باب: ما يجوز
من الظن.
59. CAİZ OLAN ZAN
حدثنا سعيد
بن عفير:
حدثنا الليث،
عن عُقَيل، عن
ابن شهاب، عن
عروة، عن
عائشة قالت:
قال
النبي صلى
الله عليه
وسلم: (ما أظن
فلاناً وفلاناً
يعرفان من
ديننا شيئاً).
قال الليث: كانا
رجلين من
المنافقين.
[-6067-] Aişe'den, dedi ki: Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem:
"Ben filan ve filan kimsenin dinimizden bir şey bildiklerini
zannetmiyorum" buyurdu.
Leys dedi ki: Bu iki şahıs münafıklardan iki adam idiler.
Bu Hadis 6068 numara ilede var.
حدثنا يحيى
بن بكير:
حدثنا الليث
بهذا. وقالت:
دخل
علي النبي صلى
الله عليه
وسلم يوما
وقال: (يا
عائشة، ما أظن
فلاناً
وفلاناً
يعرفان ديننا
الذي نحن عليه).
[-6068-] Leys'den bu sened ile: "Aişe dedi ki: Bir
gün Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem odama girdi ve:
Ey Aişe, ben filan ve filan'ın üzerinde bulunduğumuz bu dinimizi
bildiklerini zannetmiyorum, buyurdu."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Caiz olan zan". Başlıktan anlaşılan şudur: Hadiste sözü
geçen hallerin benzeri, yasak kılınmış zan türünden değildir. Çünkü bu, sözü
edilen iki adamın durumu gibi olan kimselerden sakındırmak maksadı ile
söylenmiştir. Yasak zan ise dini ve ırzı (namus, şeref ve haysiyeti) itibariyle
her türlü kusurdan uzak, Müslüman bir kimse hakkında kötü zan beslemektir.
İbn Ömer de şöyle demiştir: Bizler, bir adamın yatsı namazı
cemaatine katılmadığını görecek olursak, onun hakkında kötü zan beslerdik. Yani
bu ancak kötü bir durum sebebiyle cemaate katılamamıştır. Ya bedeninde kötü bir
hal vardır yahut dininde diye.