MECMAU ZEVAİD |
Kur'an ve Sünnet'e Tabi Olmak |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Kıyas ve Taklit
841. Avf b. Malik'in
naklettiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Ümmetim yetmiş küsur fırkaya ayrılacaktır. Bunlar içinde ümmetim için en
tehlikeli olanı, meseleleri kendi kişisel görüşleriyle kıyaslayıp helali haram,
haramı helal yapan fırkadır."
*Ben derim ki: ibn Mace hadisin bir kısmını rivayet
etmiştir.
Tamamını Taberani
el-Mu'cemu'l-kebır'de ve ayrıca Bezzar rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in
ravileridirler.
842. Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Bu Ümmet bir mÜddet Allah'ın kitabını uygulayacak, sonra bir mÜddet
Resulullah'ın sÜnnetini uygulayacak, sonra da bir mÜddet rey (kişisel görÜş)
ile amel edecektir. Rey ile amel ettikleri zaman hem kendileri sapıtmış, hem de
başkalarını saptırmış olurlar."
*Bunu Ebü Ya'la rivayet etmiş olup senedinde ismi geçen Osman
b. Abdurrahman ez-Zühri'nin zayıflığı konusunda görüş birliği vardır.
843. Ömer b. el-Hattab
demiştir ki: Dinde şahsi görüşten sakının. Zira ben, haktan taviz vermeyip
Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emrini reddettiğime tanık oldum.
Bu, Allah Resulü ile Mekkeliler arasında bir anlaşma yapıldığı Ebu Cendel günü
oldu (yani, anlaşma gereği Ebu Cendel'in müşriklere iade edildiği Hudeybiye
anlaşması günü). O gün Allah Resulü: " ''Rahman ve rahim olan Allah'ın
adıyla başlarım'' diye yaz!" buyurunca Mekkeliler: "Yani, sen bizim
senin sözlerini tasdik ettiğimizi mi düşünüyorsun. Fakat ''Allahım! Senin
adınla başlarım'' diye yaz!" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kabul etti, ben ise itiraz ettim. Sonunda Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bana: "Ey Ömer! Sen benim razı olduğum bir şeye itiraz
mı ediyorsun?!" buyurunca ben de: "Razı oldum" dedim.
*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravileri aralarında
Mübarek b. Fadale olsa da güvenilir kabul edilmişlerdir.
844. İbn Abbas
anlatmaktadır: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Huneyn gazvesinden
dönerken kendisine: "Allah'ın zafer ve fethi geldiğinde ... (Nasr
suresi)" nazil oldu. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: "Ey Ali b. Ebi Talib, ey Fatıma binti Muhammed!
Allah'ın zafer ve fethi geldi. İnsanların bölük bölÜk Allah'ın dinine
girdiklerine tanık oldum. Bu yÜzden Rabbimi hamd ile tesbih ederim. Ondan
bağışlanmak dilerim. Zira O, tövbeleri çokça kabul edendir. Ey Ali! Benden sonra
mÜminlerle mÜcadele devam edecektir."
Hz. Ali: "Allah'a
inandık diyen müminlerle ne için mücadele edeceğiz?" diye sordu.
"Şahsi görÜş ile
amel edip dinde bid'at çıkarmaları sebebiyle. Zira dinde reyin (kişisel
görÜşÜn) yeri yoktur. Din sadece Rabbin emir ve yasaklarından ibarettir"
buyurdu.
Hz. Ali: "Ey
Allah'ın Resulü! Eğer hakkında Kur'an ayeti inmemiş ve senden bir sünnet varit
olmamış bir meseleyle karşılaşırsak, nasıl davranalım?" diye sordu.
"Onu, müminlerin
abidleri arasında istişareyle çözersiniz, kişisel görüşle hÜküm vermezsiniz.
Eğer ben bir kimseyi halife tayin edecek olsaydım, buna senden daha layığı
olmazdı. ÇÜnkü sen İslam'da eskisin. Allah Resulü ile akrabalığın ve hısımlığın
var. Müminlerin kadınlarının efendisi senin nikahındadır. Daha önce de Ebu
Talib'in benimle ilgilenmiş olması söz konusudur. Kur'an nazil oldu ve ben onun
hakkını çocukları Üzerinde gözetmeye hırs göstermekteyim" buyurdu.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup
senedinde yer alan Abdullah b. Keysan hakkında Buharı "Hadisi
münkerdir" demiştir.
