MECMAU ZEVAİD |
TALAK |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Lanetleşme
7840. İbn Abbas
anlatıyor: "Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup sonra (bunu ispat
için) dört şahit getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların
şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkardırlar"[Nur,
4] ayeti nazil olduğunda Ensar'ın efendisi olan Sa'd b. Ubade: " Ayet bu
şekilde mi indi ya Resulallah!" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ey Ensar topluluğu! Efendiniz ne diyor duymuyor musunuz?"
diye sordu. Bunun üzerine dediler ki: "Ya Resulallah! Onu kınama. Çünkü o,
kıskanç biridir. Vallahi bakire olmadıkça hiçbir kadınla evlenmez. Bizden biri
onun boşadığı bir kadınla -aşırı kıskançlığından dolayı- evlenmeye bile cüret edemez."
Bunun üzerine Sa'd şöyle dedi: "Ya Resulallah! Hiç şüphesiz biliyorum ki
bu haktır ve Allah katındandır. Ancak ben şuna hayret ettim: Alçak bir (zaniye)
kadını, bir adam zapt eder halde bulacağım ve dört şahit getirmeden o adama
dokunmam ve adamı yerinden kıpırdatmam benim için caiz olmayacak (ha!) Vallahi
adam işini görünceye kadar zaten o dört şahidi getiremem."
Ravi der ki: Fazla bir
zaman geçmemişti ki Hilal b. Umeyye geldi. Bu kişi tövbesi kabul edilen üç
kişiden biridir. Arazisinden yatsı vakti çıktı. Ailesinin yanında bir adam
buldu. Gözleriyle (olan biteni) gördü, (konuştuklarını) kulaklarıyla işitti.
Sabah oluncaya kadar adamın üzerine atılmadı. Sabahleyin Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in yanına giderek: "Ya Resulullah! Ailemin yanına yatsı
vakti gitmiştim. Onun yanında bir adamla buldum. Gözlerimle gördüm,
kulaklarımla işittim" diyerek (karısının o adamla zina ettiğini ileri
sürdü). Hilal'in suçlaması, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hoşuna
gitmedi ve ona çok kızdı. Ensar toplandılar ve şöyle dediler: "Sa'd b.
Ubade'nin anlattığı şeyler sebebiyle belaya maruz kaldık. Şimdi Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hilal b. Umeyye'yi (zina iftirası nedeniyle)
dövdürüp, müslümanlar hakkındaki şahitliğini geçersiz kılar." Bunun üzerine
Hilal şöyle dedi:
"Vallahi ben,
Allah'ın bana bir çıkış yolu göstermesini ümid ediyorum." Hilal bu
konuşmasının ardından, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e:
"Ya Resulallah!
Benim yaptığım şeylerin sana ağır geldiğini görüyorum. Vallahi ben doğru
söylüyorum. Vallahi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), o adamın
dövülmesini dileyecek" dedi. Derken vahiy nazil oldu. O'na vahyin indiğini
cildinin renginin değişmesinden anlarlardı. Vahyin inişi tamamlanıncaya kadar
ondan uzak durdular. Şu ayet nazil oldu: "Eşlerine zina isnadında bulunup
da kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin
şahitliği, kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına
yemin ederek şahitlik etmesi, beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise
Allah'ın lanetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir."[Nur, 6] Ravi
hadisin devamını anlattı.
*Ben derim ki: ibn Abbas'ın hadisi, daha kısa metniyle
Sahih'te geçmektedir.
Hadisi Ebu Ya'la rivayet
etmiş olup, hadisin metni ona aittir. Ahmed, Ebu Ya'la'dan daha kısa bir
metinle irad etmiştir. Hadisin kilit ravisi, zayıf bir ravi olan Abbad b.
Mansur'dur.
7841. Huzeyfe'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Ey Ebu Bekr! Söyle bakalım (karm) Ümmü Ruman'ı bir adamla beraber bulsan
adama ne yaparsm?" Ebu Bekr: "Ona kötü bir şey yaparım" dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), daha sonra Ömer'e:
"Ey Ömer! Sen bir
adamla bulsan ne yaparsın söyle bakalım?" diye sorunca Ömer: "Onu
öldürürdüm" karşılığını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), daha sonra: "Ey Süheyl b. Beyda sen ne yaparsm?" diye
sorunca Süheyl şu karşılığı verdi: "Allah o haine lanet etsin. çünkü o pisliğin
tekidir. Allah hain olan kadına da lanet etsin. Çünkü o da pislik bir kadındır.
Allah üç kişinin üçüncüsüne, onlara bunu hatırlatan (şeytan)a da lanet
etsin." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey İbn Beyda!
Kur'an'ın şu ayetini tefsir ettin" deyip "Eşlerine zina isnadında
bulunup da ...''[Nur, 6] ayetini sonuna kadar okudu.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsa t'ta , hocası Musa b.
ishak'tan rivayet etmiştir.
Bu zatı tanımıyorum.
Diğer ravileri Sahih'in ravileridir.
7842. Asım b. Adiy'den
rivayet edildiğine göre kendisi, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanındayken "Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup sonra (bunu ispat
için) dört şahit getiremeyenler. .. ''[Nur, 4] ayeti nazil olunca: "Ya
Resülallah! Dört şahit getirinceye kadar pis adam işini görür" dedi. Ravi
der ki: Asım yerinden kalkmadan amcasının oğlu geldi. Hanımı da onunla beraber
kucağında bir çocuk taşıyordu. Kadın "Bu sendendir" diyor, o ise
"Benden değildir" diyordu. Bu olay üzerine lian ayeti nazil oldu. Ben
bu meseleyi ilk konuşan ve bununla ilk sınanan kişiyim.
*Ben derim ki: Asım'ın bundan hariç lanetleşme hakkında
Nesai'nin rivayet ettiği bir hadisi daha vardır.
Hadisi Taberani,
el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravileri Sahih'in ravileridir.
7843. İbn Abbas
anlatıyor: Ensar'dan bir adam Bel'aclan'lı bir kadınla evlendi. Kadının yanında
bir gece kaldı. Sabah olduğunda onun bakire olmadığını anladı. Bu ikisinin
durumu Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e çıkarılınca, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadını çağırdı. Kadın: "Bilakis, ben (onunla
evlendiğimde) bakireydim" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
bunun üzerine onlara emir buyurunca (karşılıklı) lanetleştiler. Adam da kadına
mehrini geri verdi.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravileri güvenilir
kimselerdir.
7844. Taberani der ki:
Havle binti Asım -ki ayetin hükmüyle lanetleşen kadın bu kadındı- Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kocasından ayırdığı kadındır.
7845. İbn Cüreyc
bildiriyor: Hz. Ali ile İbn Mes'ud dediler ki: "Adam, ric'i talakla
boşadığı karısına zina isnadında bulunsa lanetleşirler. Kesin aralarını ayıran
talakla boşadığı karısına zina isnadında bulunsa lanetleşmezler. "
*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, isnadı munkatıdır.
Ravileri Sahih'in ravileridir.
7846. İbn Mes'ud der ki:
"Lanetleşen kadın ve erkek ebediyen (bir nikah altında) birleşemez."
*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Kays b.
er-Rebı'yi, Şu'be ve başkaları güvenilir kabul etmiştir. Zayıf görenler de mevcuttur.
Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.
Daha önce Hz. Ali ile
ibn Mes'ad'dan rivayetle şu hüküm geçmişti: "Lanetleşen kadının oğlu,
annesinin asabesidir. Annesi oğluna, oğlu da annesine mirasçı olur."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: