MECMAU ZEVAİD |
TALAK |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Zıhar
-Bir erkeğin karısının
tamamını veya bedeninin tamamı yerine geçen (baş ve yüz gibi) bir uzvunu yahut
bir uzvun (üçte bir, dörtte bir gibi) muayyen bir kısmını, kendisine nikahı
ebedi olarak haram olan bir mahreminin, bakmak helal olmayan uzuvlarından
birine benzetmiş olmasıdır.
7828. İbn Abbas
anlatıyor: Bir kimse Cahiliye döneminde hanımına "Sen bana anamın sırtı
gibisin" dediği zaman, hanımı kendisine haram olurdu. İslam'da ilk zıhar
yapan kişi, nikahı altında Huveyle isminde amcasının kızı bulunan bir adamdır.
Ona zıhar yaptı. Sonrasında pişman oldu ve hanımına şöyle dedi. "İyi bil
ki artık bana haram oldun." Kadın da ona, buna benzer bir söz söyledi.
Huveyle ona:
"Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e git ve ona (bu durumu) sor!" deyince, kadın Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e giderek şikayetini ona bildirdi. Yüce Allah şu
ayeti inzal buyurdu: "Kocası hakkında seninle tartışan ve Allah'a
şikayette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir. Allah sizin konuşmanızı
işitir. Çünkü Allah işitendir, bilendir. Içinizden zıhar yapanların kadınları,
onların anaları değildir. Onların ancak kendilerini doğuran kadınlardır.
Şüphesiz onlar çirkin bir laf ve yalan söylüyorlar. Kuşkusuz Allah,
affedicidir, bağışlayıcıdır. Kadınlardan zıhar ile ayrılmak isteyip de sonra
söylediklerinden dönenlerin hanımlarına temas etmeden önce bir köleyi hürriyete
kavuştu rm aları gerekir." Bunun üzerine kadın şöyle dedi: "Ben zaten
köleyim. Onun benden başka hiçbir malı yoktur." "Buna imkan bulamayan
kişi hanımına temas etmeden önce ardı ardına iki ay oruç tutar." Kadın
şöyle dedi: "Vallahi o günde üç defa (su) iç er (oruç tutamaz)."
"Buna da gücü yetmeyen, altmış fakiri doyurur." Kadın şöyle dedi:
" Anam babam sana feda olsun, bizim yiyeceğimiz azıcık bir yiyecektir.
Nihayet benzeri gelinceye kadar (aç otururuz). Başkasına da gücümüz
yoktur." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), yarım
vesk ve otuz sa' (yiyecek) istedi. Bir vesk, atmış sa' dır. Ardından şöyle
buyurdu: "Altmış miskin, doyursun ve sana geri dönsün."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravilerden Ebu Hamza
es-Sümali zayıftır.
7829. Ebu Seleme ve
Muhammed b. Abdirrahman b. Sevban'ın bildirdiğine göre Selman b. Sahr
el-Beyadi, hanımına Ramazan ayında ilişkiye girmesi durumunda kendisine
anasının sırtı gibi olması yönünde zıhar yaptı. Ramazan'ın ilk yarısı geçince
kadın kilo aldı. Bağdaş kurup oturduğunda bu, kocasının hoşuna gitti ve gece
onunla ilişkiye girdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e giderek bu
durumu ona sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir köle azat
et" buyurunca, Selman "Bulamam" dedi. "İki ay peş peşe oruç
tut" buyurunca, "Güç getiremem" dedi. "Atmış yoksulu
doyur" buyurunca, "Bulamam" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), bunun üzerine bir zenbil içerisinde onbeş ya da on altı sa' hurma
getirerek: "Bunu atmış yoksula sadaka olarak dağıt" buyurdu,
*Ben derim ki: Hadisi Ebu Davud ve başkaları: "Eğer
ilişkiye. girerse" cümlesi olmaksızın rivayet etmiştir,
Hadisi Taberani
mürselolarak rivayet etmiş olup, ravileri güvenilir kimselerdir.
7830. İbn Abbas
anlatıyor: Cahiliye döneminde zıhar yapmak, kadınları (kocalarına) haram
kılardı. İslam'daki ilk zıhar olayı, Evs b. esSamit'in zıharı idi. Hanımının
adı Huveyle binti Huveylid'dir. Adam zayıf biriydi. Kadın ise sert biriydi.
