باب
من رفع صوته
بالعلم.
3. Kişinin İlim Öğretmek İçin Sesini Yükseltmesi
حدثنا
أبو النعمان
عارم بن الفضل
قال: حدثنا أبو
عوانة، عن أبي
بشر، عن يوسف
بن ماهك، عن
عبد الله بن
عمرو قال: تخلف
عنا النبي صلى
الله عليه
وسلم في سفرة
سفرناها،
فأدركنا - وقد
أرهقتنا
الصلاة - ونحن
نتوضأ،
فجعلنا نمسح
على أرجلنا،
فنادى بأعلى
صوته: (ويل
للأعقاب من
النار). مرتين
أو ثلاثا.
[-60-] Abdullah İbn Amr'ın şöyle dediği rivayet
edilmiştir: Bir yolculuk sırasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizden
arkada kaldı. Sonradan gelip bize yetişti. O esnada namaz vakti gelmiş ve biz
de abdest alıyorduk. Ayaklarımıza mesh ediyorduk. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) en yüksek sesi ile iki veya üç kere şöyle bağırdı: Ateşte yanacak
topukların vay haline!.
Tekrar: 96, 163
AÇIKLAMA: Buharı, "en
yüksek sesi ile bağırdı" ifadesini ilim öğretmek için sesi yükseltmenin
caiz olduğuna delil getirmiştir. Bu delil getirme ancak; dinleyenin uzakta
olması, kalabalığın çok olması veya bunun dışında ihtiyaç durumunda geçerli
olur. Vaaz etme de buna eklenir. Nitekim Câbir'in rivayet ettiği hadiste şöyle
denilmektedir: "Nebi s.a.v. hutbe okur da kıyametten bahsettiğinde öfkesi
kabarır, sesi yükselirdi". Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir. Ahmed b.
Hanbel de Numan'dan bu anlamda bîr hadis rivayet etmiş ve "Bir adam
çarşıda olsa o bile sesini duyardı" diye eklemiştir. Yine Buhârî bu
hadisi, anlaşılsın diye sözü tekrarlamanın meşru olduğuna delil getirmiştir.