باب:
إذا ذكر في
المسجد أنه
جنب، يخرج كما
هو، ولا يتيمم.
17. Camide Cünüp Olduğunu Hatırlayıp Teyemmüm Almak Yerine Cünüp
Olarak Camiden Çıkmak
حدثنا
عبد الله بن
محمد قال:
حدثنا عثمان
بن عمر قال: أخبرنا
يونس، عن
الزهري، عن
أبي سلمة، عن
أبي هريرة قال: أقيمت
الصلاة وعدلت
الصفوف
قياما، فخرج
إلينا رسول
الله صلى الله
عليه وسلم،
فلما قام في
مصلاه، ذكر
أنه جنب، فقال
لنا: (مكانكم).
ثم رجع فاغتسل،
ثم خرج إلينا
ورأسه يقطر،
فكبر فصلينا
معه.تابعه
عبد الأعلى، عن
معمر، عن
الزهري. ورواه
الأوزاعي، عن
الزهري.
[-275-] Ebu Hureyre r.a.'den şöyle nakledilmiştir:
"Namaz için kamet getirildi, ayağa kalkılarak saflar düzeltildi. Sonra
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) odasından çıkıp geldi. Namaz kıldıracağı
yere geçtiği vakit cünüp olduğunu hatırladı. Bize, "Olduğunuz yerde
bekleyin" dedi. Sonra geri dönüp gusül abdesti aldı. Daha sonra yanımıza
geldi. Bu sırada başından su damlaları dökülüyordu. Sonra tekbir getirdi. Biz
de onun arkasında namaz kıldık.
Tekrar: 639, 640
Diğer tahric: Müslim,
hayz, mesacid; Ebu Davud, tahara; Nesai, mevâkît ; Îbn Mâce, tahâre, İkâme;
Ahmed b. Hanbel Müsned’de tahric etmişlerdir.
AÇIKLAMA: (Teyemmüm Almadan)
Sevrî ve İshâk'a göre cünüp olduğunu unutup camiye giren kimse, çıkmadan önce
teyemmüm almak zorundadır. Nitekim bazı Malikilere göre de, camide uyuyup
ihtilam olan biri, çıkmadan Önce teyemmüm almak zorundadır. İşte bu ifade bu
tür görüşleri red niteliğindedir.
(Saflar düzeltildi) Hz. Peygamber âdeti gereği saflar düzgün
hale gelmeden tekbir getirip namaza başlamazdı.
(başından su damlaları dökülüyordu) Yani gusül abdesti alırken
kullandığı sular saçlarından damlıyordu. Sonra tekbir getirdi ifadesi Hz.
Peygamber'in daha önce getirilen kamet ile yetindiğini gösterir. Bundan, kamet
ile namaza başlama arasına uzun ara vermenin caiz olduğu sonucu ortaya çıkar.
باب:
نفض اليدين من
الغسل عن
الجنابة.
18. Cünüplükten Dolayı Alınan Gusül Abdestinden Sonra Ellerin
Silkelenmesi
حدثنا
عبدان قال:
أخبرنا
أبوحمزة قال:
سمعت الأعمش،
عن سالم، ، عن
كريب، عن ابن
عباس قال:
قالت ميمونة: وضعت
للنبي صلى
الله عليه
وسلم غسلا،
فسترته بثوب،
وصب على يديه
فعسلهما، ثم
صب بيمينه على
شماله فغسل
فرجه، فضرب
بيده الأرض
فمسحهما، ثم
غسلها، فمضمض
واستنشق،
وغسل وجهه
وذراعيه، ثم
صب على رأسه،
وأفاض على
جسده، ثم تنحى
فغسل قدميه،
فناولته ثوبا
فلم يأخذه،
فانطلق وهو
ينفض يديه.
[-276-] Meymune validemizden şöyle nakledilmiştir:
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için gusül suyu hazırladım. Bir örtü
ile onu perdeledim. Ellerine su döküp onları yıkadı. Sonra sağ eli ile sol
eline su döküp avret mahallini yıkadı. Sonra ellerini yere değdirip sildi.
Sonra yıkadı. Daha sonra ağzını çalkalayıp burnuna su verdi. Yüzünü ve
kollarını yıkadı. Sonra başına su döktü ve suyu vücuduna akıttı. En sonunda
bulunduğu yerden biraz kenara çekilerek ayaklarını yıkadı. Ona bir bez
getirdim, ama almadı. Elleriyle suyu silkeleyerek bulunduğu kenara
çekildi."
باب:
من بدأ بشق
رأسه الأيمن
في الغسل.
19. Gusle Başın Sağ Tarafı İle Başlamak
حدثنا
خلاد بن يحيى
قال: حدثنا
إبراهيم بن
نافع، عن
الحسن بن مسلم،
عن صفية بنت
شيبة، عن
عائشة قالت:
كنا إذا أصابت
إحدانا
جنابة، أخذت
بيديها ثلاثا
فوق رأسها، ثم
بيدها على
شقها الأيمن،
وبيدها الأخرى
على شقها
الأيسر.
[-277-] Aişe r.anha'dan şöyle nakledilmiştir:
"Biz'den biri cünüp olduğu zaman, üç defa başına su dökerdi, sonra eliyle
sağ tarafına, daha sonra da diğer eliyle sol tarafına su dökerdi."