METALİBU’L-ALİYE

İBN HACER el-Askalani

EDEB

 

EDEB –BURADAKİLER UYDURMADIR-

 

********************

1- Edeb

********************

 

BU UYDURMADIR 'OKUMA!'

2480. Ebu Hureyre ve İbn Abbas naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize bir hutbe irad etti ... Uzun bir hadis içinde şu ifadelere de yer veriliyordu: "Kim komşusunun evine muttali olur da, bir adamın avretini yahut bir kadının saçını veya vücudunun bir kısmını görürse, o kişiyi, kadınların avretlerini görmeyi kollayan münafıklarla beraber cehenneme sokmak Allah Teala üzerine vacib olur. Bu kimse Allah Teala kendisini rezil ve rüsvay etmeden dünyadan ayrılıp gitmeyecektir. Kıyamet günü de avret mahallini herkese teşhir edecektir. Kim de haksız yere komşusuna zarar verirse, Allah Teala o kimseye cenneti haram kılacak ve varacağı yer cehennem olacaktır. İyi bilin ki, Allah Teala kişiye bizzat kendi aile halkından dolayı sorgulayacağı gibi komşusundan dolayı da sorgulayacaktır. Kim komşusunun hakkına riayet etmezse bizden değildir. Kim de müslüman kardeşine karşı içinde bir hile besleyerek gecelerse, tövbe edip o halinden geri adım atmadıkça, sabah-akşam ilahi gazap ile iç içe olacaktır. Şayet bu durum üzere ölürse İslam 'dan başka bir din üzere ölmüş olacaktır.

 

