DEVAM: 54. BAB
حدثنا موسى
بن إسماعيل:
حدثنا داود بن
أبي الفرات:
حدثنا عبد
الله بن
بريدة، عن
يحيى بن يعمر،
عن عائشة رضي
الله عنها،
زوج النبي صلى
الله عليه
وسلم، قالت: سألت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم عن
الطاعون،
فأخبرني أنه:
(عذاب يبعثه
الله على من
يشاء، وأن الله
جعله رحمة
للمؤمنين،
ليس من أحد
يقع الطاعون،
فيمكث في بلده
صابرا
محتسبا، يعلم
أنه لا يصيبه
إلا ما كتب
الله له، إلا
كان مثل أجر
شهيد).
[-3474-] Nebi (s.a.v.)'in zevcesi Aişe r.anha dedi ki: "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem taun'a dair soru sordum. Bana onun, Allah'ın
dilediği kimseler üzerine gönderdiği bir azap olduğunu ve Allah'ın onu
mu'minlere bir rahmet kıldığını haber verdi (ve devamla şöyle buyurdu): Taun
bir yerde baş gösterir de bir kimse sabrederek, ecrini ümit ederek, Allah'ın
kendisi için yazdığı dışında hiçbir şeyin kendisine isabet etmeyeceğini bilerek
o şehrinde kalacak olursa, mutlaka ona bir şehid ecri verilir."
Tekrar: 5734 ve 6619
حدثنا قتيبة
بن سعيد: حدثنا
ليث، عن ابن
شهاب، عن
عروة، عن
عائشة رضي الله
عنها:
أن
قريشا أهمهم
شأن المرأة
المخزومية
التي سرقت،
فقالوا: ومن
يكلم فيها
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم؟ فقالوا:
ومن يجترئ
عليه إلا أسامة
ابن زيد، حب
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم، فكلمه
أسامة، فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (أتشفع
في حد من حدود
الله). ثم قام
فاختطب ثم
قال: (إنما
أهلك الذين
قبلكم، أنهم
كانوا إذا سرق
فيهم الشريف
تركوه، وإذا
سرق فيهم
الضعيف
أقاموا عليه
الحد، وايم الله
لو أن فاطمة
بنت محمد سرقت
لقطعت يدها).
[-3475-] Aişe r.anha'dan rivayete göre; hırsızlık yapan Mahzum oğullarına
mensup kadının durumu dolayısıyla Kureyşliler tasaya düştü. Bu kadın hakkında
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile kim konuşabilir, dediler. Kendi
aralarında: Buna Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in çok sevdiği Usame b.
Zeyd'in dışında kim cesaret edebilir ki, dediler.
Bunun üzerine Usame onunla konuştu. Resulullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem şöyle buyurdu: Allah'ın hadlerinden bir had hakkında mı iltimas
ediyorsun? Sonra kalkıp bir hutbe verdi ve şöyle buyurdu: -Sizden öncekileri
helake götüren yalnızca şu olmuştur: Aralarında şerefli kabul ettikleri kimse
hırsızlık yaptı mı ona ilişmezlerdi, fakat zayıf kabul ettikleri birisi
hırsızlık yaptı mı ona had uygularlardı. Allah adına yemin ederim ki eğer
Muhammed'in kızı Fatıma hırsızlık yapsaydı onun dahi elini keserdim."
حدثنا آدم:
حدثنا شعبة:
حدثنا عبد
الملك بن ميسرة
قال: سمعت
النزال بن
سبرة
الهلالي، عن
ابن مسعود رضي
الله عنه قال: سمعت
رجلا قرأ آية،
وسمعت النبي
صلى الله عليه
وسلم يقرأ
خلافها، فجئت به
النبي صلى
الله عليه
وسلم
فأخبرته،
فعرفت في وجهه
الكراهية،
وقال: (كلاكما
محسن، ولا تختلفوا،
فإن من كان
قبلكم
اختلفوا
فهلكوا).
[-3476-] İbn Mes'ud r.a. dedi ki: "Bir adamın bir ayet okuduğunu
dinledim. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ise (aynı ayeti) farklı şekilde
okuduğunu dinlemiştim. Onu alıp Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına
götürdüm ve ona durumu haber verdim. Yüzünden hoşlanmadığını anladım ve şöyle
buyurdu: Her ikiniz de güzel okuyorsunuz, ihtilafa düşmeyiniz. Şüphesiz sizden
öncekiler ihtilafa düştüler de helak oldular."