باب: من اقتنى
كلباً ليس
بكلب صيد أو
ماشية.
6. AV KÖPEĞİ YA DA DAVAR (ÇOBAN) KÖPEĞİ OLMAYAN BİR KÖPEK EDİNEN
KİMSE
حدثنا موسى
بن إسماعيل:
حدثنا عبد
العزيز بن مسلم:
حدثنا عبد
الله بن دينار
قال:
سمعت
ابن عمر رضي
الله عنهما،
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم قال: (من
اقتنى كلباً،
ليس بكلب ماشية
أو ضارية، نقص
كل يوم من
عمله قيراطان).
[-5480-] İbn Ömer r.a.'dan rivayete göre Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Her kim davar ya da av köpeği olmayan bir köpek barındırırsa
her gün onun amelinden iki klrat eksilir. "
Bu Hadis 5481 ve 5482 numara dada var
Diğer tahric edenler: Tirmizi Hükümler; Müslim, Müsakat
حدثنا
المكِّي بن
إبراهيم:
أخبرنا حنظلة
بن أبي سفيان
قال:
سمعت
سالماً يقول:
سمعت عبد الله
بن عمر يقول:
سمعت النبي
صلى الله عليه
وسلم يقول: (من
اقتنى كلباً،
إلا كلباً
ضارياً لصيد
أو كلب ماشية،
فإنه ينقص من
أجره كل يوم قيراطان).
[-5481-] Abdullah b. Ömer'den, dedi ki: Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim:
"Her kim onun üzerine giden bir köpek yahut bir davar köpeği
dışında bir köpek edinir (barındırır) ise her gün onun ecrinden iki k1rat
eksilir."
حدثنا عبد
الله بن يوسف:
أخبرنا مالك،
عن نافع، عن
عبد الله بن
عمر قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (من
اقتني كلباً،
إلا كلب
ماشية، أو
ضارياً، نقص
من عمله كل يوم
قيراطان).
[-5482-] Abdullah b. Ömer'den, dedi ki: "Rasulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
Her kim davar yahut (ava) hücum eden bir köpek dışında köpek
edinirse her gün onun amelinden iki k1rat eksilir."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Av köpeği yahut davar (çoban) köpeği olmayan köpek edinen
kimse." Bir şeyi saklayıp biriktirmek amacıyla edinen kimse hakkında
"ıktene'ş-şey'e" tabiri kullanılır.
Bu metne dair yeterli açıklamalar (2327 numaralı hadiste)
geçmiştir.
باب: إذا أكل
الكلب.
7. AV KÖPEĞİ AV'DAN YERSE
وقوله تعالى:
{يسألونك ماذا
أحِلَ لهم قل
أحِلَ لكم
الطيبات وما
علَّمتم من
الجوارح
مُكَلِّبِين}
/ المائدة: 4/:
الصوائد
والكواسب.
{اجترحوا} /
الجاثية: 21/:
اكتسبوا.
{تعلِّمونهنَّ
مما علمكم الله
فكلوا ممَّا
أمسكن عليكم -
إلى قوله -
سريع الحساب}.
وقال ابن عباس: إن
أكل الكلب فقد
أفسده، إنما
أمسك على
نفسه، والله
يقول:
{تعلمونهنَّ
مما علمكم
الله}. فتُضرب
وتُعلَّم حتى
تترك. وكرهه
ابن عمر. وقال
عطاء: إن شرب
الدم ولم يأكل
فكل.
Ve yüce Allah'ın: ''Senden kendilerine neyin helal kılındığını
soruyorlar. "(Maide, 4)
buyruğu Mükellibin: el-Kevasib:Kazananlar, kazanıcılar demektir.
"İcterahu" (Casiye, 21), iktesebu (kazandılar) demektir.
"Allah'ın size öğrettikleri ile alıştırıp öğrettiğiniz avcı hayvanların
sizin için tutuverdiklerinden yiyin ... Mutlaka Allah hesabı pek çabtlk
görendir. "(Miıide, 4)
Bu sebeple av köpekleri ava ilişmemeyi öğreninceye kadar dövülür
ve öğretilir.
Ancak İbn Ömer (köpeğin yediği avdan yemeyi) mekruh görmüştür.
Ata: "Eğer kanını içip etinden yememişse sen de yiyebilirsin
demiştir."
حدثنا قتيبة
بن سعيد:
حدثنا محمد بن
فُضَيْل، عن
بيان، عن
الشَّعبي، عن
عدي بن حاتم
قال:
سألت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قلت: إنا
قوم نصيد بهذه
الكلاب؟ فقال:
(إذا أرسلت
كلابك المعلَّمة،
وذكرت اسم الله،
فكل مما أمسكن
عليكم وإن
قتلن، إلا أن
يأكل الكلب،
فإني أخاف أن
يكون إنما
أمسكه على نفسه،
وإن خالطها
كلاب من غيرها
فلا تأكل).
[-5483-] Adiy b. Hatim'den, dedi ki: "Rasulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e şunu sordum:
Bizler şu av köpekleriyle avlanan bir kavimiz. (Bu hususta bize ne
dersin?)
Şöyle buyurdu: Eğer öğretiImiş köpeklerini Allah'ın adını anarak
salarsan onların senin için tuttuklarından o av hayvanını öldürseler dahi ye.
Köpeğin av hayvanından bir şey yemesi müstesna. Çünkü ben o takdirde köpeğin
ancak kendisi için yakalamış olacağından korkarım. Şayet senin köpeklerine
başka köpekler de karışacak olursa ondan yeme!"
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Mükellibin", tedib ediciler yahut alıştırıcılar
demektir. Bunun bildik hayvanın adı olan "kelb (köpek)" lafzından
tef'il veznine getirilmiş bir kelime olmadığı, aksine bunun hırs demek olan
"el-keleb" kökünden geldiği de söylenmiştir. Bunun da ilk anlama raci
olduğu doğrudur. Çünkü bu, köpeğin tabiatında var olan ileri derecedeki hırs
ile a1akalıdır. Ebu Ubeyde yüce Allah'ın "mükellibin" lafZlnı:
Yani kelblere sahipkimseler diye açıklamıştır. Rağıb da: Kellab
ve mükellib, köpeklere öğreten, eğitim veren demektir, demiştir.
"İbn Abbas dedi ki: Köpek (av hayvanından) yediği takdirde
onu ifsad etmiş ve ancak kendisi için yakalamış olur. Yüce Allah da:
"Allah'ın size öğrettikleri ile alıştırıp öğrettiğiniz avcı hayvanların
... "(Maide, 4) diye buyurmaktadır. Bu sebeple köpeklere av hayvanına
ilişmemeyi öğreninceye kadar vurulur (dövülür) ve onlara öğretilir." Yani
açgözlülük huylarını bırakıncaya ve sahibi gelene kadar avdan bir şey yemeyerek
bu hususta sabra alışıncaya kadar bu şekilde eğitilirler. "