MÜSNED-İ ŞAFİİ |
HAC - UMRE |
İHRAMLIYA MÜBAH OLAN VE HARAM OLAN ŞEYLER İLE İŞLENEN
HARAMLARDAN DOLAYI TERETTÜB EDEN HÜKÜMLER |
800- (427) Abdullah b.
Huneyn'den: "Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma ile Misver b. Mahrame radıyallahu
anh, Ebva denilen yerde ihtilaf ettiler. Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma:
"ihramh bir kimse başını yıkayabilir" dedi. Misver radıyallahu anh:
"ihramh başını yıkayamaz" dedi. Bunun üzerine ibn Abbas radıyallahu
anhuma bu mes'eleyi sormak üzere beni Ebfi Eyyfib el-Ensarı radıyallahu anh'e
gönderdi. Kendisine kuyunun iki direği arasında yıkanırken buldum. Bir elbise
ile örtünüyordu. Ona selam verdim. "Sen kimsin?" dedi. Ben:
"Abdullah b. Huneyn'im! Beni, sana Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
ihram halindeyken başını nasıl yıkadığını sormak için Abdullah b. Abbas
gönderdi" dedim. Ebfi Eyyfib radıyallahu anh elini elbisenin üzerine
koyarak onu biraz indirdi. Hatta başı göründü. Sonra kendisine su döken
kimseye: "Dök!" dedi; o da başına su döktü. Sonra başını elleriyle
ovarak, ellerini öne ve arkaya götürdü ve: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in işte böyle yaptığını gördüm" dedi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9701) Muslim (1205)
801- (429) İbnAbbas
radıyallahu anhuma'dan: "Bazen Ömerb. el-Hattab radıyallahu anh bana şöyle
derdi: "Gel, sana su bıraktım. Bakalım hangimiz daha uzun boylu." Biz
o sırada ihramh idik."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9705)
802- (428) Ya'la b.
Umeyye radıyallahu anh'den: "Ömer b. el- Hattab radıyallahu anh deveye
doğru dönmüş yıkamyordu. Ben de onu bir örtü ile örtüyordum. Ömer b. el-Hattab
radıyallahu anh dedi ki: "Ey Ya'la! Başıma su dök." Ben: "Ey
mu'minlerin emiri! Biliyorum" dedim. Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh dedi
ki: "Su saçın ancak dağınıklığını artırır" Sonra Allah Teala'nın
adını andı ve sonra başına su döktü."
Tahric: Zayıf. Said b.
Salim el-Kaddalı zayıftır.
803- (433) Ebu Cafer
(Muhammed b. Ali)'den: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh, Abdullah b.
Cafer'in üzerinde ihramlı olduğu halde asfur ile boyalı iki elbise gördü ve:
"Bu elbiseler nedir?" dedi. Bunun üzerine Ali b. Ebi Talib
radıyallahu anh: "Sünnetten öğrendiğimiz şeyden kimse engelleyemez"
dedi. Ömer radıyallahu anh sustU."
Tahric: Zayıf. Şafii, Sunen
(9684) Ebu Cafer, Ömer radıyallahu anh'ın zamanına yeti memiştir.
804- (434)
Ebu'z-Zubeyr'den: Cabir radıyallahu anh'ın şöyle dediğini işittim: "Kadın
kokulu elbise giyemez, asfur ile boyalı elbise giyebilir. Asfur ile boyalı
elbiseyi koku olarak görmüyorum:'
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9685) Said b. Salim el-Kaddah zayıftır.
805- (441) Safiyye bt.
Şeybe dedi ki: "Aişe radıyallahu anha'nın yanında idim. Abduddar
oğullarından "Temlikil denilen bir kadın ona geldi. Dedi ki:
"Ey müminlerin annesi!
Falan kızım hac mevsiminde takılarını takmayacağına yemin etti:' Aişe
radıyallahu anha dedi ki: "Ona söyle, müminlerin annesi bütün takılarını
takmadıkça senin aleyhine yemin ediyor"
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9630) isnadında Said b. Salim el-Kaddah zayıftır.