Zıhar sözünü söyleyince şöyle dedi:
"Benim sana haram
olduğumu düşünüyorum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e git. Belki
ondan bana geri dönmeni sağlayacak bir şey talebinde bulunursun." Huveyle
gitti. Evs onu Kama'l-Bi'r'de oturup beklemeye başladı. Huveyle, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gitti. Bir kadın Resululah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in başını tarıyordu. Şöyle dedi: "Ya Resulallah! Evs b.
es-Samit'in görüşünün ne kadar zayıf olduğunu, güçten takatten kesildiğini
bilirsin. Bana zıhar yaptı, ya Resulallah! Eğer kendisine hayırla şefkat gösterilmeye
en layık olan biri varsa o benim. Ya da kendisine hayırla şefkat gösterilmeye
en layık olan onun yanındaysa hiç şüphesiz o da bana zıhar yaptı, ya
Resulallah! Senden, benim ona dönmemi sağlayacak bir şey taleb ediyorum, anam
babam sana feda olsun, ya Resulallah!" Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: "Ey Huveyle! Senin işin hakkında bir şeyle
emrolunmadık. Eğer emrolunursak sana haber vereceğim. " Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in saçını tarayan kadın, başının bir tarafını
taramayı bitirmiş, diğer tarafını taramaya başlamıştı ki Yüce Allah ayet
indirdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e ayet indiği zaman bu
sebeple yüzünün rengi değişir ve yüzünün soğukluğu hissedilirdi. Ondan bu hal
kalkınca yüzü tekrar gümüş bilezik rengi gibi beyaza dönerdi. Sonrasında
kendisine emredilen vahyi anlatırdı. Saçını tarayan kadın şöyle dedi: "Ey
Huveyle! Ben bu vahyin senin durumun hakkında olduğunu düşünüyorum." Bunun
üzerine Huveyle'yi bir korku kapladı. Korkarak kadına döndü. Sonrasında şöyle
dedi: "Allahım! Benim hakkımda hayırdan başka bir şey indirmenden sana
sığınıyorum. Çünkü ben, senin Peygamber'inden sadece hayır taleb
ediyorum." Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den vahyin sebeb
olduğu durum kalkınca: "Ey Huveyle! Allah senin ve kocanın hakkında ayet
indirdi" buyurarak şu ayeti okudu: "Kocası hakkında tartışan ve
Allah'a şikayette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir. Allah sizin
konuşmanızı işitir." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), "Kadınlardan
zıhar ile ayrılmak isteyip de sonra söylediklerinden dönenlerinı hanımlarına
temas etmeden önce bir köleyi hürriyete kavuşturmaları gerekir''[Mücadele 1-4]
ayetine gelince, kadın şöyle dedi: "Ya Resulallah! Vallahi onun benden
başka hizmetçisi yoktur, benim de ondan başka hizmetçim (kölem) yoktur."
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), "Buna imkan bulamayan kişi
hanımına temas etmeden önce ardı ardına iki ay oruç tutar" ayetini
okuyunca, kadın şöyle dedi:
"Vallahi o günde
iki kere yemek yemezse gözü şaşkına döner." Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), "Buna da gücü yetmeyen altmış takiri doyurur" ayetini
okuyunca, kadın şöyle dedi: "Vallahi bugün bizde bir ukiyye mikdarı
yiyecek dahi yoktur." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kadına: "Ona (kocana) emret, falana gitsin ve ondan yarım vesk
hurma alsın. Bunu altmış yoksula tasadduk etsin ve sana geri dönsün"
buyurdu.
Huveyle der ki: Bunun
üzerine oradan ayrılarak eve gittim. Kocam beni görünce" Arkanda ne
var?" diye sordu. Dedim ki: "Hayır var. Sen insanların en kötüsüsün.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sana falana gidip ondan yarım vesk
hurma alıp, altmış yoksulu yedirmeni ve bana dönmeni emretti. Bunun üzerine
kocam koşarak denilen kişinin yanına gitti ve yarım vesk hurmayı getirdi.
Bildiğim kadarıyla bu adam sırtında beş sa' yiyeceği zayıflığından dolayı
taşımaya güç getiremezdi.
*Ben derim ki: ibn Abbas'ın zıhar hakkında bundan başka bir
hadisi vardır. Tirmizı, ibn Abbas'ın bu hadisini rivayet etmiştir.
Hadisi Taberani ve buna
benzer lafızlarla kısa metinle Bezzar rivayet etmiştir.
Ravilerden Ebu Hamza
es-Sümali zayıftır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: