MÜSNED-İ ŞAFİİ |
SALAT / NAMAZ |
NAMAZ'IN ŞEKLİ |
206-(110) Muhammed b.
Ali ibni'l-Hanefiyye; babası Ali radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Namazın anahtarı abdest almak, tahrimi (namaza
başlangıç) tekbir almak, tahlili (namazdan çıkış) selam vermektir."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (4159) isnadında Said b. Salim vardır.
207- (111) Rifa'a b.
Malik radıyallahu anh'den: ''Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle
buyurduğunu işittim: "Biriniz namaza kalktığı zaman Allah'ın emrettiği
şekilde abdest alsın, sonra tekbir getirsin. Eğer ezberinde Kur'an'dan bir şey
varsa onu okusun. Eğer Kur'an'dan ezberinde bir şey yoksa Allah'a hamd etsin ve
tekbir alsın. Sonra rükuda azaları yerleşinceye kadar rüku etsin. Sonra rükudan
kalksın ve azaları yerleşinceye kadar kıyamda kalsın. Sonra secde etsin,
azaları yerleşinceye kadar secdede kalsın. Sonra başını kaldırıp, azaları
yerleşinceye kadar otursun. Kim bundan eksik yaparsa muhakkak ki namazından
eksiltmiş olur."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafiii Sunen (4765) isnadında İbrahim b. Muhammed me ruktür. Şahidi: Ebu Davud
(857-861) Tirmizi (302) Ahmed (4/340) Hakim (1/243)
208- (112) Rifa'a b.
Rafi radıyallahu anh'den: "Bir adam geldi ve mescidde, Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yakınında namaz kıldı. Sonra gelip Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e selam verdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ona: "Namazını tekrar et, zira sen namaz kılmış olmadın" buyurdu.
Adam kalktı, aynı şekilde namaz kıldı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona:
"Namazını tekrar kıl, zira namaz kılmış olmadın" buyurdu. Adam dedi
ki: "Ey Allah'ın rasulü! Bana öğret, nasıl namaz kılayım?" Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kıbleye yöneldiğin zaman
tekbir al, sonra Ummu'l-Kur'an'ı (Fatiha suresini) ve Allah'ın dilediği kadar
Kur'an'dan bir sure oku. Rüku ettiğin zaman ellerini dizlerine koy ve rüku'unda
azaların iyice yerleşsin. Sırtını düz tut. Rükudan kalktığında dik bir şekilde
kıyamda dur, başını kaldır, ta ki kemikler eklemlerine yerleşsin. Secde ettiğin
zaman azaların yerleşsin. Secdeden kalktığında sol baldırın üzerine otur. Sonra
bütün rekat ve secdelerinde azaların yerleşinceye kadar böyle yap."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (4768) isnadında İbrahim b. Muhammed vardır.
Ebu Hureyre radıyallahu
anh'den şahidi: Buhari (793) Muslim (397)
209- (113) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i namaza
başladığında, rüku etmek istediğinde ve rükudan doğrulduğunda ellerini omuzları
hizasına kadar kaldırırken gördüm. İki secde arasında kaldırmadı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (2945)
210- (113/1) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: Rasülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i namaz için
tekbir aldığında, rüku etmek istediğinde ve başım rükudan kaldırdığında
ellerini omuzları hizasına kadar kaldırırken gördüm. İki secde arasında
kaldırmazdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (32 IS)
211- (113/2) İbn Ömer radıyallahu
anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza başladığı
zaman ellerini omuzları hizasında kaldırırdı. Başını rükudan kaldırdığında da
aym şekilde ellerini kaldırırdı. Bunu secdelerde yapmazdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3219)
212- (113/3) Nafi
rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma namaza başladığı zaman
ellerini omuzları hizasına kadar kaldırırdı. Başım rükudan kaldırdığı zaman ise
ellerini daha aşağıdan (göğsü hizasında) kaldırırdı."
Tahric: Sahih. Şafii;
Sünen (3227)
213- (872/2) İbn Ömer
radıyallahu anhuma namaz başladığında ellerini omuzlarına kadar kaldırırdI.