806- (437) Tavus
rahimehullah dedi ki: "İbn Ömer radıyallahu anhuma'nın Kabe'de sa'y
yaparken karnını bir elbiseyle sarmış olduğunu gördüm"
Tahric: Zayıf. Said b.
Salim zayıftır.
807 - (438) Nafi' den:
İbn Ömer radıyallahu anhuma elbiseyi üzerine bağlamazdı. Ancak iki tarafını
izarına tuttururdu."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9622) Said b. Salim zayıftır.
808- (439) Muslim b,
Cundub dedi ki: "Bir adam İbn Ömer radıyallahu anhuma'ya geldi. Ben de
onunla beraberdim. Dedi ki: "İhramlıyken elbisemin iki tarafını arkama
atıp bağlıyorum," Abdullah b. Ömer radıyallahu anhuma dedi ki: "Bir
şey bağlama."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9623) Said b. Salim zayıftır.
809- (440) İbn
Cureyc'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adamın
(elbisesini) bir iple bağladığını gördü ve iki defa: "İpi çöz"
buyurdu,
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9624) Mu'daldir, ayrıca Said b. Salim zayıftır.
810- (442) Nafi'den: İbn
Ömer radıyallahu anhuma ihramh iken gözü şiştiğinde gözlerinden iltihap
damlaları akardı ve şöyle derdi: "Göz şiştiğinde veya şişmese dahi güzel
koku olmadığı sürece herhangi bir sürme sürülebilir."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9697) Said b. Salim zayıftır.
811- (448)
Ebu'z-Zubeyr'den: Cabir radıyallahu anh'e: "İhramh kimse reyhan, yağ ve
güzel koku koklayabilir mi?" diye soruldu. "Hayır" dedi.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9669) Said b. Salim zayıftır.
812- (449) Ya'la b.
Umeyye radıyallahu anh'den: "Ci'rane'de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanında idik Üzerinde cübbe olan bir adam geldi. Ona haluk (denen
kokudan) sürülmüştü. Dedi ki: "Ey Allah'ın Rasulü! Umre için ihrama
girdiğimde şu cübbe üzerimdeydi." Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
buyurdu ki: "Hac yapsaydın ne yapacaktın?" Adam: "Şu cübbeyi
çıkarıp, haluku yıkayacaktım" dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) buyurdu ki: "Haccın için ne yapacaksan, umren için de aynısını
yap."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9481) Buhari (1536) Muslim (1180)
813- (449/1) Ya'Hl. b. Umeyye'den:
"Bir bedevi Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi. Üzerinde ya bir
gömlek ya da bir cübbe vardır. Elbisesinde sufre (sarı boya) izi vardı. Dedi
ki: "Üzerimde bu elbise olduğu halde ihrama girdim." Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "- Ya gömleği- . ni ya da
cübbeni dedi - çıkar. Bu sarı boyayı kendinden yıka ve umrende hacda
yaptıklarının aynılarını yap."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (9646) Muslim b. Halid zayıftır.
814- (1255) Abdullah b.
Ebi Bekr radıyallahu anhuma'dan: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ashabı kaza umresine, ihramh oldukları halde kıhçlarını kuşanmış olarak
geldiler."
Tahric: Çok zayıf.
Şafii, Sunen (9766) İbrahim b. (Muhammed) Ebi Yahya metruktur.
İsnadı mu'daldir.
815- (450) Enes b. Malik
radıyallahu anh'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kişinin
za'feran sürünmesini yasakladı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (9483) Muslim (2101) Ebu Davud (4179) Tirmizi (2816)
816- (1248) İkrime
rahimehullah'tan: İbn Abbas radıyallahu anhuma Cuhfe'de ihramh iken bir hamama
girdi ve şöyle dedi: ''Allah kirlerimizden bir şey bırakmadı."
Tahric: Çok zayıf.
Şafii, Sunen (9718) İbrahim b. Muhammed Ebi Yahya metruktur.
817 - (1249) Nafi
rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma ihramh iken aynaya
baktı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9725)
818-(1250) Rebia b.
Abdillah b. el-Hudeyr'den: "O, Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'ın ihramh
iken çamur ile devesinden kene ayıkladığını görmüş"
Sahih.
819- (1252) Abdullah b.
Ayyaş b. Ebi Rebia dedi ki: "Hacda Ömer b. elHattab radıyallahu anh ile
beraber çıktım. Dönünceye kadar onun çadır kurduğunu görmedim."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9777) İbn Ebi Şeybe (14461)
820- (692/1) Osman
radıyallahu anh'den: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İhramlı kimse nikahlanamaz, onun adına nikahkıyılamaz ve bir kadına talip
de olamaz."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9739) Muslim (1409)
821- (692/2) Abduddar
oğullarının kardeşi Nubeyh b. Vehb'den: "Ömer b. Ubeydillah, Talha b.
Ömer'i, Şeybe b. Cubeyr'inkızı ile evlendirmeki•stedi. Eban b. Osman'a haber
göndererek katılmasını istedi. İkisi de ihramh idiler. Eban buna karşı çıktı ve
dedi ki: "Osman b. Affan radıyallahu anh'ın şöyle dediğini işittim:
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "İhramlı olan
kimse nikahlanamaz ve bir kadına talip de olamaz."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (14126)
822- (692/3) Eban b.
Osman, Osman b. Affan radıyallahu anh'den, o da Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'den aynı manada rivayet etmiştir.
Tahric: Sahih. Şafii;
Sunen (14127) Muslim (1409)
823- (959) Nafi
rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma dedi ki: "İhramh kimse
nikahlanamaz ve kendisi adına nikah yapılamaz. Kendisi için bir kadına talip
olamaz ve başkası için de dünürcü olamaz."
Tahric: Sahih. Şafii;
Sunen (14133)
824- (692) Osman
radıyallahu anh'den: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şÖyle buyurdu: "İhramh
kimse nikahlanamaz ve birkadına talip de olamaz."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9738) Muslim (1409)
825- (958) Gatafan b.
Tarif el-Murri'den: "Babası Tarif ihramb iken bir kadınla evlenmiş ve Ömer
b. el-Hattab radıyallahu anh onun nikahmı geri çevirmiş."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (14132) Beyhaki (5/66)
826- (693/1) Suleyman b.
Yesar'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) azatlısı Ebu Rafi'yi
ve Ensar'dan bir adamı gönderdi. O ikisi, Meymüne bt. El-Haris'i Medine'de
çıkmadan önce RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile evlendirdiler."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sünen (14128) Muslim (1411)
827- (693) Suleyman b.
Yesar rahimehuIlah'tan: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) azadı kölesi Ebu
Rafi radıyallahu anh'ı ve Ensar'dan bir adamı kendisini Meyınune radıyallahu
anha ile evlendirmek üzere gönderdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o
sırada Medine'de idi."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (9747) burada mürseldir. Şahitleri vardır.
828- (694) Said b.
El-Museyyeb rahimehullah dedi ki: "Falan yanılmıştır. RasUlullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Meymune radıyallahu an ha ile ancak ihramdan
çıktıktan sonra nikahlanmıştır."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9751) mürseldir. Said b. Mesleme el-Umevi zayıftır. Lakin hadisin
şahitleri vardır.
829- (694/1) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah dedi ki: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in Meymune radıyallahu anha'yı ihramda iken nikahladığını rivayet eden
yanılmıştır. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu ancak ihramdan
çıktıktan sonra nikahlamıştır."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (14131)
830- (691/1) Meymune
radıyallahu anha'nın kızkardeşinin oğlu Yezid b. el-Esam'dan: "RasuluIlah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Meymune radıyallahu anha'yı ihramdan çıktıktan
sonra nikahladı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (14129)
831- (691) Yezid (b.
el-Esam)'den: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramdan çıkınca
nikahlandı." Amr dedi ki: "İbn Şihab'a: Yezid b. El-Esam'ın
rivayetini, İbn Abbas radıyallahu anhuma'nın rivayetine tercih mi
ediyorsun?" dedim."