845. Abdullah b. Amr'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"İsrail oğullarında
işler, aralarında başka milletlerden olan esirlerin çocukları peyda oluncaya
kadar istikamet Üzere devam etti. Sonra bunlar rey (kişisel görÜşler) ile fetva
verdiler. Böylece hem kendileri sapıttı, hem de başkalarını saptırdılar. "
*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup senedinde yer alan Kays b.
er-Rabı'yi Şu'be ve Sevrl güvenilir görürken bir grup bilgin zayıf saymıştır.
ibnü'I-Kattan ise: "Bu, hasen bir senettir" değerlendirmesini
yapmıştır.
846. İbn Abbas'ın
naklettiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Pek yakında beşeri şeytanlar görebilirsiniz. Bunlardan biri hadisi dinler
ve sonra onu başkasına ifşa eder. Böylece insanların, o hadisi nakleden
arkadaşından dinlemelerine mani olur."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebıy'de rivayet etmiş olup
alimler, senedinde yer alan Abdulğafur Ebu's-Sabah'ın zayıflığı konusunda fikir
birliği etmişlerdir.
847. Şa'bi'nin
bildirdiğine göre İbn Mes'ud şöyle demiştir: "Sakın, ''Sence nasıldır,
sence nasıldır?'' düşüncesine yaklaşmayın. Zira sizden önceki milletler,
gerçekte ''Sence nasıldır, sence nasıldır?'' düşüncesi sebebiyle helak
olmuşlardır. Hiçbir şeyi başkasıyla kıyaslamayın. "Aksi takdirde
(islam'da) sebat etmişken ayağınız kayar"[Nahl, 94] Sizden birinize
bilmediği bir konu sorulursa, ''Bilmiyorum'' desin. Zira bu cevap, ilmin üçte
biridir."
*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup Şa'bi. ibn Mes'ud'dan
hadis işitmemiştir. Ayrıca senedinde yer alan Cabir el-Cu'fi de zayıftır.
848. İbn Mes'ud
"Ben, hiçbir şeyi başka bir şeyle kıyas etmem. ''Aksi takdirde (islam'da)
sebat etmişken ayağınız kayar''[Nahl, 14] " demiştir.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebıy'de rivayet etmiş olup
senedinde yer alan Cabir el-Cu'fi zayıftır.
849. İbn Mes'ud demiştir
ki: "Her geçen yıla göre bir sonraki daha kötüdür. Hiç bir yıl diğerinden
daha hayırlı değildir. Hiçbir millet diğerinden daha hayırlı değildir. Fakat
(asıl felaket) alimlerinizin ve en hayırlılarınızın ölmesidir. Sonra bir güruh
zuhur eder de meseleleri kendi kişisel reyleriyle kıyaslarlar. Bunun sonucu
İslam yıkılıp çöker."
*Hadisi Taberimı, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup
senedinde yer alan Mücalid b. Said ihtilat'a düşmüştür.
850. Yine Abdullah b.
Mes'ud şöyle demiştir: "Sakın sizden kimse, dinini bir başkasına
bağlamasın; o inanırsa, inanır, inkar ederse inkar eder, olmasın. Eğer mutlaka
birine uyacaksanız, ölmüş birine uyun. Zira hayatta olanın yoldan
çıkmayacağından emin olunamaz."
*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup
ravileri Sahih'in ravileridir.
851. Yine İbn Mes'ud:
"Sakın sizden bir kimse eimme'a olmasın?" demiştir. "Eimme'a
nedir?, ey Ebu Abdurrahman?" diye sorduklarında ise şu cevabı verdi:
"Şöyle demesidir: ''Ben, insanlara uyarım; onlar doğru yola girerlerse,
ben de doğru yola girerim. Onlar sapıtırsa, ben de sapıtırrm''. Dikkat edin.
Sizden her biriniz muhakkak nefsini, insanlar küfre düşse de küfre girmemek
üzere eğitsin."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup
senedinde yer alan el-Mes'udi ahir ömründe ihtilat'a düşmüştür. Kalan ravileri
ise güvenilir kimselerdir.
***********************************
Konuyla Ilgili Başka Bir
Bölüm
************************************
852, İbn Mes'ud'un
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kıyamet günü insanlardan
en büyük azabı görecek olanlar, bir peygamberi öldüren veya bir peygamber
tarafından öldürülen adam, veya bilgisizce insanları saptıran kişi veyahut
heykeller tasvir eden ressamdır" buyurmuştur.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup
tasvirle ilgili kısım Sahih-i
Buhari'de de geçmiştir.
Hadisin senedinde yer alan Haris el-Aver zayıftır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Selef'in
(Sahabe’nin) Yolundan Gitmek