Rükudan kalktığında da aynı şekilde kaldırırdI.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3227)
214- (681) Vail b. Hucr radiyallahu
anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i namaza başladığında, rüku
ettiğindeve başını rükudankaldırdığında ellerini omuzlarına kadar kaldırırken
gördüm." Vail radıyallahu anh dedi ki:
"Sonra kış vakti
onlara geldiğimde onların bomazları içinde ellerini kaldırdıklarını
gördüm."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sünen (3239)
215- (682) Bera b. Azib
radıyallahu anh'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i namaza
başlarken ellerini kaldırırken gördüm."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3263) Yezid b. Ebi Ziyad el-Haşimi zayıftır, metni münkerdir.
Ebu Davud (749)
Sufyan dedi ki:
"Sonra Kufe'ye geldim ve (hadisin ravisi) Yezid'in bu hadise "sonra
bir daha kaldırmadı" ziyadesini eklediğini işittim. Zannederim ona bunu
telkin ettiler."
Tahric: Şafii, Sunen
(3263)
Sufyan dedi ki:
"Yezid'in bu şekilde rivayet ettiğini işittim. Bunu rivayet ettikten sonra
Yezid, "Sonra bir daha ellerini kaldırmadı" kısmını ekledi."
Tahric: Şafii, Sunen
(3264)
Şafii dedi ki: Sufyan,
Yezid'in bu hadiste hata ettiği görüşünde idi ve şöyle diyordu: "Ona bu
şekilde tahrif ederek telkinde bulundular ve sonra bu telkini kabul ederek
rivayet etmeye başladı." Sufyan Yezid'in ezberini sağlam görmezdi."
Tahric: Şafii, Sünen
(3265)
216- (114) Ali b. Ebi
Talib radıyallahu anh'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) -
ravilerden birisi "namaza başladığında" dedi, diğeri "namaz için
iftitah tekbiri aldığında" dedi - şöyle derdi: "Yüzümü hak dine meylederek,
göklerle yeri yaratana çevirdim. Ben müşriklerden değilim. Şüphesiz ki benim
namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin rabbi olan Allah'a aittir.
Onun hiç bir ortağı yoktur. Ben, bununla emrolundum" Çoğunluk: "ve
ben Müslümanlardamm" kısmını ekledi. Onlardan birinin şunu deyip
demediğinde şekke düştüm: "Ben müslümanlardamm, Allah'ım! Melik ancak
sensin! Senden başka ibadete layık bir ilah yoktur. Sen, benim Rabbimsin. Ben
de senin kulun! Nefsime zulmettim. Günahımı da itiraf eyledim. Binaenaleyh
bütün günahlarımı bana bağışla! Çünkü günahları senden başka affedecek yoktur.
Beni ahlakın en güzeline hidayet buyur! Onun en güzeline senden başka hidayet
eyleyecek yoktur. Kötü ahlakı benden def eyle! Onu senden başka benden def
edecek yoktur. Senin emrine tekrar tekrar icabet eder; dinine tekrar tekrar
tabi olurum! Bütün hayırlar senin elindedir. Şerr sana ait değildir, Varlığım
seninledir; sonu da sana müntehidir. Mübareksin, yücesin senden mağfiret diler;
sana tevbe eylerim!"
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (2982, 2983) isnadında Muslim b. Halid ez-ZencI vardır. Şahidini:
Buhari (735) Muslim (390)
217- (114/1) Ali b. Ebi
Talib radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
-ravilerden birisi "namaza başladığında" dedi, diğeri "namaz
için iftitah tekbiri aldığında" dedi- şöyle derdi: "Yüzümü 'hak dine
meylederek, göklerle yeri yaratana çevirdim. Ben müşriklerden değilim. Şüphesiz
ki benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin rabbi olan Allah'a
aittir. Onun hiç bir ortağı yoktur. Ben, bununla emrolundum" Ravilerden
biri: "ve ben Müslümanların ilkiyim" dedi. Diğeri: "ve ben
Müslümanlardamm" dedi.
Şafii dedi ki:
"Sonra Kur'an'ı euzu ile beraber okur, sonra
"bismillahirrahmanirrahim" (Fatiha 1) okurdu. Bitirince
"amın" der, arkasındakiler de bunu söylerdi. İmam olduğu zaman sesli
okuduğunda, arkasındakilerin işiteceği şekilde sesini yükseltirdi."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (2982, 2983) isnadında Muslim b. Halid ez-Zenci vardır. Şahidini:
Buhari (735) Muslim (390,771)
218- (115) Ebu Hureyre
radıyallahu anh, insanlara imamlık ederken sesini yükselterek: "Rabbimiz!
Kovulmuş şeytandan sana sığınırız" derdi. Bunu farz namazda
ummu'l-Kur'an'ı (Fatiha'yı) bitirdiği zaman yapardı."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3011) isnadında İbrahim b. Muhammed metruktür.
219- (118) Enes
radıyallahu anh'den: "N ebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr, Ömer
ve Osman radıyallahu anhum kıraate "Elhamdulillahi rabbi'lalemin"
(Fatiha 2) ile başlarlardı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3119)
220- (120) Ebu Hureyre
radıyallahu anh namaza "Bismillahirrahmanir-
rahim" (Fatiha 1)
ile başlardı.
Tahric: Zayıf. Şafii
Sünen (3082) isnadında İbralıim b. Muhammed metruktür.
221- (117) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İçinde ummu'l-kitab'ın (Fatiha suresinin) okunmadığı her namaz eksiktir,
eksiktir!"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3022)
... (116) Ubade b: Samit
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Namazda
Fatihatu'l-Kitab'ı okumayanın namazı yoktur."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3019) Muslim (394)
222- (119) İbn Cureyc,
babasından rivayet ediyor: Said b. Cubeyr: "And olsun ki, sana daima
tekrarlanan yedi ayeti ve Kur'an-ı Azim'i verdik" (Hicr 87) ayetinde geçen
tekrarlanan yedi ayet hakkında dedi ki: "Ummu'lKur'an (Fatiha
suresi)dir.'' Babam dedi ki: "Said b. Cubeyr bana onu bitirene kadar
okudu. Sonra "Bismillahirrahmanirrahim'' (Fatiha) yedi ayettir'' dedi.
Said dedi ki: "Bunu sana okuduğum gibi İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya da
okudum. Sonra "Bismillahirrahmanirrahim'' (Fatiha) yedi ayettir'' dedi.
İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki: "Bu sizin için saklandı, sizden önce
kimseye çıkarılmadı.''
Tahric: Hasen.
Şafii,Sunen (3045,3046)
223- (121) Enes b. Malik
radıyallahu anh'den: "Muaviye radıyallahu anh Medine'de namaz kıldırdı ve
onda kıraati sesli yaptı. Fatihada besmeleyi okudu, bu kıraatini bitirinceye
kadar onunla beraber başka sure okumadı. Namazı bitirinceye kadar eğildiği zaman
tekbir almadı. Selam verdiği zaman her yerden bunu işiten muhacirler ona
seslendiler: "Ey Muaviye! Namazdan mı çaldın, yoksa unuttun mu?"
Bunun üzerinde bundan sonra namaz kıldırdığında
"Bismillahirrahmanirrahim" (Fatiha 1) ayetini ve Fatiha'dan sonra bir
sureyi okudu, secdeye giderken de tekbir aldı."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (3086)
224- (122) Ubeyd b.
Rifa'a'dan: "Muaviye radıyallahu anh Medine'ye geldi ve onlara
"Bismillahirrahmanirrahim"i (Fatiha 1) okumadı. Eğilip kalktığında da
tekbir almadı. Selam verdiği zaman muhacirler ve ensar ona seslenerek şöyle
dediler: "Ey Muaviye! Namazından çaldın! Bismillahirrahmanirrahim (Fatiha
1) nerede? Eğilip kalktığında tekbirler nerede?" Onlara diğer bir namaz
kıldırdığında: "İşte bu onu kınadıkları şeydir" dedi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sünen (3087) isnadında İbrahim b. Muhammed metruktür.
225- (122/1) Ubeyd b.
Rifa'a, Muaviye radıyallahu anh'den benzerini rivayet etti. Zannederim bu
isnad, öncekinden daha iyi ezberlenmiştir.
