MÜSNED-İ ŞAFİİ |
ZEKAT |
ZEKATIN EMREDİLMESİ, TERK EDENİN TEHDİD EDİLMESİ,
KİMLERE VE NE 'KADAR FARZ OLDUĞU |
604- (1289) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muaz b. Cebel radıyallahu
anh'ı gönderirken şöyle buyurdu:
"Eğer sana icabet
ederlerse onlara zekatın farz olduğunu bildir. Zenginlerinden alıp fakirlerine
ver."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (13279)
605- (1290) Enes b.
Malik radıyallahu anh'den: "Bir adam dedi ki: "Ey Allah'ın rasulü!
Allah için soruyorum! Allah mı sana zenginlerimizden zekat alıp fakirlerimize
vermeni emretti?" Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah
için evet!" buyurdu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (13282) Ebu Davud (391)
606- (364) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: "Ebu'l-Kasım (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle
buyurduğunu işittim: "Nefsim elinde olana yemin ederim ki helal
kazancından zekat veren hiçbir kul yoktur ki, Allah onu temiz olarak kabul edip
de semaya temiz olarak yükseltmesin. Rahman onu sanki avucuna koyar ve tıpkı
birinizin at yavrusunu yetiştirmesi gibi büyütür, lokma kıyamet gününde büyük
bir dağ gibi gelir'' Sonra şu ayeti okudu: "Muhakkak ki kullarından
tevbeyi kabul eden ve sadakalarını alan Allah'tır'' (Tevbe 104)"
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (8511) Muslim (1104)
607 - (361) Aişe
radıyallahu anha'dan: Rastılullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bir mala zekat karışırsa ancak onu helak eder."
Tahric: Zayıf. Şafii, Sünen
(8424) Muhammed b. Osman b. Safvan el-Cumahı zayıftır.
608- (365) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Sadaka veren ile cimrinin misali üzerinde; göğüslerinden köprücük
kemiklerine kadar ulaşan iki cübbe yahut iki zırh bulunan bir adamın misali
gibidir. Sadaka veren kimse sadaka vermek istediği vakit zırhı bedenini kaplar.
Yahut üzerine yayılır. Öyle ki parmak uçlarına kadar kapatır ve izlerini
örtecek şekilde bollaşır. Cimri olan kimse sadaka vermek istediği zaman cübbesi
büzülür ve her halkası yerini alır (cübbesi sıkılaşır). Öyle ki boynunu sıkar.
Cübbeyi genişletmeye çalışır, ama genişletemez."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8512) Buhari (1443) Muslim (1021)
609- (365/1) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısını rivayet
etti. Ancak bunda: "Genişletmeye çalışır da genişletemez" dedi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8513)
610- (315) Abdullah b.
Mes'ud radıyallahu anh'den: "RasUluIlah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'inşöyle buyurduğunuişittim: "Malınınzekatınıvermeyen hiçkimse
yoktur ki, Allah kıyamet gününde boynuna bir yılan takmasın. O bundan kaçtıkça
kendisini takip eder." Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize
şu ayeti okudu: "Bu derece cimrice sarıldıkları şey, kıyamet günü
boyunlarına tasma gibi geçirilecektir." (Al-i İmran 180)"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (7836) Ebu Hureyre radıyallahu anh'den: Buhari (1403) Cabir radıyallahu
anh'den: Muslim (988)
611- (316) Ebu Salih
es-Semman'dan: "Ebu Hureyre radıyallahu anh şöyle derdi: "Kimin
zekatını ödemediği malı varsa kıyamet günü malı kendisini takip eden, iki siyah
gözü olan yılan şekline sokulur, onu yakalar ve "Ben senin hazinenim"
der."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (7837)
.... (316/1) Ebu Salih
es-Semman'dan: Ebu Hureyre radıyallahu anh şöyle derdi: "Kimin zekatı
verilmemişmalı varsa kıyamet gününde iki siyah gözü olan bir yılan şeklinde
kendisini takip edecek ve yakalayıp: "Ben senin hazinenim"
diyecektir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (7837)
612- (317) Nafi'den: İbn
Ömer radıyallahu anhuma şöyle derdi: "Zekatı verilen mal gömülü dahi olsa
kenz değildir. Zekatı verilmeyen her mal ise gömülü olmasa dahi kenz'dir."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (7839)
613- (358) Abdullah b.
Dinar'dan: Abdullah b. Ömer radıyallahu anhuma'ya kenz hakkında sorulunca şöyle
dedi: "O zekatı verilmeyen maldır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (7840)
614- (330) Yusuf b.
Mahek'ten: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Yetimin veya yetimlerin mallarını işletin ki yok olmasın veya zekat onu
bitirmesin."
Tahric: Zayıf. MürseL.
Şafii, Sunen (8008)
615- (775) Amr b.
Dinar'dan: Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh dedi ki:
"Yetimlerin malını
çalıştırın ki zekat onu bitirmesin."
Tahric: Sahin ligayrihi.
Şafii, Sunen (8014)
616- (331/1) Abdurrahman
b. el-Kasım, babasından rivayet ediyor: "Aişe radıyallahu anha iki yetim
olan benim ve bir kardeşimin bakımını üstlenmişti. Mahmızdan zekatı
çıkarıyordu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8023)
... (331) Abdurrahman b.
El-Kasım, babasından; "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımı Aişe
radıyallahu anha bana ve iki yetim kardeşime odasında bakardı. Malımızdan zekat
çıkarırdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8023)
617- (331/2) el-Kasım b.
Muhammed rahimehullah'tan: "Aişe radıyallahu anha bizim malmızın zekatını
verirdi. O bu mallarla Bahreyn'de ticaret yapıyordu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8024)
618- (776) Nafi'den:
"İbn Ömer radıyallahu anhuma yetimin malının zekatını verirdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8025)
619- (324) İbn Ömer
radıyallahu anhuma dedi ki: "Üzerinden bir Sene geçmedikçe zekat
gerekmez."
