EK SAYFA – 1998-4
باب: ما يجوز
من الغضب
والشدة لأمر
الله
.وقال
الله: {جاهد
الكفار
والمنافقين
واغلظ عليهم}
/التوبة: 73/.
75. ALLAH TEALA'NIN EMRİ DOLAYISIYLA GAZABIN VE ŞİDDET
GÖSTERMENİN CAİZ OLUŞU, NİTEKİM ALLAH TEALA: "KAFİRLERE VE MÜNAFIKLARA
KARŞI CİHAD ET VE ONLARA SERT OL. (Tevbe,73)" DİYE BUYURMUŞTUR.
حدثنا يسرة
بن صفوان:
حدثنا
إبراهيم، عن
الزُهري، عن
القاسم، عن
عائشة رضي
الله عنها
قالت:
دخل
علي النبي صلى
الله عليه
وسلم وفي
البيت قرام
فيه صور،
فتلون وجهه ثم
تناول الستر
فهتكه، وقالت:
قال النبي صلى
الله عليه
وسلم: (من أشد
الناس عذاباً
يوم القيامة
الذين يصورون
هذه الصور).
[-6109-] Aişe r.anha'dan, dedi ki: "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem adama girdi. Evde, üzerinde suretler bulunan bir
perde de vardı. Derhal Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yüzünün rengi
değişti, sonra perdeyi alıp parçaladı.
Aişe dedi ki: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de: Şüphesiz bu
suretleri yapan kimseler kıyamet gününde insanlar arasında azabı en şiddetli
olacak kimselerdendir, buyurdu."
حدثنا
مسدَّد: حدثنا
يحيى، عن
إسماعيل بن
أبي خالد:
حدثنا قيس بن
أبي حازم، عن
أبي مسعود رضي
الله عنه قال:
أتى
رجل النبي صلى
الله عليه
وسلم فقال:
إني لأتأخر عن
صلاة الغداة،
من أجل فلان
مما يطيل بنا،
قال: فما رأيت
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
قط أشد غضباً
في موعظة منه
يومئذ، قال:
فقال: (يا أيها
الناس، إن
منكم منفرين،
فأيكم ما صلى
بالناس
فليتجوز، فإن
فيهم المريض
والكبير وذا
الحاجة).
[-6110-] Ebu Mes'ud r.a.'dan dedi ki: Bir adam Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek:
Ben filan kişinin bize çok uzun namaz kıldırdığından ötürü sabah
namazını cemaatle kılmaktan geri kalıyorum, dedi.
(Ebu Mesud) dedi ki: O gün Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellemı'in, verdiği öğüt esnasında daha fazla kızdığını asla görmüş değilim. Bu
vesileyle şöyle buyurdu: Ey insanlar! Şüphesiz aranızdan nefret ettiren
kimseler vardır. Sizden herhangi bir kimse eğer başkalarına namaz kıldıracak
olursa, namazı fazla uzatmasın. Çünkü aralarında hasta, yaşlı ve ihtiyacı
bulunan kimseler vardır."
حدثنا موسى
بن إسماعيل:
حدثنا جويرية،
عن نافع، عن
عبد الله رضي
الله عنه قال:
بينا
النبي صلى
الله عليه
وسلم يصلي،
رأى في قبلة
المسجد
نخامة، فحكها
بيده، فتغيظ،
ثم قال: (إن
أحدكم إذا كان
في الصلاة،
فإن الله حيال
وجهه، فلا
يتنخمن حيال
وجهه في
الصلاة).
[-6111-] Abdullah İbn Ömer r.a.'dan, dedi ki: "Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem namaz kıldınrken mescidin kıble tarafındaki
duvarında bir balgam görünce onu eliyle kazıdı. Bundan dolayı da kızdı, sonra
da:
Sizden bir kimse namazda iken şüphesiz Allah da onun yüzünün tam
karşısındadır. Bundan dolayı kimse namazda iken yüzünün karşı tarafına sakın
balgam çıkarmasın."
حدثنا محمد:
حدثنا
إسماعيل بن
جعفر: أخبرنا
ربيعة بن أبي
عبد الرحمن،
عن يزيد مولى
المنبعث، عن
زيد بن خالد
الجهني:
أن
رجلاً سأل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم عن
اللقطة، فقال:
(عرفها سنة،
ثم اعرف
وكاءها
وعفاصها، ثم
استنفق بها،
فإن جاء ربها
فأدها إليه).
قال: يا رسول
الله، فضالة الغنم؟
قال: (خذها،
فإنما هي لك
أو لأخيك أو
للذئب). قال: يا
رسول الله،
فضالة الإبل؟
قال: فغضب رسول
الله صلى الله
عليه وسلم حتى
احمرت
وجنتاه، أو
احمر وجهه، ثم
قال: (ما لك ولها،
معها حذاؤها
وسقاؤها، حتى
يلقاها ربها).