İyi bilin ki, kim bizi aldatırsa o bizden değildir. (Bunu üç defa tekrarladı). Kim de müslüman kardeşini gıybet ederse orucu bozulur ve abdesti gider. Şayet bu hal üzere ölürse, Allah Teala'nıh haram kıldığını helal kılan kişi gibi ölmüş olur. Kim de iki kişi arasında koğuculuk yaparsa, Allah Teala, mezarında ona bir ateş gönderecek ve o ateş kıyamet günü onu yakacak, sonra da cehenneme girecektir. Kim de müslüman kardeşini affeder ve Öfkesini yenerse, Allah Teala ona bir şehid sevabı verecektir. Kim de müslüman kardeşine bir taşkınlık yapar, ona el uzatır ve onu hafife alırsa, Allah Teala kıyamet günü onu küçük karınca suretinde haşredecektir; bütün kullar ayaklarıyla üzerine basacak, sonra da cehenneme girecektir. Ölüp yok oluncaya kadar Allah'ın gazabına uğrayacaktır. Kim de müslüman kardeşi hakkında işittiği bir gıybeti geri çevirirse Allah Teala dünya ve ahirette bin şer kapısını geri çevirir. Şayet o bunu geri çevirmez ve söylenenlere kulak verirse, suçu işleyenler gibi günah kazanır. Kim de kölesine yahut müslümanlardan birine: <Buyrun> demez, ise o kişi ateşe gömülecektir. Kim bir müslümana zarar verirse bizden değildir; dünya ve ahirette de biz ondan değiliz. Kim bir kötülük işitir de ona kulak verirse, o kötülüğü yapmış gibi olur. Kim de hayır bir şey işitir de onu yayarsa, onu yapmış gibi olur. Kim müslüman kardeşine ikramda bulunursa, Allah Teala da ona ikramda bulunur. Ne zannediyorsunuz siz?! Kim de dünyada iki yüzlü ve iki dilli olursa, Allah Teala cehennemde onu ikiyüzlü ve iki dilli kılacaktır. Kim iki kişinin arasını ayırmaya çalışırsa, iki kişinin arasını bulan kişinin aldığı sevabın aynı miktarı ona günah olarak yazılır, cehenneme girinceye kadar lanet ona vacib olur ve azabı katmerlesir. Kim de bir müslüman kardeşinin yardımı ve maslahatı için koşturursa, Allah yolunda cihad edenlerin sevabını kazanır. Kim müslüman kardeşinin gıybetini yapar ve gizli tarafını açığa çıkarmaya aşırsa, o iş için attığı ilk adım cehenneme attığı ilk adım gibidir ve Allah Teala kıyamet günü herkesin huzurunda onun ayıbını açığa çıkaracaktır. Kim bir akrabasını ve yakınını sormak ve hatırını almak üzere yola çıkarsa, Allah Teala ona yüz şehid sevabı verir. Eğer o akrabasına yardımda bulunursa, yürüdüğü her adım için kırk milyon sevap yazılır, kırk milyon günahı silinir ve Allah Teala'ya yüz bin yıl ibadet etmiş gibi makamı kırk milyon derece yükseltilir. Kim de akrabalar arası fesad çıkarmaya ve onları birbirinden ayırmaya çalışırsa Allah'ın gazabı ve laneti onun üzerinde olur ve sıla-i rahimi (akrabayla ilişkiyi) kesen kişinin hak edeceği günah kadar günah ona yüklenir. Kim de karı-kocamn arasını bozmaya çalışırsa, hem dünyada, hem ahirette Allah Teala'nın laneti onun üzerinde olur ve Allah'ın cemaline şahit olma ona haram kılınır. Kim de ama birinin mescide yahut evine yahut bir ihtiyacı için bir yere götürmek üzere elinden tutarsa, Allah Teala o kişiye attığı her adım için bir köle azad etmek kadar sevap yazar ve ama İle beraber olduğu sürece melekler ona dua eder. Kim de bir amanın elinden tutar ve ihtiyacını görürse, Allah Teala o kişiye ateşten ve nifaktan kurtulma beraati verir, onun dünya ihtiyaçlarından yetmiş bin ihtiyacını karşılar ve o kardeşinin işini görüp eve dönünceye kadar Allah'ın rahmetine gark olur. Kim de bir zayıfın ihtiyacını veya maslahatını görmek üzere yola çıkarsa, Allah Teala o kişiye amel defterini sağından verecektir. Kim ailesini dışlar ve akrabalarıyla ilişkisini keserse, Allah Teala muhsinleri mükafatlandırdığı gün ona mükafatı haram kılacak ve çıkış yolunu buluncaya kadar helak olanlar içerisinde haşredecektir, ama çıkış yolunu bulması ne mümkün Kim de müslüman kardeşinin dünya sıkıntılarından birini giderirse, Allah Teala onun dünya ve ahiret sıkıntısını giderir ve cenneti kazanacağı bir rahmet ile mükafatlandırır. Kim de bir karı-kocamn arasını bulmaya çalışırsa, Allah yolunda gerçek şehid olan bin şehid sevabını verir ve attığı her adım için oruç ve namazla dolu bir yıllık ibadet sevabı yazar. Kim de kardeşine bir iyilik yapar, sonra da başına kakarsa, bütün sevapları yok olur ve bütün gayretleri boşa çıkar. İyi bilin ki, Allah Teala cenneti; başa kakan, cimri, böbürlenen, koğucu, kibirli, büyüklenen, kaba, alçak ve içkici / rakıcı kimselere haram kılmıştır. Kim de gelip geçen yolcuları barındırmak üzere yol üzerinde bir bina inşa ederse Allah Teala kıyamet günü yüzünü inci suretinde hasredecek ve o kişi haşir meydanını aydınlatacaktır; o kadar ki oradakiler: ''Bu bir melektir, böylesi görülmedi> diyecek ve Hz. ibrahim ile cennete girecek, onun şefaatiyle de kırk bin kişi cennete dahil olacaktır. Kim de bir kuyu açar ve suyunu müslümanlara tahsis ederse, o kuyudan abdest alıp namaz kılan herkesin sevabı kadar sevap ona yazılır; insan olsun, cin olsun, evcil hayvan olsun, yırtıcı hayvan olsun, kuş olsun ve daha başka yaratık olsun, oradan su içen bütün canlıların üzerindeki kıl sayısı kadar onun için sevap yazılır, yine bu hayvanların kılları sayısınca köle azad etme sevabı ona kaydedilir ve kıyamet günü semadaki yıldızların sayısınca kişi Kuds kavuzundan onun şefaatiyle, su içer." "Ya Resulallah! Kuds havuzu nedir?" diye sorulduğunda şöyle buyurdu: "Benim havuzum, benim havuzum, benim havuzumdur. Kim bir ihtiyacı için müslüman kardeşine yardımcı olursa, Allah Teala'nın inayetine mazhar olur, Allah Teala'nın inayetine mazhar olan kişiye de Allah Teala'nın azab etmemesi haktır. Bu; kardeşi kendisinden yardım istemesi üzerine yardımda bulunan kişi içindir. Kim de kardeşi yardım talebinde bulunmadan ona yardım ederse kendisine altmış bin şehid sevabı yazılır. Kim de müslüman kardeşini ziyaret ederse, evine dönünceye kadar attığı her adım İçin yüz bin köle azad etme sevabı alır, yüz bin günahı silinir ve ona yüz bin derece kaydedilir."

 

Ebu Hureyre'ye: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim bir köle azad ederse, bu eylemi onun cehennemden kurtuluşuna vesile olacaktır" buyurmadı mı?" diye sorduk. O da: "Evet, Rabbi katında ilahi hazineler içerisinde hayat sürecektir" karşılığını verdi.

 

Tahric bilgisi: (el-Haris)

 

Bu hadis bu uzun ibaresiyle Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e isnad edilmiş uydurma (mevzu) bir hadistir! Uydurmakla itham edilen kişi de Meysere b. Abdı Rabbihi olup Allah cezasını versin!

 

 

 

 

 

********************

2- Anne-Babaya İyilik

********************

 

2481. Taysele b. Meyyas naklediyor: Necedat'larla beraberdim. İbn Ömer endişeli halimi görünce: "Ateşe girmekten mi korkuyorsun?" diye sordu. Ben de: "Evet" dedim. Bunun üzerine İbn Ömer: "Peki cennete girmek ister misin?" diye sordu, ben: "Evet" dedim. O: "Peki, annen-baban hayatta mı?" diye sordu, ben: "Annem yanımda" dedim. Bunun üzerine bana şöyle dedi: "Allah'a yemin olsun ki, sen ona yumuşak söz söyler ve ona yemeğini yedirirsen, büyük günahlardan uzak durmak şartıyla, mutlaka cennete girersin."

 

Tahric bilgisi: (Müsedded)

 

 

 

2482. Ümmü Eymen, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendi aile halkından birine şu nasihatte bulunduğunu ifade etmiştir: "Hakkın olan bir şeyin dışına çıkmanı isteseler de anne-babana itaat et!"

 

Tahric bilgisi: (Abd b. Humeyd ve Ebu Ya'la)

 

 

 

2483. Bize Ömer, Said'den, o da ez-Zühri'den bu vasiyyetin Sevban'a yönelik yapıldığını ifade etmiştir.

 

Tahric bilgisi: (Abd b. Humeyd)

 

 

 

********************

3- Akraba İle İlişkiyi Kesmenin Sakındırılması

********************

 

Cübeyr b. Mut'im'in hadisi Hac bölümünde geçmişti.

 

2485. İbn Ebi Evfa naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Akrabasıyla ilişkisini kesen birinin içinde bulunduğu topluluğa melekler inmez,"

 

Tahric bilgisi: (Ebu Bekir b. Ebi Şeybe)

 

 

 

2486. Abdullah b. Ebi Evfa, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "içlerinde akraba ile ilişkisini kesen birinin bulunduğu topluluğa rahmet inmez,-" Bunun üzerine meclisinde oturan bir adam: "Ya Resulallah! Kendisiyle konuşmadığım bir teyzem var" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kalk ona git ve onunla konuş / barış!'' buyurdu.