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (3088-89)
226- (123) İbn
Ömerradıyallahu anhuma fatiha okurken "Bismillahirrahmanirrahim"i ve
ondan sonra bir sure okumayı terk etmezdi."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sünen (3097) Abdurrazzak (2608)
227- (124/2) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Biriniz "amin" dediğinde semada melekler de amin derler. Biri
diğerine tevafuk ederse geçmiş günahları bağışlanır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3156) Muslim (410)
228- (124/1) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İmam: "Gayri'l-magdubi aleyhim vele'di
dallin" (Fatiha 7)
dediği zaman siz de "amin" deyin. Zira kimin amin
demesi, meleklerin amin demesine
tevafuk ederse, geçmiş günahları bağışlanır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (3155)
229- (124) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İmam amin dediği zaman siz de amin deyiniz. Zira amin demesi, meleklerin
amin demesine tevafuk eden kimsenin geçmiş günahları bağışlanır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3152) Muslim (410)
İbn Şihab dedi ki:
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Amin" derdi.
Tahric: Şafii, Sunen
(3153)
... (799) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "İmam "amin" dediği zaman siz de "amin"
deyin. Zira kimin amin demesi meleklerin amin demesine tevafuk ederse geçmiş
günahları bağışlanır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3152)
İbn Şihab dedi ki:
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''amin" derdi, "
Tahric: Şafii, Sunen
(3153)
230- (170) Ata şöyle
dedi: "İmamları işitirdim. İbnu'z-Zubeyr ve ondan sonrakiler: ''Amin"
der, arkasındakiler de "amin" derlerdi. Hatta mescid inlerdi,
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (318,0)
231- (170/1) Ata dedi
ki: "İbnu'z-Zubeyr'in imamlarının ve ondan sonrakilerin "amin"
dediğini ve arkalarındaki cemaatlerin de "amin" dediklerini
işitirdim. Öyle ki bu sesle mescid inlerdi."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sünen (3180) isnadında Muslim b. Halid zayıftır,
232- (171) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'nın azatlısı Nafi'den: "İbn Ömer radıyallah,u anhuma
yolculukta - zannederim "Yatsı namazında" dedi - Ummu'l-Kur'an (Fatiha)
ile beraber Zilzal suresini okurdu. Fatiha'ya geldiği zaman
"Bismillahirrahmanirrahim, bismillahirrahmanirrahim,
bismillahirrahmanirrahim" derdi. Ben: "İza zulzileti'lardu suresi
mi?" dedim. "İza zulzilet" dedi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3185)
233- (814) Kays b.
el-Haris dedi ki: "Bana Ebu Abdillah es-Sunabihi haber verdi ki; o Ebu
Bekr es-Sıddik radıyallahu anh'ın halifeliği zamanında Medine'ye gelmiş ve Ebu
Bekr es-Sıddik'ın arkasında namaz kılmış. Ebu Bekr radıyallahu anh akşam
namazının ilk iki rekatinde Fatiha'yı ve kısa surelerden birerini okudu. Sonra
üçüncü rekate kalktı. Ben ona öyle yaklaştım ki neredeyse elbisem onun
elbisesine dokunacaktı. Onun Fatiha'yı ve şu ayeti okuduğunu işittim:
"Rabbimiz! Bizleri hidayet ettikten sonra kaplerimizi kaydırma, bize
katından bir rahmet bağışla. Muhakkak ki sen bağışta bulunansın." (Al-i
İmran 8)"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3187)
234- (815) Nafi
rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma tek başına namaz kıldığı
zaman dört rekatte de okurdu. Her rekatte Fatiha ile birlikte Kur'an'dan bir
sure okurdu. Bazen farz namazın birinci rekatinde iki veya üç sure
okurdu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3189)
235- (816) Urve
rahimehullah'tan: "Ebu Bekr es-Sıddık radıyallahu anh sabah namazında her
iki rekatte Bakara suresinden okuyarak namazı kıldırdı."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (4806) isnadı kopuktur. Urve, Ebu Bekr radıyallahu anh'e yetişmemiştir.
Osman radıyallahu anh'ın halifeliği yıllarında doğmuştur.
236- (817) Abdullah b.
