikrettiğine göre bazı kimseler, hadis ehlini faydasız şeyleri rivayet
ettikleri için ayıplamaktadır. Buna da buradaki Ebu Umeyr hadisini örnek
vermektedirler. İbnu'I-Kaass: Halbuki bu hadiste 60'ı bulan çeşitli fıkhi
mesele, edep ve faydalı hususlar vardır, dedikten sonra bunları geniş geniş
açıklamaktadır. Ben de bunları onun anlatmak istediklerini eksiItmeden
özetledim. Daha sonra mümkün olan daha başka hususları da ekledim.
---
İbnul Kasas'ın tam adı Ebu'l-Abbas Ahmed İbn Ebi Ahmed et-Taberi
olup, İbnu'l-Kaass diye tanınan pek çok eser sahibi meşhur fıkıh alimidir.
-Fethu'l-Bari, X, 600.
---
İbnu'l-Kaass dedi ki: Bu Hadisten Çıkarılan Sonuçlar
1- Yürümekte teenni göstermek, kardeşleri ziyaret etmek
müstehaptır.
2- Genç olmaması ve fitneden emin olunması şartıyla erkeğin,
yabancı (mahrem olmayan) kadını ziyaret etmesi caizdir.
3- İmamın raiyesinin (yönetimi altında bulunanların) bazılarını
özellikle ziyaret etmesi ve bir kısmı ile beraber oturup kalkarken bazılarına
böyle davranması caizdir.
4- Yöneticinin, hakimin yalnız başına yürümesi caizdir.
5- Çokça ziyaret, sevgiyi eksiitmez.
6- Musafaha meşrudur. Çünkü Enes bu hadiste: "Ben
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in avucundan daha yumuşak hiçbir avuca
dokunmamışımdır" demiştir.
7 - Böyle bir tokalaşmanın meşruiyeti, özelolarak erkeğin
erkekle tokalaşması hakkındadır.
8- Ziyarette bulunan kimsenin, ziyaret ettiği kimsenin evinde
namaz kılması, özellikle de ziyaret eden kişi bereketi umulan bir kimse ise
müstehaptır.
9- Hasır üzerinde namaz kılmak caizdir. (Bu gibi şeylerden)
tiksinmemek gerekir. Çünkü Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem evde küçük bir
çocuk olduğunu biliyordu. Bununla birlikte o evde namaz kılmış ve evin içinde
oturmuştur.
10- (Necasetlendiği bilinmeyen) eşyada kesinlikle bilinen, temiz
olduklarıdır.
Çünkü onların yayg1ya su serpmeleri sadece onu temizlemek
içindi.
11- Alim kimsenin ilmini yararlanacak kimselere götür me si
caizdir.
12- Ebu Talha ailesinin ve evinin özel bir fazileti vardır.
Çünkü evlerinde doğruluğu kesin olarak bilinen bir kıble olmuştur.
13- Şakalaşmak, şakayı tekrarlamak caizdir ve bu, sünnet olan
bir mubahtır. Ruhsat değildir.
14- Henüz mümeyyiz olmayan küçük çocuk ile şakalaşmak ve
kendisiyle şakalaşılan kimseyi defalarca ziyaret etmek caizdir.
15- Büyüklenmek ve kendisini üstün görmek, terk edilmesi gereken
bir huydur.
16- Büyük şahsiyete yolda giderken gereken saygının gösterilmesi
ile evde iken şakalaşmak arasında fark vardır.
17- Vahidin (bir kişinin) haberi kabul edilir. Çünkü Ebu Umeyr'in
üzüntüsü-
nün sebebine dair cevabı veren, böyle bir kişi idi.
18- Çocuğu olmayan kimseye künye vermek caizdir.
19- Küçük çocuğun kuş ile oynaması caizdir.
20- Anne babanın çocuklarının mubah olan oyunlarla oynamasına
izin vermeleri caizdir.
21- Küçüğün kendisiyle oyalanacağı mubah şeylere harcamada
bulunmak caizdir.
22- Kuşun kafes ve benzeri yerlerde tutulması caizdir.
23- Hayvan ismi dahi olsa ismin küçültülmesi caizdir.
24- Hikmetli bir kimse, aklı erip kavrayış sahibi olanlar dışında
kimseyi yüzyüze muhatap almaz ve bu işte doğru olan tutum, istek ve cevabın
olmadığı hallerde hitabın caiz olacağıdır, diyen kimselerin aksine küçük çocuğu
karşılıklı muhatap almak caizdir. Bu görüşte olanlar ise çocuklara halini
sorarak hitap etmezler. Aksine başkasına sorarlar.
25- insanlarla akılları kadar ilişki kurmak uygundur.
26- Ziyaret edene ikramda bulunulur ve az miktarda nimetlerden
yararlanmak sünnete aykırı değildir.
27 - Ziyaretine gelinen kimsenin ziyaretçiyi uğurlaması vacip
değildir.
28- Büyük şahsiyet, bir topluluğu ziyaret edecek olursa,
aralarında eşitlik sağlar. Çünkü o Enes'le musafaha yapmış, Ebu Umeyr'le
şakalaşmış, Ümmü Suleym'in döşeği üzerinde uyumuş ve evlerinde onlara namaz
kılınmıştır. Böylelikle hepsi de onun bereketinden yararlanmış oldular.
işte Enes'in rivayet ettiği Ebu Umeyr kıssasından çıkarttığı
sonuçlara dair yaptığı açıklamalardan özetlenenler burada sona ermektedir.
ibn Battal da yine bu hadisten çıkartılan sonuçlar arasında
şunları zikretmiş bulunmaktadır:
1 - Temiz olduğu kesin olarak bilinmeyen şeylerin üzerine su
serpmek müstehaptır.
2- Eğer zorlanarak yapılmıyorsa, konuşurken seci'li (kafiyeli)
konuşmak caizdir. Böyle bir şey de Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem hakkında
şiir söylemenin imkansızlığı gibi imkansız değildir.
3- Ziyaretçiye hoşuna gideceği bilinen yiyecek ya da başka
şeyler ikram edilir.
4- Yumuşak ve güzel davranmak maksadıyla küçük çocuğun başını
sıvazlamak uygundur.
İbnu'l-Kaass'ın da, başkasının da Ebu Umeyr kıssasında sözkonusu
etmediği çıkartılacak sonuçlar arasında şu da vardır: İmam Ahmed, Umare İbn
Zazan'ın Sabit'ten, onun Enes'ten diye yaptığı rivayet in sonunda "Sonra
çocuk hastalandı ve öldü" denilerek ölümü ile ilgili olayın sözkonusu
edildiği hadisi ve Ümmü Suleym'in bunu kendisiyle beraber uyuyuncaya kadar Ebu
Talha'dan sakladığını da zikretmektedir. Daha sonra sabah olunca Ümmü Suleym
olanı Ebu Talha'ya haber vermiş, o da bunu Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e
bildirince, Allah Rasulü her ikisine de dua etmiş, Ümmü Suleym hamile kalmış,
sonra da bir erkek çocuk doğurmuştur. Enes de bu çocuğu Nebi Sallallahu Aleyhi
ve Sellem'in huzuruna getirmiş, Nebi onu tahnik edip Abdullah adını vermiştir.
Buna dair yeterli açıklamalar daha önce Cenazeler bölümünde (1301 nolu hadiste)
geçmiş bulunmaktadır.