 

Tahric bilgisi: (Ahmed b. Meni')

 

Enes'in hadisi, Zekat bölümünün "Sadakaya Teşvik" bahsinde geçmişti

 

 

 

2487. Süveyd b. Amir, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Selam ile olsa da akrabalarınızla ilişkiyi sürdürünüz."

 

Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la)

 

 

 

2488. Abdullah b. Amir b. Rabia, babasından Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Allah Teala şöyle buyurur: Akrabalık bağı benden gelen dal budak salmış kök gibidir; kim onunla irtibatı devam ettirirse, ben de onunla irtibatı devam ettiririm. Kim de onu keserse ben de onunla ilişkimi keserim."

 

Tahric bilgisi: {Ebu Ya'la}

 

 

 

*********************

4- Müslümanın Müslüman Üzerindeki Hakkı

*********************

 

2489. Abdurrahman b. Ziyad b. En'um el-Efriki der ki: Babamın şöyle dediğini işittim: Bir gazvede gemileri demirlediğimiz bir yerde Ebu Eyyub el-Ensari ile aynı yerde buluştuk. Sabah kahvaltımız hazır olunca Ebu Eyyub el-Ensari ile onun sandalında bulunanlara haber gönderip davet ettik. Ebu Eyyub geldi ve şöyle dedi: "Ben oruçlu iken beni davet ettiniz, davetinize icabet etmek sizin benim üzerinizdeki hakkınızdır. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Müslümanın müslüman üzerinde yerine getirmesi gereken yedi hakkı vardır, kim bunlardan birisini terk ederse, kardeşinin kendisi üzerindeki zorunlu haklarından birisini terk etmiş olur: Davet ettiği zaman davetine icabet etmesi, onunla karşılaştığında selam vermesi, hapşırdığı zaman Yerhamukellah demesi, hastalandığı zaman ziyaret etmesi, vefat ettiğinde cenazesine iştirak etmesi ve baş vurduğunda ona nasihat etmesi."

 

Tahric bilgisi: (Müsedded ve İshak)

 

 

 

2490. Ebu Umame b. Sehl b. Huneyf der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) müslümanların zayıflarına gelir, hastalarını ziyaret eder ve cenazelerine iştirak ederdi.

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

 

 

2491. Ebu Umame, babasından Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder...

 

Tahric bilgisi: (İshak)

Derim ki: Süfyan b. Hüseyn tarikini Ebu Ya'la ve Taberani tahric etmişlerdir. Süfyan'ın Zühri'den hadis rivayeti zayıftır; ancak el-Velid'in, el-Evzai'den yaptığı rivayetle kuvvet bulmaktadır.

 

 

 

2492. Cabir, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim müslüman kardeşine onun gıyabında yardım ederse Allah Teala da ona dünya ve ahirette yardım eder. Kim de müslüman kardeşini örterse Allah Teala da onu dünya ve ahirette örter, "

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

 

 

2493. Cabir b. Abdullah, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim müslüman kardeşine İkram ederse Allah da ona ikram eder. "

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

 

 

2494. Hasan (el-Basri) der ki: "Şöyle derlerdi: Müslüman müslümanın aynasıdır; kendi gözünde kendinde görmediği şeyleri ona gösterir."

 

Tahric bilgisi: (İmam Ahmed, Kitabu'z-Zühd'de)

 

 

 

2495. Hasan (el-Basri) der ki: "Mü'min, mü'minin bir dalıdır; hayattaki varlığı onunla kaimdir. Onun kardeşi üzerindeki haklarından birisi de, sevincine sevinmesi ve üzüntüsüne üzülmesidir. Mü'min, kardeşini gördüğü zaman onu sever, hoşlanmadığı bir şeyi onda görürse onu görmezden gelir, onu doğru yola iletir ve yönlendirir, hem gizli, hem de açık hallerde onu himaye eder."

