باب:
قسمة الغنم.
3- DAVAR PAYLAŞIMI
حدثنا
علي بن الحكم
الأنصاري:
حدثنا أبو
عوانة، عن
سعيد بن
مسروق، عن
عباية بن
رفاعة بن رافع
بن خديج، عن
جده قال:
كنا
مع النبي صلى
الله عليه
وسلم بذي
الحليفة،
فأصاب الناس
جوع، فأصابوا إبلا
وغنما، قال:
وكان النبي
صلى الله عليه
وسلم في
أخريات
القوم،
فعجلوا
فذبحوا
ونصبوا القدور،
فأمر النبي
صلى الله عليه
وسلم بالقدور
فأكفئت، ثم
قسم، فعدل
عشرة من الغنم
ببعير، فند
منها بعير،
فطلبوه
فأعياهم،
وكان في القوم
خيل يسيرة،
فأهوى رجل
منهم بسهم
فحبسه الله،
ثم قال: (إن
لهذه البهائم
أوابد كأوابد
الوحش، فما
غلبكم منها
فاصنعوا به
هكذا). فقال جدي:
إنا نرجو أو
نخاف العدو
غدا وليست
معنا مدى،
أفنذبح
بالقصب؟ قال:
(ما أنهر
الدم، وذكر اسم
الله عليه
فكلوه، ليس
السن والظفر،
وسأحدثكم عن ذلك:
أما السن
فعظم، وأما
الظفر فمدى
الحبشة).
[-2488-] Abaye İbn Rifaa İbn Rafi' İbn Hadlc, dedesinden şöyle rivayet
etmiştir: Zu'l-huleyfe'de Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte idik.
Ashab iyice acıkmıştı. Düşmandan ganimet olarak bir deve ve koyun sürüsü
aldılar. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem topluluğun en arkasında bulunuyordu.
Acele edip onları kesmeye başladılar ve kazanları kurdular. Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem kazanların dökülmesini emretti. Sonra aralarında paylaştırdı
ve on koyunu bir deveye eşit tuttu. Sonra develerden biri kaçtı. Onun peşinden
koştular ama yetişemediler. Ordu da az sayıda atlı vardı. İçlerinden biri bir
ok attı ve Allah deveyi durdurdu.
Sonra Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Bu hayvanların yabani
hayvanlar gibi kaçanları vardır. Hayvanınız kaçıp, yakalayamadığınız zaman ona
böyle yapın" buyurdu.
Dedem "Yarın düşmanı bekliyoruz -veya düşmanla karşılaşmaktan
endişe ediyoruz-, yanımızda bıçak da yok. Kamışla boğazlasak olmaz mı?"
dedi.
Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Kan akıtan
bir şey olduktan ve kesilirken Allah'ın adı anıldıktan sonra ondan
yiyebilirsiniz. Ancak diş ve tırnak olmaz. Size bunlarla niye olmayacağını da
söyleyeyim: Diş kemiktir; tırnak ise Habeş/ilerin bıçağ/dır" buyurdu.
Tekrar: 2507, 3075, 5498, 5503, 5506, 5509, 5543, 5544
Not: Bu hadis, Zebaih
bölümünde 5498. hadiste açıklanacaktır inşaallah.!
باب:
القران في
التمر بين
الشركاء حتى
يستأذن أصحابه.
4. ARKADAŞLARINDAN İZİN ALMADAN HURMALARI İKİŞER İKİŞER YEMENİN
HÜKMÜ
حدثنا
خلاد بن يحيى:
حدثنا سفيان:
حدثنا جبلة بن
سحيم قال: سمعت
ابن عمر رضي
الله عنهما
يقول: نهى
النبي صلى
الله عليه
وسلم أن يقرن
الرجل بين
التمرتين
جميعا حتى
يستأذن
أصحابه.
[-2489-] İbn Ömer r.a.'den rivayet edilmiştir: Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem kişinin arkadaşlarından izin almadan hurmaları ikişer ikişer yemesini
yasaklamıştır.
حدثنا
أبو الوليد:
حدثنا شعبة،
عن جبلة قال: كنا
بالمدينة،
فأصابتنا
سنة، فكان ابن
الزبير
يرزقنا
التمر، وكان
ابن عمر يمر
بنا فيقول: لا
تقرنوا، فإن
النبي صلى
الله عليه
وسلم نهى عن
الإقران، إلا
أن يستأذن
الرجل منكم أخاه.
[-2490-] Cebele r.a.'den rivayet edilmiştir: Medine'deydik. Bir kıtlık
oldu. İbnü'z-Zübeyr bize hurma veriyordu. İbn Ömer bize uğruyor ve
"Hurmaları ikişer ikişer yemeyin. Çünkü Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem
kişinin arkadaşından izin almadan hurmaları ikişer ikişer yemesini
yasaklamıştır" diyordu.
AÇIKLAMA: Bu hadis, Mezalim
(Haksızların Ödeşmesi) bölümünde geçmiştir. Et'ıme (Yiyecekler) bölümünde de
değerlendirmesi gelecektir.
Hurma vb. Şeyleri Birlikte Yemenin Kuralı
İbn Battal şöyle der: Alimlerin geneline göre, hurma vb. şeyleri
ikişer ikişer yememe yasağı, -Zahiri alimlerinin görüşünün aksine- haram kılmak
için değil, yemek adabını öğretme türünden bir yasaktır. Çünkü yenilmek için
ortaya konan şey, bir ikramdır. Burada anlaşmazlığa ve çekişmeye sebep olacak
bir durum yoktur. Çünkü insanların durumu yemek konusunda değişkenlik arz eder.
(Kimi hızlı, kimi yavaş yer.) Fakat içlerinden birisi diğerlerinden daha fazla
yemek düşüncesi taşırsa bunu yapması helal olmaz.