Tahric: Sahilı. Şafii,
Sünen (9740) Muslim (1411)
832- (874) İbn Ömer
radıyallahu anhuma ihramlı kimsenin kemer kullanmasIllı hoş görmezdi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9768)
833- (823/1) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramh iken
hacamat yaptırdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9726) Buhari (1835, 5695, 5691, 1938, 2103, 2279) Mulim (1202) İbn Mace (3081)
Ebu Davud (1835, 3423) Tirmizi (839) Darimi (2/37) Humeydi (500, 501)
Abdurrazzak (19818) İbn Huzeyme (2651, 2655, 2657) İbn Hibban (3536, 3958,
3959) Alımed (1/221, 292) Ebu Ya'la (2360)
000 (1247) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramh iken
hacamat yaptırdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9726)
834- (824) İbn Ömer
radıyallahu anhumaşöyle derdi: "ihramh kimse kendisini zorlayan bir
mecburiyet olmadıkça hacamat yaptıramaz."
Malik rahimehullah da
aynısını söylemiştir.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (9735)
835- (825) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah. (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Şu beş hayvanı öldürmesi hususunda ihramhya günah yoktur: Karga,
çaylak, akrep, fare ve saldırgan köpek."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (1074S) Buhari (lS26) Muslim (1199) Humeydi (2/279) Ahmed (2/S) Ebu Davud
(lS46) İbn Mace (30SS) Darimi (2/36) İbn Hibban (3969, 3970) Malik (S9) Ebu
Ya'la (542S)
836- (1251) İbn Ebi
Ammar dedi ki: "İbn Ömer radıyallahu anhuma'yı ihramh iken Beyda'da karga
taşlarken gördüm."
Tahric: Sahih. Şafii;
Sunen (10752)
837- (711) Ebu Katade
el-Ensari radıyallahu anh'den: "O, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
beraber Mekke yolunun bir kısmına kadar gitmiş. Kendisi ihramsız olduğu halde,
ihramh arkadaşlarıyla beraber ayrılmışlar. Vahşi bir eşek görmüş, atı üzerinde
doğrulmuş ve arkadaşlarından kamçısını vermelerini istemiş. Onlar vermemişler.
Mızrağını istemiş, vermemişler. Bunun üzerine mızrağını almış ve eşeğe saldırıp
öldürmüş. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından bazıları ondan
yemişler, bazıları yememiş. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
yetiştiklerinde bunu sormuşlar. O da şöyle buyurmuş:
"Bu ancak Allah
Teala'nın size tattırdığı yiyecektir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10576) Muslim b. Halid ve Said b. Salim zayıftı lar. Mutabileri
vardır: Buhari (1821)
838- (711/1) Ebu Katade
radıyallahu anh, vahşi eşek hakkında Ebu'n-Nadr'ın hadisinin aynısını rivayet
etti. Ancak Zeyd'in rivayetinde Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Onun etinden yanınızda bir şey var mı?"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (10577) Buhari (1821)
839-(712) Cabir b.
Abdillah radıyallahu anhuma'dan: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Avlanmadığınız veya sizin için avlanmadığı sürece ihramda size av
eti helaldir."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10579) İbrahim b. Muhammed metruktür. Ebu Davud (1851)
840- (712/1) Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den aynısı rivayet edilmiştir.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10581) Suleyman b. Bilal'den rivayet eden şahıs belirsi dir.
841- (712/2) Cabir b.
Abdillah radıyallahu anhuma'dan, o da Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısı.
Şafii rahimehullah dedi
ki: "İbn Ebi Yahya, ed-Deraverdi'den daha iyi ezberlemiştir. Suleyman ise
İbn Ebi Yahya ile beraber rivayet etmiştir."
Tahric: Şafii,
Sunen(10583)
842- (710) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Saib b. Cusame radıyallahu anh Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e vahşi bir eşek hediye etmişti. O sırada Ebva'da
veya Veddan'da idi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu iade etti.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun yüzündeki hali görünce şöyle buyurdu:
"Onu sana iade etmemizin sebebi ancak benim ihramb oluşumdur."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (10569) Buhari (1825)
843- G862) Abdullah b.
Amir b. Rebia'dan:"Osman b. Affan radıyallahu anh'ı bir yaz günü Arc'da
ihramlı bir vaziyette gördüm. Yüzünü kırmızı renkli yünden yapılmış, saçaklı
bir örtüyle örtmüştü. Sonra kendisine av eti getirildi. Arkadaşlarına:
"Yeyin!" dedi. Onlar: "Sen yemiyor musun?" diye sordular.
Osman radıyallahu anh: "Ben sizindurumunuzda değilim. Bu av benim için
avlanmıştır" cevabını verdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (10592)
844- (525) İbn Ebi
Nuceyh'ten: Meymun b. Mihran'ın şöyle dediğini
işittim: "İbn Abbas
radıyallahu anhuma'nın yanında idim. Bir adam ona: "Bit yakaladım ve onu
attım. Sonra onu aradım fakat bulamadım" dedi. İbn Abbas radıyallahu
anhuma dedi ki: "Bu aramaman gereken bir kayıptır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (10773) Beyhaki (5/213)
845- (525/2) Meymun b.
Mihran şöyle dedi: "İbn Abbas radıyallahu anhuma'nın yanına oturmuşturm. Bir
adam onun yanına gelip oturdu. Ondan uzun saçlı birini görmemiştim. Dedi ki:
"Şu saçlarımla ihrama girdim." İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki:
"Kulaklarını aşan şu kısımları topla" Adam: "Eşim olmayap. bir
kadını öptüm" dedi. İbn Abbas radıyallahu anhuma: "Ağzın zina
etmiş" dedi. Adam: "Bit gördüm ve onu attım" dedi. İbn Abbas
radıyallahu anhuma dedi ki: "Bu aramaman gereken bir kayıptır."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10772)
846- (524/1) el-Kasım
dedi ki: "İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya bir adam ihramh iken öldürdüğü
çekirge hakkında sordu. İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki: "Ondan
dolayı bir avuç yiyecek tasadduk etmek gerekir." İbn Abbas radıyallahu
anhuma dedi ki: "Bir avuçluk çekirge öldürmüşsün. Bu benim görüşümdür."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (10687) Beyhaki (5/206)
847- (524) el-Kasım dedi
ki: "İbn Abbas radıyallahu anhuma'nın yanında oturuyordum. Bir adam ona
ihramh iken öldürdüğü çekirge hakkında sordu. İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi
ki: "Ondan dolayı bir avuç yiyecek tasadduk etmek gerekir. Zira bir
avuçluk çekirge öldürmüşsün. Bu benim görüşümdür."
Tahric: Hasen ligayrihi.
Şafii, Sunen (10685) Said b. Salim zayıftır. Abdurrazzak (8244) Beyhaki
(5/206),
Şafii dediki: "Bir
avuçluk çekirge öldürmüşsün" sözü ancak bu kıymette olmasından dolayıdır.
"Bu benim görüşümdür" sözü, "sana bunu bildirdim, sana daha
fazlası gerekebilir bu yüzden ihtiyat gereği daha fazlasını verebilirsin
demektir."
848- 522- Abdullah b.
Ebi Ammar'dan: "Muaz b. Cebel ve Ka'b el-Ahbar ile beraber Umre için
Beytu'l-Makdis'den ihrama girmiş insanlarla beraber geliyorduk. Bir yola
girdik. Ka'b bir ateş tutuyordu. Bir adam çekirge sürüsüne uğradı. İhramlı
olduğunu unutarak iki çekirge yakaladı. Sonra ihramh olduğunu hatırladı ve
onları attı. Medine'ye geldiğimiz zaman bu toplulukla beraber Ömer radıyallahu
anh'ın yanına girdik. Ka'b, çekirge kıssasını Ömer radıyallahu anh'e anlattı.
Ömer radıyallahu anh: "Onunla beraber kim vardı? Ey Ka'b, belki sen de
yanındaydın" dedi. O da: "Evet" dedi. İbn Husayn dedi ki:
"Himyer halkı
çekirgeyi sever." Ömer radıyallahu anh: "Kendin için ne uygun
görüyorsun?" dedi. Ka'b: "İki dirhem" dedi. Ömer radıyallahu
anh: "İki dirhem yüz çekirgeden hayırlıdır. Kendin için uygun gördüğünü
tayin et" dedi.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10684) Said b. Salim zayıftır. Beyhaki (5/206)
849- (523) İbn
Curaye'den: "Ata rahimehullah'ın şöyle dediğini işittim:
"İbn Abbas
radıyallahu anhuma'ya Harem'de çekirge avlamak hakkında sorulunca:
"Hayır" dedi ve bundan yasakladı.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10698) Said b. Salim zayıftır. Şahidi: Abdurrazzak
(8243)
Ben veya topluluktan,
birisi ona: "Senin kavmin onu mescidde iken yakalıyor ve avlıyorlar"
dediğimizde: "Onlar yasak olduğunu bilmiyorlar" dedi.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10699)
850- (523/1) Ata, İbn
Abbas radıyallahu anhuma'dan aynısını rivayet etti. Ancak o
"Muhtebun" yerine "Munhanun" kelimesiyle rivayet etti.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10700) Muslim b. Halid zayıftır.
Şafii dediki: "M
uslim (b. Halid) dahadoğrusunurivayetetmiştir. Hafızlar İbn Curaye'den bunu
"Munhanun" kelimesiyle rivayet etmişlerdir.
Tahric: Şafii,
Sunen(10701)
851- (512) Abdullah b. El-Husayn'dan:
Ebu Musa el-Eşari r.a. şöyle dedi: "İhramlı kimse devekuşu yumurtası
kırarsa bir gün oruç tutar veya bir yoksulu doyurur."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10706) Said b. Salim el-Kaddah ve Said b. Beşir el-Ezdi zayıftırlar.
852- (513) Ebu Ubeyde,
Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh'den aynısını rivayet etti.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10707) Said b. Salim ve Said b. Beşir zayıftırlar. Ayrıca Ebu
Ubeyde, babası Abdullah
b. Mes'ud radıyallahu anh'den işitmemiştir.
853- (514) Ata rahimehullah'tan:
İbn Abbas radıyallahu anhuma şöyle dedi: "(İhramb iken) Sırtlan
(öldürmekten) dolayı fidye bir koyundur."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10498) Said b. Salim zayıftır.
854- (515) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'nın azatlısı İkrime rahimehullah şöyle dedi:
"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e avalarak sırtlan getirildi,
bundan dolayı fidye olarak bir koyuna hükmetti."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10499) Said b. Salim zayıftır. Rivayet mürseldir.
855- (516) İbn Ebi
Ammar'dan: "Cabir b. Abdillah radıyallahu anhuma'ya sırtlan av hayvanı
mıdır? diye sordum. "Evet" dedi. "Yiyebilir miyim?" dedim.
"Evet" dedi. "Bunu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den
işittin mi?" dedim. "Evet" dedi.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10503) Muslim b. Halid ez-ZencI zayıftır. Şahidi: Tirmizi (815)
856- (518) Cabir
radıyallahu anh'den: "Ömer radıyallahu anh tavşan hakkında bir oğlak
fidyeye hükmetti."941
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (10521) Malik Muvatta (1562)
"Ömer radıyallahu anh
tarla faresi hakkında dört aylık bir oğlak fidyeye hükmetti."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (10531) Malik, Muvatta (1562)
857- (518/1) Cabir b.
Abdillah radıyallahu anhuma'dan: "Ömer b. elHattab radıyallahu anh
(hacdayken) bir sırtlan öldürenin bir keçi, ceylan öldürenin bir keçi, tavşan
öldürenin oğlak ve bir tarla faresi öldürenin de dört aylık bir oğlak fidye
vermesine karar verdi."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (10496, 10514, 10521, 10531)
... (517)
Ebu'z-Zubeyr'den: Cabir b. Abdillah radıyallahu anhuma'dan: "Ömer b.
El-Hattab radıyallahu anh (ihramlı iken) ceylan (avlanması hakkında fidye
olarak) bir keçiye hükmetti."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (10514)
858- (1253) Ebu Ubeyde
b. Abdillah b. Mes'ud radıyallahu anh, babasından, onun ihramh iken tarla
faresi öldürene bir oğlak veya bir dişi oğlak fidye verilmesine hükmettiğini
rivayet etti."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10533) Ebu Ubeyde, İbn Mes'ud'dan işitmemiştir.
859- (1254)
Ebu's-Sefer'den: "Osman b. Affan radıyallahu anh, ihramh
iken umm hubeyn (bir
cins bukalemun) öldüren kimse hakkında,bir oğlak fidyeye hükmetti."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10545) isnadı kopuktur.
860- (519) Tarık b.
Şihab dedi ki: "Hac için çıktık. İçimizden Erbed denilen biri bir kelerin
üzerine bastı ve öldürdü. O'nu Ömer radıyaBahu anh'e getirdik. Erbed ona bunu
sordu. Ömer radıyallahu anh dedi ki: "Bu konuda sen hükmet ey Erbed!"
O da: "Ey mü minI erin emiri sen benden daha hayırlı ve daha bilgilisin"
dedi. Bunun üzerine Ömer radıyallahu anh: "Ben bu konuda ancak hükmetmen
için sana emrettim. Beni tezkiye etmeni emretmedim" dedi. Erbed dedi ki:
"Bu konuda sütten yeni kesilmiş oğlak yavrusunu fidye olarak uygun
görüyorum." Ömer radıyallahu anh dedi ki: "İşte odur!"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (10539) İbn Ebi Şeybe (3/424)
861- (520) Nafi b.
Abdilharis'ten: "Ömer radıyallahu anh Mekke'ye geldi ve Cuma günü
Daru'n-Nedve'ye girdi. Mescid'in direklerine doğru yaklaşmak istedi. Ridasını
Kabe'nin bir duvarı üzerine koydu. Bir güvercin gelip o ridayı uçurdu ve
bıraktı. İçinden yılan düştü ve onu öldürdü. Cuma namazını kılınca ben ve Osman
(b. Aftan) radıyallahu anh onun yanına girdik. Dedi ki: "Benim için bugün
yaptığım şeyden dolayı hükmedin bakalım. Ben şu eve girdim, mescide doğru
yaklaşmak istedim. Ridamı şu duvara koydum. Bir güvercin gelip kondu. Onu
kirletmesinden korktum ve kovaladım. Sonra diğer duvara kondu o elbiseden bir
yılan düşürerek onu öldürdü. Ben onu güvende bulunduğu yerinden kovduğum için
içimde bir sıkıntı hissettim." Ben Osman b. Affan radıyallahu anh'e dedim
ki: "Müminlerin emirine iki yaşında toza bulanmış bir keçi hükmetmeye ne
dersin?" O da: "Ben de böyle düşünüyorum" dedi ve Ömer
radıyallahu anh'e bunu emretti."
Tahric: Zayıf. Said b.
Salim zayıftır.
862- (521) Ata dedi ki:
"Osman b. Ubeydillah b. Humeyd'in oğlu bir güvercin öldürmüştü: İbn Abbas
radiyallahu anh'a geldi ve bunu söyledi.
İbn Abbas r.a. şöyle
dedi: "Bir koyun kurban et ve onu sadaka ver." İbn Cureyc dedi ki:
"Ata'ya: "Mekke'nin güvercini mi?" diye sordum. "Evet"
dedi.
Tahric: Hasen ligayrihi.
Said b. Salim zayıftır. Bir sonraki rivayet bunun şahididir.
863- (1259) Ata'dan:
"Kureyş'ten bir delikanlı Mekke'nin güvercinlerinden birini öldürdü. İbn Abbas
radıyallahu anhuma ona bir koyun fidye vermesini emretti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (10667)
864- (1279) Mahzum
oğuHarının azatlısı Ziyad - ki o sika idi - şöyle dedi: "Bir topluluk
ihramlı iken avlandılar. İbn Ömer radıyallahu anhuma onlara: "Size ceza
gerekir" dedi. Onlar: "Her birimize bir ceza mı yoksa hepimize birden
tek ceza mı gerekir?" dediler. İbn Ömer radıyallahu anhuma dedi ki:
"Muhakkak ki bu sizin yanılgınızdır. Bilakis hepinize birden tek ceza•
gerekir."
Tahric: Zayıf. Şafii, Sunen
(10654) Mubhem ravisi vardır.