 

Tahric bilgisi: (Ahmed, Kitabu'z-Zühd'de)

 

 

 

2496. Abdurrahman b. Ziyad b. En'um der ki: Babamın şöyle dediğini işittim: Bir gazvede sandallarımızı demirlediğimiz bir yerde Ebu Eyyub el-Ensari ile aynı yerde buluştuk. Sabah kahvaltımız hazır olunca Ebu Eyyub el-Ensari ile onun sandalında bulunanlara haber gönderip onları yemeğe davet ettik. Ebu Eyyub geldi ve şöyle dedi: "Ben oruçlu iken beni davet ettiniz, davetinize icabet etmek sizin benim üzerimdeki hakkınızdır. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim; "Müslümanın müslüman üzerinde yerine getirmesi gereken yedi hakkı vardır, kim bunlardan birisini terk ederse, kardeşinin kendisi üzerindeki zorunlu haklarından birisini terk etmiş olur: Davet ettiği zaman davetine icabet etmesi, onunla karşılaştığında selam vermesi, hapşırdığı zaman Yerhamukellah demesi, hastalandığı zaman ziyaret etmesi, vefat ettiğinde cenazesine iştirak etmesi ve baş vurduğunda ona nasihat etmesi."

 

Tahric bilgisi: (Müsedded) Bu hadis hasen olup Sahih-i Müslim'de Ebu Hureyere hadisinden bir şahidi vardır.

Bunu el-Haris de tahric etmiş, ancak şu ibareyi eklemiştir: Ravi der ki: "İçimizde biri şakacı, diğeri de yemek işlerimize bakan iki adam vardı.

 

 

 

2497. Abdurrahman babasından naklediyor: Muaviye zamanında denizde bir savaşa çıktık. Sandalımız Ebu Eyyub'un da bulunduğu sandalla birleşti. Kahvaltımız geldiğinde Ebu Eyyub'u soframıza davet ettik. Geldiğinde şöyle dedi: ... İçimizde de şakacı bir zat vardı, yemek işlerine bakan kimseye: "Ey falanca! Allah seni hayırla ve iyilikle cezalandırsın / mükafatlandırsın" derdi. Bu dua cümlesini çok tekrar ettiğinde karşısındaki kişi öfkelenir ve ona ağır sözler söylerdi. Bunun üzerine şakacı kişi: "Ey Ebu Eyyub! Ben bir adama: Allah seni hayır ve iyilikle cezalandırsın / mükafatlandırsm desem adam da peşinden bana kaba şeyler söylerse (bu durumda ne yapayım?)" diye sordu. Ebu Eyyub ise şu karşılığı verdi: "O zaman tersini söyle, zira biz: Hayır ile ıslah olmayan, şer ile ıslah olur derdik." Bunun üzerine şakacı kişi o adama: "Allah seni şer ve ayıp ile cezalandırsın" dedi ve adam gülüp bundan hoşnut oldu ve karşısındakine: "Şakanı bizden eksik etme" dedi. Bunun üzerine şakacı kimse de: "Bana öğüt veren Ebu Eyyub'u Allah Teala hayır ile mükafatlandırsın" dedi.

 

Tahric bilgisi: (Ahmed b. Meni')

 

 

 

2498. İbn Ömer naklediyor: Bir bedevi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip huzurunda diz çöktü ve şöyle dedi: "Ya Resulallah! Bana bir şeyler öğret; zira ben kaba bir bedeviyim." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah Teala'dan hakkıyla sakın, kendi kabından kardeşinin kabına su dökmek, yahut kardeşinle yüz yüze geldiğin an ona güler yüz göstermek bile olsa, hiçbir iyiliği küçük görme... "

 

Tahric bilgisi: (Ahmed b. Meni')

 

 

 

2499. Ebu Ya'la, Sureye b. Yunus'dan, o da Ubeyde b. Humeyd'den bu hadisi rivayet ettikten sonra şu ibareleri ekledi: "Bir adam sana söver ve sende bulunan bir şey İle seni ayıplarsa, sakın sen onda var olduğunu bildiğin bir şey ile onu ayıplama; zira bu durumda bunun vebali / günahı ona, sevabı da sana ait olur."

