SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-EDEB

<< 1990 >>

EK SAYFA – 1990-2

باب: ما قيل في ذي الوجهين.

52. İKİ YÜZLÜ KİMSE HAKKINDA SÖYLENEN SÖZLER

 

حدثنا عمر بن حفص: حدثنا أبي: حدثنا الأعمش: حدثنا أبو صالح، عن أبي هريرة رضي الله عنه قال:

 قال النبي صلى الله عليه وسلم: (تجد من شرار الناس يوم القيامة عند الله ذا الوجهين، الذي يأتي هؤلاء بوجه، وهؤلاء بوجه).

 

[-6058-] Ebu Hureyre r.a.'dan, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

 

Kıyamet gününde Allah nezdinde insanların en şerlileri arasında bunlara bir yüzle, berikilere bir başka yüzle giden iki yüzlü kimsenin olduğunu göreceksin. "

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

Kurtubi dedi ki: İki yüzlü kimsenin insanların en şerıileri oluşu, durumunun münafığın durumu gibi oluşundan dolayıdır. Çünkü böyle bir kimse, batıl ve yalan ile insanlara şirin gözükmeye çalışır ve insanlar arasına fesad sokar. Nevevı der ki: İki yüzlü kişi, her bir kesimin yanına onları hoşnut edecek şeylerle gider O kesime kendilerinden olduğunu ve onların zıttı olanlara muhalefet ettiği izlenimini verir. Onun bu yaptığı münafıklıktır, katıksız bir yalandır, aldatmadır. Her iki kesimin sırlarını bilmek için başvurduğu hileli bir yoldur ve bu, haram kılınmış bir müdahenedir. Nevevı devamla dedi ki: Bu yaptığı işle her iki kesimin arasını düzeitme maksadını güden kimsenin yaptığı iş ise övülür

 

Başkası da şöyle demiştir: Bu iki kişi arasındaki fark şudur: Bunlardan yerilen kişi, her kesime yaptığı işi süslü gösteren fakat diğer kesim karşısında aynı işi çirkin gösterip her bir kesimin yanında diğer kesimi yeren kimsedir. Övülen kişi ise, her bir kesime başkasının iyiliğine olan sözler söyler ve her bir kesime diğerinin mazur görülebileceği halleri anlatır O kesime de mümkün olduğu kadar güzel şeyleri aktarır, çirkin şeylerin üstünü örter.

 

باب: من أخبر صاحبه بما يقال فيه.

53. ARKADAŞINA, HAKKINDA SÖYLENENLERİ HABER VEREN KİMSE

 

حدثنا محمد بن يوسف: أخبرنا سفيان، عن الأعمش، عن أبي وائل، عن ابن مسعود رضي الله عنه قال:

 قسم رسول الله صلى الله عليه وسلم قسمة، فقال رجل من الأنصار: والله ما أراد محمد بهذا وجه الله، فأتيت رسول الله صلى الله عليه وسلم فأخبرته، فتمعر وجهه، وقال: (رحم الله موسى، لقد أوذي بأكثر من هذا فصبر).

 

[-6059-] İbn Mes'ud r.a.'dan, dedi ki: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bir miktar malı paylaştırdı. Ensardan bir adam: Allah'a yemin olsun, Muhammed bu yaptığı ile Allah'ın rızasını murad etmemiştir, dedi.

 

Ben de Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e giderek ona söyleneni haber verdim.

Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yüzünün rengi değişti ve:

 

Allah, Musa'ya rahmet eylesin. And olsun ona bundan fazlasıyla eziyet edilmişti de o yine sabretmişti, buyurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Arkadaşına, hakkında söylenen sözleri haber veren kimse." Daha önce, haber taşıyanlardan yerilen kimsenin kötülük ve fesat kastı güden kimse olduğuna işaret edilmişti. Bundan maksadı nasihat olup doğruyu araştıran ve eziyet vermekten uzak duran kimsenin ise böyle olmadığını söylemiştik. Bu iki tür arasındaki farkı görenler ise pek azdır.