Amir b. Rebia'dan: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'In arkasında sabah
namazını kıldık. Yusuf suresini ve Hac suresini okudu. Okuyuşu ağır idi. Dedim
ki: "Vallahi o zaman ancak fecir doğarken namaza duruyordu." O da
"Evet" dedi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4808)
237 - (818) el-Furafisa
b. Umeyr el-Hanefı'den: "Yusuf suresini ancak Osman b. Affan radıyallahu
anh'ın sabah namazında çokça okuması sebebiyle ezberledim."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4810) Malik (1/82)
238- (818/1) Bize Malik,
Nafi'den haber verdi. İbn Ömer radıyallahu anhuma seferde sabah namazında her
rekatte mufassal surelerden bir sure okurdu."
Sahih.
239- (599) Ziyad b.
İlaka, amcasından rivayet ediyor: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
sabah namazında Kaf suresini okuduğunu işittim."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4803) Muslim (457)
240- (600) Amr b. Hureys
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sabah
namazında tekvir suresini okuduğunu işittim."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (4802) Muslim (456)
241- (601) Abdullah b.
Es-Saib radıyallahu anh'den: "Rastilullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bize Mekke'de sabah namazı kıldırdı, Mu'minin suresi ile başladı, Musa ve
Harun'dan veya İsa'dan bahseden ayete gelince Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'i öksürük tuttu ve hemen rüku etti." Abdullah b. Es-Saib de bu
namazda hazır bulunuyordu."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (4804) Muslim (455)
242- (813) İbn Abbas
radıyallahu anhuma, Ummu'l-Fadl bt. El-Haris radıyallahu anha'dan rivayet
ediyor: "O, (İbn Abbas'ın) Mürselat suresini okuduğunu işitmiş ve demiş
ki: "Eyoğlum! Bu okuduğun sure bana şunu hatırlattı: Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in akşam namazında en son okuduğunu işittiğim sure
bu idi:'
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4828) Buhari (763) Muslim (462)
243- (812) Cubeyr b.
Mut'im radıyallahu anh'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
akşam namazında Tur suresini okuduğunu işittim:'
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4827) Buhari (865)
244- (125) Ali b.
el-Huseyn radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her
eğiliş ve kalkışta tekbir alırdı. Allah ile karşılaşıncaya kadar namazı bu
şekilde devam etti."
Tahric: Zayıf. Şafii, Sunen
(3213) Ebu Ya'la (5101) Tirmizi (253) Darimi (1/285) isn dı mu'daldir.
245- (126) Ebu
Seleme'den: Ebu Hureyre radıyallahu anh onlara namaz kıldırdı, her eğiliş
kalkışta tekbir aldı. Namaz bitince dedi ki: "Vallahi namazı Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazına en çok benzeyeniniz benim."
El-Asam dedi ki: Burada
Rebi'nin el-Buveyti'den, onun da Şafii rahimehullah'tan bu şekilde dört
rivayeti vardır:
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3212) Muslim (392)
246- (127) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rüku ettiği
zaman: "Allahım, senin için rüku ettim, sana teslim oldum, sana iman
ettim. Sen benim rabbimsin. Kulağım, gözüm, kemiklerim, kıllarım, derim ve
ayaklarımın taşıdığı şeyler alemlerin rabbi olan Allah için boyun eğdi"
derdi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3379) isnadında İbrahim b. Muhammed metruktür.
246/1- (128) Ali
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rüku ettiği
zaman: "Allah'ım senin için rüku ettim, sana iman ettim, sana teslim
oldum. Sen benim rabbimsin. Kulağım, gözüm, iliğim, kemiğim ve ayaklarımın
taşıdığı şeyler alemlerin rabbi olan Allah için boyun eğdi" derdi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3380) isnadında Muslim b. Halid zayıftır.
247- (128/2) Asım b.
Damre'den: "Ali radıyallahu anh şöyle dedi: Rükü ettiğin zaman şöyle
söyle: "Allah'ım senin için rükü ettim, sana boyun eğdim, sana teslim
oldum, sana iman ettim, sana tevekkül ettim." Böylece rüku'unu tamamlamış
olursun."
Sahih.
248- (157) Cafer b.
Muhammed, babasından rivayet ediyor: "Oduncular Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e geldi ve şöyle dediler: "Ey Allah'ın Rasulü! Muhakkak
ki bizler sürekli yolculukta oluyoruz. Namazı nasıl yapalım?" Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Rükuda üç sefer tesbih edin (Subhanallah
deyin) ve secdelerde de üç defa tesbih edin (Subhanallah deyin.)"
