MECMAU ZEVAİD |
MEĞAZİ VE SİYER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Hz. Peygamber'in
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Taif'e Gidişi ve Kendini Kabilelere Sunması
9851. Abdullah b. Cafer
bildiriyor: Ebu Talib vefat edince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
halkını İslam'a davet etmek için yürüyerek Taif'e gitti. Fakat onlar Hz.
Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) olumlu cevap vermediler. Geri döndü
ve bir ağacın gölgesine oturdu. İki rekat namaz kılıp şöyle dua etti:
"Allahım! Ben gücümün zayıflığını ve insanlara karşı etkisizliğimi sana
şikayet ediyorum. Ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Sen merhamet edenlerin
en merhametlisisin! Beni kime bırakıyorsun? Beni asık suratla karşılayan
düşmanlara mı, yoksa bu işime sahip çıkartacağın yakın dostlara mı? Eğer bana
gazab etmişsen yine önemsemiyorum, ama yine de afiyetin beni de kaplar.
Gazabının üzerime inmesinden ve öfkeni haketmekten, karanlıkların sayesinde
aydınlandığı, din ve dünya işlerinin kendisine bağlı olduğu zatına sığınıyorum.
Senden razıyız. Sen razı ol (yeter). Güç ve hareket, ancak Allah sayesindedir.
"
*Bu hadisi Taberanı rivayet etmiş olup, ravilerinden ibn
ishak güvenilir olmakla birlikte tedlis ile bilinmektedir. Diğer ravileri,
güvenilir kimselerdir.
9852. Rukayka anlatıyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Taif (halkın)dan yardım istemeye
gelince benim yanıma geldi. O'na sevik şerbeti yaptırdım; içti ve bana:
"Ey Rukayka! Onların tağutlarına kulluk edip ibadet etme!" buyurdu.
Ben: "O zaman beni öldÜrÜrler!" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Sana bunu söyledikleri zaman ‘‘Benim Rabbim, bu
tağutun Rabbidir’‘ de! İbadet etmek zorunda kalırsan ona sırtım dön"
buyurdu.
Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların yanından ayrıldı.
Rukayka'nın kızı ekledi:
Kardeşim Kays b. Eban'ın oğulları olan Süfyan ve Vehb bana şöyle anlattılar:
Sakif kabilesi müslüman olunca Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına gittik. Bize: "Anneniz (Rukayka) ne alemde?" diye sordu. Biz
de: "Senin bıraktığın hal üzere öldÜ" dedik. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Öyleyse anneniz mÜslÜman olmuş" buyurdu.
*Bu hadisi Taberanı rivayet etmiş olup, ravileri arasında
tanımadığım birisi vardır.
9853. Cabir b. Abdillah alatıyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini Müzdelife'de insanlara
sunarak: "Beni kavmine götÜrecek birisi yok mu? Zira Kureyş benim Rabbimin
kelamım tebliğ etmeme mani oluyor" diyordu. Nihayet Hemdan'dan birisi
geldi. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Sen
kimlerdensin?" diye sordu. Adam: "Hemdan kabilesindenim" dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kavminde (benim davetime) mani
olacak insanlar var mı?" diye sordu. Adam: "Evet var" dedi.
Sonra adam kavminin kendisini dışlayacağından korktu. Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelip: "Onlara gideyim ve haber vereyim. Sonra sana
gelirim" dedi. Resulullah da: "Olur" dedi. Adam gitti. Sonra
Recep ayında Ensar'ın heyeti geldi.
*8u hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet etmiş olup, ravileri
güvenilir kimselerdir.
9854. Rabia b. Abbad
ed-Dili anlatıyor: Ben genç biri iken babamla beraber Resulullah'ı (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) seyrediyordum. Kabilelerin peşlerine düşüyordu. Peşinde ise
kırmızı, çirkin ve gür saçlı bir adam vardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bir kabilenin yanına gelerek şöyle diyordu: "Ey falan oğulları!
Ben Yüce Allah'ın size gönderdiği bir elçiyim. Size ona ibadet etmenizi ve ona
hiçbir şeyi şirk koşmamanızz, beni tasdik etmenizi ve Allah'ın benimle
gönderdiği emirleri yerine getirmem için beni korumanızı istiyorum. "
Sözleri bitince arkasındaki diğer adam başlıyordu: "Ey falan oğulları! Bu
sizden Lat, Uzza'yı ve müttefikleriniz olan Malik b. Ukayş oğullarından
sıyrılıp kendi getirdiği sonradan çıkmış sapkınlık ve hurafelere gelmenizi
istiyor. Onu dinlemeyin ve ona uymayın!"
Babama: "Bu
(arkasındaki) kim?" diye sorunca: "Amcası Ebu Leheb" dedi.
*Bu hadisi Abdullah b. Hanbel ve Taberanı rivayet etmiş olup,
ravilerinden Hüseyin b. Abdullah b. Ubeydillah zayıftır. Fakat ibn Main bir
rivayette onun hakkında "güvenilir" demiştir. "Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Yapılan Eziyetler" bahsinde bu hadisin
kimisi sahih olan başka yolları da geçmişti.
9855. Abdüleşhel
oğullarının kardeşi olan Mahmud b. Lebid bildiriyor: Ebu'l-Hayser Enes b. Rafi,
içlerinde İyas b. Muaz'ında bulunduğu Abdüleşhel oğullarından birkaç gençle
beraber Mekke'ye gelip Kureyş'ten kavimleri olan Hazrec'le beraber ittifak
isteyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları işitti. Yanlarına
gelip oturdu ve onlara: "Size kendisi için geldiğiniz şeyden daha hayırlı
bir şey söyleyeyim mi?" diye sordu. Onlar: "Nedir o?" diye
sorduklarında Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben, Allah'ın
elçisiyim, beni kullarına gönderdi. Onları ona ibadet etmeye ve ona hiçbir şeyi
ortak koşmamaya çağırıyorum. Bana bir de Kitap indirdi." Sonra onlara
İslam'ı anlattı ve Kur'an okudu. Bunun üzerine çiçeği burnunda bir delikanlı
olan İyas b. Muaz: "Ey kavmim! Vallahi bu (söyledikleri) sizin uğruna
geldiğiniz şeyden daha hayırlıdır" dedi. Ebu'l-Hayser Enes b. Rafi yerden
bir avuç toprak aldı ve İyas b. Muaz'ın yüzüne attı. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onların yanından kalktı. Medine'ye geri döndüklerinde, Evs ve
Hazrec kabileleri arasında Bu'as vakası patlak verdi. Sonra çok geçmeden İyas
b. Muaz öldü.
Mahmud b. Lebid ekledi:
Kavmimden can verirken onun (İyas'm) yanında olan birisi bana şöyle anlattı.
"İnsanlar onun ölünceye kadar La ilahe illallah, Allahu ekber, Elhamdü
lillah ve Sübhanallah dediğini işittiler; hiçbir kimse onun müslüman olarak
öldüğünde şüphe etmedi. Nitekim o, Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o
mecliste dinlediklerinden sonra İslam'ı kendisine şiar edinmiş olmalıydı."
*Bu hadisi Ahmed b. Hanbel ve Taberanı rivayet etmiş olup,
ravileri güvenilir kimselerdir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
"Kadınların Biatı"
Diye de Adlandırılan Islam Üzerine Biat