[-6112-] Zeyd İbn Halid el-Cuheni'den rivayete göre;
"Bir adam Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellemı'e bulunan eşyanın
hükmüne dair bir soru sordu.
Allah Rasulü: Onu bir sene boyunca tanıt. Sonra onun kabını ve
ağız bağını iyice belle, sonra da onu harca. Eğer sahibi gelirse onu sahibine
ödersin.
Adam: Ey Allah'ın Rasulü, peki ya kayıp koyuna ne yapayım, diye
sordu.
Allah Rasulü: Sen onu ai. Çünkü o ya senindir ya kardeşinindir
yahut kurdundur.
Adam: Ey Allah'ın Rasulü, ya kaybolmuş deveyi ne yapayım, diye
sordu. (Zeyd) dedi ki: Bu sefer Resulullah yanakları kızarıncaya -yahut yüzü
kızarıncaya- kadar öfkelendi, sonra da: Ondan sana ne? Onun ayakkabısı ve
içeceği suyu onunla beraberdir. Sahibi onu buluncaya kadar (ona ilişme),
buyurdu.
وقال المكي:
حدثنا عبد
الله بن سعيد.
وحدثني محمد
بن زياد:
حدثنا محمد بن
جعفر: حدثنا
عبد الله بن
سعيد قال:
حدثني سالم
أبو النضر،
مولى عمر بن
عبيد الله، عن
بسر بن سعيد،
عن زيد بن ثابت
رضي الله عنه
قال:
احتجر
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم حجيرة مخصفة،
أو حصيراً،
فخرج رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يصلي فيها،
فتتبع إليه
رجال وجاؤوا
يصلون
بصلاته، ثم
جاؤوا ليلة
فحضروا،
وأبطأ رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
عنهم فلم يخرج
إليهم،
فرفعوا
أصواتهم وحصبوا
الباب، فخرج
إليهم
مغضباً، فقال
لهم رسول الله
صلى الله عليه
وسلم: (ما زال
بكم صنيعكم
حتى ظننت أنه
سيكتب عليكم،
فعليكم بالصلاة
في بيوتكم،
فإن خيرصلاة
المرء في بيته
إلا الصلاة
المكتوبة).
[-6113-] Zeyd İbn Sabit r.a.'dan, dedi ki:
"Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem (mescidde) hurma dallarından
kendisi için küçük bir hücre çevirdi -yahut bir hasır edindi.- Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem çıkıp onun içinde namaz kılıyordu. Birtakım adamlar
da kendisini takip ederek onun namazına uyup namaz kıldılar. Daha sonra yine
bir gece gelip orada hazır bulundular. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
ise onlara göre geç kaldı ve yanlarına çıkmadı. Bu sefer seslerini yükselterek
kapıya da çakıl taşları atıp kapıyı çalmaya koyuldular. Allah Rasulü kızgınlıkla
yanlarına çıktı ve onlara: Siz o yaptığınızı sürdürüp gidince ben de onun
üzerinize farz olarak yazılacağını zannettim. Bu sebeple (nafile) namazlarınızı
evlerinizde kılmaya bakınız. Çünkü şüphesiz farz namaz dışında kişinin en
hayırlı namazı evinde kıldığıdır, buyurdu."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Yüce Allah'ın emri dolayısıyla gazabın ve şiddet
göstermenin caiz oluşu.
Nitekim yüce Allah: "Kafirlerle münafıklara karşı cihad et
ve onlara sert ol. "(Tevbe, 73) diye buyurmuştur." Buhari, bu başlıkla
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in eziyetlere sabrettiğine dair varid olan
hadisin, ancak kendi nefsi ile ilgili olan hususlar ile ilgili olduğuna işaret
ediyor gibidir. Eğer yüce Allah'ın bir hakkı sözkonusu ise o, o hususta
Allah'ın sertlik gösterme emrine uyardı.
Buhari bu başlıkta beş hadis zikretmektedir:
Birincisi, Aişe'nin perde ile alakah hadisi olup buna dair
açıklamalar daha önce Giyim bölümündEbu geçmiş bulunmaktadır.
İkincisi, Ebu Mesud'un imamın sabah namazını uzun kıldırması olayı
ile ilgili olan hadisidir. Bunun açıklaması da Namaz bölümünde (702.hadiste)
geçmiş bulunmaktadır.
Üçüncü hadis ise İbn Ömer'in balgam çıkarmak ile alakah
hadisidir. Bunun açıklamaları da Namaz bölümünün baş taraflarında (406.hadiste)
geçmiş bulunmaktadır.