Tahric: Zayıf. Şam,
Sunen (3413) isnadında Muhammed b. İbrahim metruktür.
249- (130) Avn b.
Abdillah b. Utbe b. Mes'ud radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Biriniz rüku ettiğinde üç defa
"Subhane ra-bbiye'l-azim" derse rükusunu tam yapmış olur, en azı
budur. Secde ettiği zaman: üç defa: "Subhane rabbiye'l-a'la" derse
secdelerini tam yapmış olur. Bu en azıdır:',
El-Asam dedi ki:
"Buraya kadar er-Rebi'nin el-Buveyti'den işittikleridir.
İlk isnada ekledik"
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3407) isnadında İshak b. Yezid el-Huzeli meçhuldür.
250- (130/1) Avn b.
Abdillah b. Utbe b. Mes'ud radıyallahu anh'den:
"Rasuluilah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Biriniz rüku ettiğinde üç
defa "Subhane rabbiye'l-azım" derse rükusunu tam yapmış olur, en azı
budur. Secde ettiği zaman: üç defa: "Subhane rabbiye'l-a'la" derse
secdelerini tam yapmış olur. Bu en azıdır."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3407) isnadında İshak b. Yezid el-Huzeli meçhuldür.
251- (129) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Dikkat edin! Rüku veya secdede iken Kur'an okumaktan yasaklandım. Rükuda
Rabbi tazim edin. Secdelerde ise çokça dua edin. Zira duanıza icabet edilmesi
umulur."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3382) Muslim (479)
252- (129/1) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Muhakkak ki ben rükuda ve secdede Kur'an okumaktan yasaklandım.
Rükuya gelince, onda Rabbi tazim edin. Secdelerde ise duayı artırın. Zira
duanıza icabet edilmesi umulur."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (3457) Muslim (479)
253- (131) Ali
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) farz namazda
başını rükudan kaldırdığı zaman: ''Allahumme Rabbena leke'lhamdu
mil'e's-semavati ve mil'e'l-ardi ve mil'e ma şi'te min şey'in ba'd:
Allah'ım! gökler
dolusunca ve yer dolusunca ve dilediğin şey dolusunca hamd sanadır ey
Rabbimiz." derdi."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (3467)
254- (112/1) Rifa'a b.
Rafi radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adama
şöyle buyurdu: "Rüku ettiğin zaman ellerini dizlerine koy ve azaların
yerleşinceye kadar rükuda kaL. Rükudan kalktığında sırtını düz tut ve başını
kaldır ki kemikler eklemlerine yerleşsin."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3482) isnadında İbrahim b. Muhammed metruktür.
255- (132) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'da: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yedi aza
üzerine secde etmekle emrolundu: eller, dizler, parmak uçları ve alın. Saçı ve
elbiseyi (secdeye giderken) toplamaktan nehyolundu."
İbn Tavus şunu ekledi:
"Ellerini alnı üzerine koydu, sonra burnunun ucuna ulaşıncaya kadar elini
burnunda gezdirdi. Babam burun ile alnı tek aza sayardı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3505)
256- (132/1) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yedi aza üzerine
secde etmekle emrolundu ve saçlarla elbiseyi ( secdeye giderken) toplamaktan
yasaklandı."
Tahric. Sahih. Şafii,
Sünen (3506) Muslim (490)
257- (132/1) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yedi aza üzerine
secde etmekle emrolundu." Bunlar arasında ellerini ve dizlerini de
saydı.284
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3505)
258- (133) el-Abbas b.
Abdilmuttalib radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Kul secde ettiği zaman onunla bera" ber yedi azası
secde eder: yüzü, iki eli, iki dizi ve iki ayağı."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3507) Muslim (4919 Şafiinin isnadında İbrahim b. Muhammed
metruktür.
259- (134) Ubeydullah b.