 

 

 

 

********************

5- Sıla-i Rahmin (Akrabalık İlişkisi Kurmanın) Fazileti

********************

 

2500. Katade, Has'am kabilesinden bir kişiden naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldim, yanında ashabından bir grup vardı. Ben; "Ya Resulallah! Allah Teala'ya en sevimli amel hangisidir?" diye sordum. O da: "Allah'a iman" buyurdu. Ben: "Ya Resulallah! Sonra hangisidir?" diye sordum "Sıla-i rahim" diye karşılık verdi. Bu defa ben: "Ya Resulallah! Allah Teala'ya en sevimsiz amel hangisidir?" diye sordum. Bunun üzerine: "Allah'a şirk koşman " diye cevap verdi. Ben: "Ya Resulallah! Daha sonra hangisidir?" diye sordum. "Akrabalarla ilişkiyi kesmen" diye buyurdu. Ben: "Ya Resulallah! Daha sonra hangisi?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Emr-i bil-ma'ruf nehyi ani'l-münker (iyiliği emredip kötülükten sakındırmadir)" diye buyurdu.

 

Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la)

 

 

 

2501. İshak b. Said, babasından naklediyor: İbn Abbas'ın yanındaydım, kendisine bir adam geldi. İbn Abbas ona: "Kimsin?" diye sordu. Adam da İbn Abbas'a uzaktan akraba olduğunu ifade etti. Bunun üzerine İbn Abbas adama daha yumuşak ve sıcak davranmaya başladı ve şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Soyunuzu bilirseniz akrabalarınızla bağı koparmazsınız, zira yakın da olsa akrabalık ilişkisi kesildiği zaman akrabalık diye birşey söz konusu değildir, yine uzak da olsa irtibat devam ettirildiği zaman uzaklık diye bir şey söz konusu değildir."

 

Tahric bilgisi: (Ebu Davud et-Tayalisi)

 

 

 

 

 

********************

6- Kays b. Asım'ın Vasiyeti

********************

 

2502. Mutarrif naklediyor: Kays b. Asım ölümüne yakın çocuklarına şu öğütlerde bulundu: "Öncelikle Allah'dan sakınmanızı tavsiye ederim, sonra içinizden en büyüğü başınıza reis tayin edin; zira bir topluluk en büyüklerini başlarına geçirirse babalarına halef olmuş olurlar. Fakat en küçüklerini başlarına geçirirlerse babalarının konumunu hafife almış olurlar. Mal kazanmaya çalışın; zira mal, cömert kişinin gurur kaynağıdır ve alçak ve değersiz kimseye onun sayesinde boyun eğmez. Sakın birilerinden bir şey istemeye kalkmayın..."

 

Tahric bilgisi: (Müsedded)

 

 

 

2503. Kays b. Asim, vefatına yakın çocuklarını çağırıp onlara şu öğütlerde bulundu: "Oğullarım! Söyleyeceklerime kulak kesilin; zira benden başkası size daha samimi öğütte bulunamaz: Ben öldükten sonra büyüğünüzü başınıza geçirin, sakın küçüklerinizi kendinize başkan yapmayınız ki, insanlar sizi hafife almasın ve onlara karşı küçük düşmeyesiniz. Mal, mülk tedarik etmeye bakın, zira mal, cömert kişi için gurur vesilesidir, alçak ve değersiz insanlara ancak onunla muhtaç olmazsınız... "

 

Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la)

Ayrıca, el-Hasan (el-Basri), Kays b. Asım'dan bu hadisi rivayet etmiştir, (el-Haris}

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1- Anne-Babaya İyilik