865- (505) İbn Cureyc
dedi ki: "Ata'ya şöyle dedim: "Allah Teala şöyle buyuruyor:
"İhramlı iken avı öldürmeyin. İçinizden kimonu kasten öl. dürürse
öldürdüğü hayvanın dengi (ona) cezadır." (Maide 95) Dedim ki:
"Hata ile öldüren
de borçlanır mı?'' O da: "Evet, bu Allah'ın haramlarına tazimdendir ve
sünnet bu şekilde geçmiştir" dedi.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10470) Said b. Salim zayıftır.
866- (506) İbn
Curaye'den: Amr b. Dinardediki: "İnsanların hata il,e avhayvanı öldürmeden
dolayı borçlandıklarını gördüm."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10471) Muslim b. Halid ve Said b. Salim zayıftırlar.
867- (507) İbn
Curayc'den: Mucahid rahimehullah; "İçinizden kim onu (av'hayvanım) kasten
öldürürse öldürdüğü hayvanın dengi (ona) cezadır." (Maide 95) ayeti
hakkında şöyle derdi: "Bu, ihramh olduğunu unutmaksızın ve başka bir
hayvanı öldürmek isterken hata ile av hayvanını öldürmek hakkındadır. İhramh
olduğunu hatırlayarak avlanırsa ihramdan çıkar ve ona ruhsat yoktur. Kim
ihramda olduğunu unutarak avlanırsa veya başkasını kastederek hata ile av
hayvanını öldürürse bu keffaret verilmesi gereken kasıtlı öldürmedir. Onun ceza
kurbanı kesmesi gerekir."
Tahric: Hasen ligayrihi.
Şafii, Sunen (10477) Said b. Salim zayıftır. Taberı, Tefsir (12546)
868- (508) İbn
Curayc'den: "Ata'ya dedim ki: "İçinizden kim onu kasten öldürürse
öldürdüğü hayvanın dengi (ona) cezadır. (Bu) Kabe'ye varacak bir kurban yahut
fakirleri doyurmaktan ibaret bir kefarettir." (Maide 95) Dedi ki:
"Çünkü Kabe'yi dileyerek, Harem'de avlanmıştır. Bunun keffareti de
Kabe'nin yanında kurbandıt."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (10564) Said b. Salim zayıftır. Taberi, Tefsir (12625)
869- (509) Amr b. Dinar,
Allah Teala'nın: "Oruç veya sadaka veya kurban olmak üzere fidye
gerekir" (Bakara 196) ayeti hakkında: "Bunlardan dilediğini
yapar" dedi.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10552) Said b. Salim zayıftır.
... (509/1) Amr b. Dinar
dedi ki: "Kur'an'daki bütün "veya" ibaresiyle gelen şeyler
dilemeye bırakılmıştır." İbn Curayc dedi ki: 'Ancak Allah Teala'nın şu
ayeti bundan hariçtir: "Allah ve Resulüne karşı savaşanların ve yeryüzünde
(hak) düzeni bozmaya çalışanların cezası ancak ya (acımadan) öldürülmeleri, ya
asılmaları, yahut el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut da bulundukları
yerden sürülmeleridir." (Maide 33) Bu hususlarda muhayyerlik
yoktur."957
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (10553) Said b. Salim zayıftır.
Şafii rahimehullah dedi
ki: "Savaşanlar hakkındaki bu meselede ben de İbn Curayc ve başkalarının
dedikleri gibi söylüyorum."
Tahric: Şafii, Sunen
(10554)
870- (1258) el-Hasen b.
el-Kasım el-Ezraki'den: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh ihramlı iken
bineğine binmiş ve elini yelpaze gibi sallayarak serinlemeye çalışıyordu.
Er-Rebi dedi ki: Zannederim Ömer radıyallahu anhuma şiir olarak şöyle dedi:
Sanki ona yelpaze gibi
sallanan bir ağaç binmişti yahut bir sarhoş binmiş gibi
Sonra: 'Allahu ekber,
Allahu ekber" dedi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (9764) el-Hasen b. el-Kasım meçhuldür.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
MEKKE'YE GİRDİKTEN
SONRA NÜSÜK'LERİ TAMAMLAYINCAYA KADAR HACININ YAPMASI GEREKENLER