باب: بعث
النبي صلى
الله عليه
وسلم خالد بن
الوليد إلى
بني جذيمة.
58. NEBİ S.A.V.'İN HALİD B. EL-VELİD'İ CEZİME OĞULLARINA
GÖNDERMESİ
حدثني محمود:
حدثنا عبد
الرزاق:
أخبرنا معمر. وحدثني
نعيم: أخبرنا
عبد الله:
أخبرنا معمر،
عن الزهير، عن
سالم، عن أبيه
قال:
بعث
النبي صلى
الله عليه
وسلم خالد بن
الوليد إلى
بني جذيمة،
فدعاهم إلى
الإسلام، فلم
يحسنوا أن
يقولوا:
أسلمنا،
فجعلوا
يقولون: صبأنا
صبأنا، فجعل
خالد يقتل
منهم ويأسر،
ودفع إلى كل
رجل منا أسيره،
حتى إذا كان
يوم أمر خالد
أن يقتل كل
رجل منا أسيره،
فقلت: والله
لا أقتل
أسيري، ولا
يقتل رجل من
أصحابي
أسيره، حتى
قدمنا على
النبي صلى الله
عليه وسلم
فذكرناه،
فرفع النبي
صلى الله عليه
وسلم يديه
فقال: (اللهم
إني أبرأ إليك
مما صنع خالد).
مرتين.
[-4339-] Salim, babasından rivayetle dedi ki: "Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem Halid b. Velid'i Cezime oğullarına gönderdi. Onları
İslama davet etti. Fakat onlar: Eslemna: Teslim olduklMüslüman olduk, demeyi
güzel bir şekilde beceremediler. Bu sebeple: Saba'na (dinimizi terk ettik)
demeye koyuldular. Halid b. elVelid de onlardan kimisini öldürmeye, kimisini
esir almaya koyuldu. Bizden her birisine de esirini teslim etti. Nihayet bir
gün Halid bizden her bir adamın esirini öldürmesini emretti. Ben: Allah'a yemin
ederim kendi esirimi öldürmeyeceğim. Arkadaşlarımdan hiçbir kimse de kendi
esirini öldürmeyecek, dedim. Nihayet Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in
huzuruna vardık. Olanı ona anlattık. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini
kaldırarak iki defa:
Allahlım, ben Halid'in yaptıklarından uzak olduğumu sana
arzediyorum, diye buyurdu."
Bu Hadis 7189 numara ile gelecektir.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in Halid b. Velid'i
Cezime oğullarına göndermesi" Onlara göndermesi Mekke fethinden sonra ve
Huneyn'e çıkmadan önce şewal ayında gerçekleşmiştir. Bütün megazi bilginlerine
göre bu böyledir.
Cezime oğulları Yelemlem cihetinden Mekke'nin alt tarafında
bulunuyorlardı. İbn Sa'd dedi ki: Nebi (s.a.v.) onlara Halid b. Velid'i muhacir
ve ensardan oluşan üçyüzelli kişi ile birlikte savaşmak için değil, İslama
davet etmek üzere göndermişti.
"Onlar eslemna demeyi güzel bir şekilde beceremediklerinden
saba'na saba'na demeye başladılar." Bu, hadisi bize rivayet eden İbn Ömer
yolu ile gelen rivayettir. Bu da onun gerçek anlamda İslamı kastettiklerini
anlamış olduğunu göstermektedir. Onun bu anlamasını destekleyen hususlardan
birisi de Kureyş'in İslama giren herkes hakkında: Sabae: Dininden döndü, demesi
de vardır. Nihayet bu söz oldukça yaygınlık kazanmış ve bunu (hakkında
kullandıkları kimseyi) yermek makamında kullanmaya koyuldular.
"Allah'ım, Halid'in yaptıklarından uzak olduğumu sana
arzederim." el-Hattabi der ki: Nebi (s.a.v.) onların: Saba'na sözleri ile
neyi kastettiklerini bilmeden önce onlar hakkında işi sağlam tutmayı terk
ederek aceleci davranmasını reddetmiş olmaktadır.
"İki defa" İbn Asakir, Abdurrezzak'tan: "Ya da üç
defa" fazlalığını zikretmiş bulunmaktadır. Bunu da el-İsmaili rivayet
etmiştir, diğerlerinin rivayetlerinde ise "üç defa" şeklindedir.
el-Bakır naklettiği rivayetinde: "Daha sonra Resulullah s.a.v. Ali'yi
çağırdı ve: Sen bunların yanına çık git ve cahiliye dönemi işlerini ayaklarının
altına al dedi. Ali de beraberinde mal bulunduğu halde çıkıp onların yanına
gitti. Aralarından diyetini ödemedik hiçbir kimse bırakmadı" fazlahğını da
kaydetmiş bulunmaktadır.