SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’N-NİKAH

<< 1827 >>

لا تباشر المرأة المرأة فتنعتها لزوجها.

118. KADIN, KADIN İLE MUBAŞERET ETMESİN, SONRA ONUN NİTELİKLERİNİ KOCASINA ANLATIR

 

حدثنا محمد بن يوسف: حدثنا سفيان، عن منصور، عن أبي وائل، عن عبد اللله بن مسعود رضي الله عنه قال: قال النبي صلى الله عليه وسلم:

 (لا تباشر المرأة المرأة، فتنعتها لزوجها كأنه ينظر إليها).

 

[-5240-] Abdullah İbn Mes'ud r.a.'dan, dedi ki: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

 

"Kadın kadına mübaşeret etmesin. Sonra onun niteliklerini kocasına o kadını görüyormuşçasına anlatır. "

 

Bu hadis 5241 numara ile gelecektir

 

Diğer tahric edenler: Tirmizi Edeb; Ebû Dâvûd, Nikah

 

 

حدثنا عمر بن حفص بن غياث: حدثنا أبي، حدثنا الأعمش قال: حدثني شقيق قال: سمعت عبد الله قال: قال النبي صلى الله عليه وسلم:

 (لا تباشر المرأة المرأة، فتنعتها لزوجها كأنه ينظر إليها).

 

[-5241-] Abdullah'tan, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

 

Kadın kadına mübaşeret etmesin. Sonra onun niteliklerini kocasına, kocası ona bakıyormuşçasına anlatır."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Sonra onun niteliklerini kocasına, kocası ona bakıyormuşçasına anlatır." el-Kab isı dedi ki: Bu buyruk, İmam Malik'in Seddu'z-Zerai ile ilgili görüşüne bir dayanaktır. Çünkü böyle bir nehyin hikmeti, kocanın anlatılan nitelikleri beğenerek anlatan hanımını boşamaya yahut nitelikleri anlatılan kadına bağlanma fitnesine maruz kalma sonucuna götürebilir.

 

 

Hadisten Çıkarılan Sonuçlar

 

1- İki erkeğin, -zaruret hali dışında- arada bir engel bulunmaksızın tenlerinin birbirlerine değmeleri haramdır. Ancak bundan musafaha istisna edilmiştir.

 

2- Bedeninin neresi olursa olsun başkasının avretine dokunmak ittifakla haramdır.

 

Nevevi dedi ki: Umumi bir bela haline gelmiş ve pek çok kimsenin gevşek davrandığı hususlardan birisi de hamamda toplanıp bir araya gelmektir. Dolayısıyla hamamda bulunan bir kimsenin gözünü, elini ve başka azalarını diğerlerinin avretinden koruması, avretini de başkalarının görmesine karşı koruması icab eder. Ayrıca bu şekilde hareket eden kimselere karşı gücü yeten kimselerin de marufu emretmesi gerekir. Kendisinin ya da başkasının fitneye (çeşitli eziyetlere) maruz kalacağından korkması hali dışında, söylediği kabul edilmeyecek zannı ile marufun emredilme yükümlülüğü de ortadan kalkmaz.

 

باب: قول الرجل: لأطوفن الليلة على نسائي.

119. ERKEĞİN: "BEN BU GECE KESiN OLARAK HANIMLARIMI DOLAŞACAĞIM" DEMESİ

 

حدثني محمود: حدثنا عبد الرزاق: أخبرنا معمر، عن ابن طاوس، عن أبيه، عن أبي هريرة قال:

 (قال سليمان بن داود عليهما السلام، لأطوفن الليلة بمائة امرأة، تلد كل امرأة غلاما يقاتل في سبيل الله، فقال لك الملك: قل إن شاء الله، فلم يقل ونسي، فأطاف بهن، ولم تلد منهن إلا امرأة نصف إنسان.) قال النبي صلى الله عليه وسلم: (لو قال إن شاء الله لم يحنث، وكان أرجى لحاجته).

 

[-5242-] Ebu Hureyre r.a.'den, dedi ki:

 

"Davud oğlu Süleyman -ikisine de selam olsun-: Andalsun bu gece yüz hanımımı dolaşacağım. Her bir hanım ım da Allah yolunda savaşacak bir erkek doğuracaktır, dedi.

 

Melek ona: İnşaallah de, dedi ise de o söylemeyi unuttu.

 

Süleyman bütün hanımlarını dolaştı. Onlardan yarım bir insan doğuran birisi dışında hiçbir kadın doğum yapmadı.

 

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Eğer inşaallah demiş olsaydı, yeminini bozmamış olurdu ve 'isteğinin gerçekleşme ümidi de daha yüksek olurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Erkeğin: Bu gece kesinlikle hanımlarımı dolaşacağım, demesL" Hadis daha önce Taharet bölümünde "hanımlarını dolaşıp bir defa gusleden kimse" başlığında geçmiş bulunmaktadır. Hadis, anlamı itibariyle bu başlığın anlamına pek yakındır. Muhammed! şeriatta hükmü, bunun pek çok zevceleri bulunması halinde caiz olmayacağıdır. Ancak kocanın bir defada (birden çok) kadın ile evlenip de paylaştırmaya başlaması yahut bir yolculuktan dönmesi hali müstesm'ldır. Aynı şekilde diğer hanımlarının buna izin vermeleri ve razı olmaları halinde de caiz olur.