SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-MENAKİB

<< 1477 >>

EK SAYFA – 1477-3

DEVAM: 25. İSLAM DÖNEMİNDE NÜBUVVET ALAMETLERİ

 

حدثنا أبو اليمان: أخبرنا شعيب، عن عبد الله بن أبي حسين: حدثنا رافع بن جبير، عن ابن عباس رضي الله عنهما قال: قدم مسيلمة الكذاب على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم، فجعل يقول: إن جعل لي محمد الأمر من بعده تبعته، وقدمها في بشر كثير من قومه، فأقبل إليه رسول الله صلى الله عليه وسلم ومعه ثابت بن قيس بن شماس، وفي يد رسول الله صلى الله عليه وسلم قطعة جريد، حتى وقف على مسيلمة في أصحابه فقال: (لو سألتني هذه القطعة ما أعطيتكها، ولن تعدو أمر الله فيك، ولئن أدبرت ليعقرنك الله، وإني لأراك الذي أريت فيك ما رأيت).

فأخبرني أبو هريرة: أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال: (بينما أنا نائم، رأيت في يدي سوارين من ذهب، فأهمني شأنهما، فأوحي إلي في المنام: أن انفخهما، فنفختهما فطارا، فأولتهما كذابين يخرجان من بعدي). فكان أحدهما العنسي، والآخر مسيلمة الكذاب، صاحب اليمامة.

 

[-3620-] İbn Abbas r.a dedi ki: "Müseylimetu'l-Kezzab, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem döneminde (yanına) geldi ve şöyle demeye başladı: Eğer Muhammed kendisinden sonra işi (yönetimi) bana bırakacak olursa ona uyarım. Medine'ye kavminden pek çok kimse ile birlikte geldi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de onun yanına beraberinde Sabit b. Kays b. Şemmas bulunduğu halde gitti. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elinde de kurumuş hurma dalından bir parça vardı. Nihayet arkadaşları ile birlikte bulunan Müseylime'nin önünde durdu ve ona dedi ki:

 

Eğer benden şu sopayı vermemi isteyecek olsan, onu dahi sana vermeyeceğim. Sen Allah'ın senin hakkındaki emrini aşamazsın. Eğer (bana itaatten) yüz çevirecek olursan andolsun Allah seni helak edecektir. Gerçekten ben bana gösterilenlerin senin hakkında gerçekleşeceğini görüyorum."

 

Tekrar: 4373, 4378 ve 7033 ve 7461

 

 

حدثني محمد بن العلاء: حدثنا حماد بن أسامة، عن بريد بن عبد الله بن أبي بردة، عن أبي موسى - أراه -  عن النبي صلى الله عليه وسلم قال: (رأيت في المنام أني أهاجر من مكة إلى أرض بها نخل، فذهب وهلي إلى أنها اليمامة أو هجر، فإذا هي المدينة يثرب، ورأيت في رؤياي هذه: أني هززت سيفا فانقطع صدره، فإذا هو ما أصيب من المؤمنين يوم أحد، ثم هززته بأخرى فعاد أحسن ما كان، فإذا هو ما جاء الله به من الفتح واجتماع المؤمنين، ورأيت فيها بقرا، والله خير، فإذا هم المؤمنون يوم أحد، وإذا الخير ما جاء الله به من الخير وثواب الصدق الذي آتانا الله بعد يوم بدر).

 

[-3621-] Ebu Hureyre r.a.'dan rivayete göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Ben uyurken (rüyamda) ellerimde iki altın bilezik gördüm. Durumları beni düşündürdü. Rüyada bana onları üfle, diye vahyedildi. Ben de onları üfledim. Her ikisi de uçtu. Bu iki bileziği benden sonra ortaya çıkacak iki yalancı (Nebi) diye yorumladım. Onlardan birisi el-Ansi çıktı, diğeri ise Yemome'nin sahibi Müseylimetu'l-Kezzab çıktı."

 

Tekrar: 4374, 4375, 4379, 7034 ve 7037

 

 

حدثنا أبو نعيم" حدثنا زكرياء، عن فراس، عن عامر، عن مسروق، عن عائشة رضي الله عنها قالت: أقبلت فاطمة تمشي كأن مشيتها مشي النبي صلى الله عليه وسلم، فقال النبي صلى الله عليه وسلم: (مرحبا بابنتي). ثم أجلسها عن يمينه أو عن شماله، ثم أسر إليها حديثا فبكت، فقلت لها: لم تبكين؟ ثم أسر إليها حديثا فضحكت، فقلت: ما رأيت كاليوم فرحا أقرب من حزن، فسألتها عما قال، فقالت: ما كنت لأفشي رسول الله صلى الله عليه وسلم، حتى قبض النبي صلى الله عليه وسلم فسألتها، فقالت: أسر إلي: (إن جبريل كان يعارضني القرآن كل سنة مرة، وإنه عارضني العام مرتين، ولا أراه إلا حضر أجلي، وإنك أول أهل بيتي لحاقا بي). فبكيت، فقال: (أما ترضين أن تكوني سيدة أهل الجنة، أو نساء المؤمنين).فضحكت لذلك.

 

[-3622-] Ebu Musa'dan -zannederim o Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den diye nakletti-: "Rüyada Mekke'den hurmalıkları olan bir yere hicret ettiğimi gördüm. Hatırıma oranın Yemome yahut Hecer olduğu geldi. Bir de baktım ki o Medine yani Yesrib imiş. Yine rüyamda benim bir kılıç salladığımı gördüm. Bu kılıcın üst tarafı koptu. Meğer o Uhud günü isabet alan müminler demekmiş. Onu bir daha salladım, olduğundan güzel hale geldi. Meğer bu da Allah'ın nasip ettiği fetih ve müminlerin bir araya gelmesi, toplanması imiş. Ben orada (Medine'de) bazı inekler de gördüm. Allah(ın sevabı) hayırlı olandır. Meğer onlar Uhud günü (şehit düşen) müminler imiş ve hayır ise Bedir gününden sonra Allah'ın bize ihsan ettiği hayır ile doğruluğun sevabıdır."

 

Tekrar: 3987, 4081, 7035, 7041

 

 

SONRAKİ