Tahric: Sahih. ŞafiC
Sunen (7980)
620- (355) es-Saib b. Yezid
radıyallahu anh'den: Osman b. Affan radıyallahu anh şöyle derdi: "Bu
zekatınızın ayıdır. Kimin üzerinde borç varsa ödesin ki, mallarınızdan
ödeyeceğiniz zekat tahsil edilebilsin."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8323)
621- (325) Aişe bt.
Kudame, babasından: "Bağışımı almak için Osman b.
Affan radıyallahu anh'e
gittiğimde bana: "Yanında zekat düşen malın var mı?" dedi. Eğer evet
deseydim bana yapacağı bağışı o malın zekatı olarak alacaktı. Hayır deseydim
bağışımı verecekti."
Sahih.
622- (327) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Müslümanın kölesinden ve atından dolayı zekat yoktur."
Tahric: Sahih. Şafii
Sunen (8101) Buhari (1463) Muslim (982)
623- (327/1) Ebu Hureyre
radıyallahu anh, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısını rivayet etti.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8102)
624- (327/2) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den aynısı mevkuf olarak rivayet edilmiştir.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8105) Buhari (1464) Muslim (982)
625- (828) Abdullah b.
Dinar'dan: Said b. El-Museyyeb'e "Katırlardan zekat gerekir mi?" diye
sordum. "Atlardan zekat alınıyor mu ki?" dedi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8106) Malik Muvatta (861,)
626- (343) el-Kasım (b.
Muhammed b. Ebi Bekr)'den: "Aişe radıyallahu anha kardeşinin yetim
kızlarına odasında bakıyordu. Onların takıları vardı ve onlardan zekatını
çıkarmıyordu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8276)
627- (344) İbn Ebi
Muleyke'den: "Aişe radıyallahu anha kardeşlerinin kızlarına altın takılar
takar, bunların zekatını çıkarmazdı."
Tahric: Sahih ligayrihi.
İsnadında Abdurrahman b. Muemmel el-Kuraşi zayıftır.
628- (345) Nafi'den: İbn
Ömer radıyallahu anhuma kızlarına ve cariyelerine altın takı takar, bunlardan
zekat çıkarmazdı.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (8278)
629- (346) Amr b.
Dinar'dan: "Bir adamın Cabir b. Abdillah radıyallahu anhuma'ya
"takılardan zekat gerekir mi?" diye sorduğunu işittim. Cabir
radıyallahu anh: "Hayır" dedi. Adam: "Bin dinara ulaşsa da
mı?" dedi: Cabir radıyallahu anh: "Daha fazlasında da"
dedi."
Sahih.
630- (347) İbn
Uzeyne'den: İbn Abbas radıyallahu anhuma şöyle dedi: "Anberden zekat
yoktur. O sadece denizin attığı bir şeydir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8307) Buharİ muallak olarak (1498)
... (347/3) İbn
Uzeyne'den: İbn Abbas radıyallahu anhuma şöyle dedi: "Anberden zekat
gerekmez. O ancak denizin çıkardığı şeylerdendir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (8307)
631- (347/1) Tavus
rahimehullah'tan: İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya anber hakkında sorulunca
şöyle dedi: "Eğer bunda bir şey (zekat) varsa beşte bir verilir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8308)
... (347/2) Tavus
rahimehullah'dan: İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya anber hakkında sorulunca
şöyle dedi: "Ondan bir şey gerekirse, beşte bir düşer."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8308)
632- (353) Nafi'den: İbn
Ömer radıyallahu anhuma dedi ki: "Ticaret maksadıyla bulundurulan mal
dışındaki mallarda zekat yoktur."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (8314)
633- (352) Ebu Amr b.
Himas, babasından: "Ömer b. El-Hattab radıyallahu anh'e uğradım. boynumda
taşıdığım bir deri vardı. Ömer radıyallahu anh dedi ki: "Zekatını ödedin
mi ey Himas!" Ben: "Ey müminlerin emiri! Sırtımdaki şu deriden başka
borcum yok." Dedi ki: "O maldır, koyanu." Bunun üzerine önüne
koydum. Hesapladı ve zekat gerektiğini gördü. Ondan zekat aldı."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (8312) Ebu Amr b. Himas makbuldür.
634- (352/1) Ebu Amr b.
Himas'tan aynısı.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (8313)
635- (329) Abdirrahman
b, Ebi Zubab'dan: Sa'd b. Ebi Zubab dedi ki: "RasuluIlah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e geldim ve Müslüman oldum, Sonra dedim ki: "Ey Allah'ın
rasulü! Kavmim için teslim edecekleri malları belirle." Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bunu yaptı ve beni onların üzerine görevlendirdi. Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den sonra Ebu Bekr ve Ömer radıyallahu anhuma da
beni görevlendirdiler." Sa'd es-Sura halkından idi. Dedi ki.
"Kavmimle ballar hakkında konuştum ve onlara dedim ki: "Bunların
zekatını verin. Zira zekatı verilmeyen ürünlerde hayır yoktur." Onlar:
"Ne kadar?"
dediler. Ben de: "Onda bir" dedim ve onlardan onda bir aldım. Ömer b.
El-Hattab radıyallahu anh'e geldim ve olanları haber verdim. Ömer radıyallahu anh
onları aldı ve sattı. Sonra ücretini Müslümanların zekatma kattı."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (8217) Ahmed (4/79) Buhari Tarih (4/45) Taberani (6/43)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
KİMLERDEN ZEKAT
ALINIP KİMLERDEN ALINMAYACAĞI