Abdillah b. Akram el-Huzai, babasından rivayet ediyor: "RasuluIlah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i Nemire'nin uzak dağlarında secde ederken koltuk
altının beyazlığını gördüm."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3555) İbn Mace (881) Tirmizi (274)
260- (134/2) Ubeydullah
b. Akram el-Huzai, babasından rivayet ediyor: "RasuluIlah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i Nemire'nin uzak dağlarında secde ederken, koltuk altlarının
beyazlığını gördüm."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3555)
261- (1317) Meymune
radıyallahu anha dedi ki: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) secde
ettiğinde bir koyun O'nun altından geçmek istese, kollarını yanlarından
uzaklaştırdığı için geçebilirdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3564) Muslim (496)
262- (S72/3) Nafi
rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma secde ettiği zaman
avuçlarını yüzünü koyduğu yere koyardı. Şiddetli soğuk bir günde ellerini
bornoz altından çıkardığını gördüm."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3521)
263- (135) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) secde
ettiği zaman şöyle derdi: ''Allah'ım senin için secde ettim, sana teslim oldum,
sana iman ettim. Sen benim rabbimsin. Senin yaratmışolduğun, onda kulak ve göz
verdiğin yüzüm sana secde etti. Yaratanlarm en güzeli olan Allah
mübarektir."
Tahric: Sahih
ligayrilıi. Şafii, Sunen (3545) Muslim (771, 202) Tirmizi (3417) Ebu Davud
(761) Ebu Ya'la (285)
264- (136) Mucahid şöyle
dedi: "Kulun Rabbine en yakın olduğu haL, secdede olduğu haldir. Allah
Teala'nın şu ayetini görmediniz mi: "Secde et ve yakınlaş" (Alak
19)"
Tahric: Sahih maktu.
Şafii, Sunen (3548) Buhari (809) Muslim (490)
265- (1310) el-Haris
el-Hemedani'den: Ali radıyallahu anh iki secde arasında şöyle derdi:
"Allahummagfirli, ve'rhamni, ve'hdini, ve'cburni: Allah'ım beni bağışla,
bana rahmet et, beni hidayet et, bana yardım et."
Tahric: Zayıf. Şafii, Sünen (3594) Haris el-A'ver
zayıftır. Dua kısmı başka yoldan sabit olmuştur.
266- (139) Ebu Kılabe
dedi ki: "Bize Malik b. el-Huveyris radıyallahu anh geldi ve mescidimizde
namaz kıldı. Şöyle dedi: "Vallahi ben namaz kılmak istediğimden dolayı
değil, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den gördüğüm namazı size
göstermek için namaz kıldım." ilk rekatten kalktığında ve eğildiğindeki
şekli zikretti. Ben: "nasıl" dedim. "Şu namazım gibi" dedi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (3599)
267- (139/1) Ebu Kılabe
dedi ki: "Malik ilk rekatte başını son secdeden kaldırdığı zaman düz bir
şekilde oturdu ve yere dayanarak kalktı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3600)
268- (709) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sabah namazının ikinci
rekatinde başını rükudan kaldırdığı zaman: ''Allah'ım! El-Velid b.
El-Velid'i,Seleme b. Hişam'ı, Ayyaş b. Ebi Rebia'yı ve Mekke'deki mustazafları
kurtar. Allah'ım! Mudar kabilesine şiddetle sars, onlara Yusuf'un kıtlık
seneleri gibi kıtlık ver" dedi.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3929)
269- (709/1) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sabah namazında
kunut yaptı ve şöyle dedi: ''Allah'ım! elVelid b. el-Velid'i, Seleme b. Hişam'ı
ve Ayyaş b. Ebi Rebia'yı kurtar."
Sahih.
270- (708) Cafer b.
Muhammed, babasından rivayet ediyor: "Bi'ru Maune'de öldürülenler
Rasülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e getirildiği zaman on beş gece sabah
namazında başını son rekatten kaldırdığında: "Semiallahu limen hamidehı
Rabbena leke'l-hamdı Allahummef'al" dedi ve uzunca dua etti. Sonra tekbir
alıp secde etti."
Tahric: Zayıf. Şafii Sunen
(3910) mürseldir.
271- (869/2) İbn Ömer
radıyallahu anhuma namazının hiçbir bölümün-
de kunut yapmazdı.
Tahric: Sahih. Şafi,
Sunen (3902)
272- (137) Ebu Humeyd
es-Saidi radıyallahu anh'den Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki
secdede oturduğu zaman sol ayağını yatırır ve üzerine otururdu. Sa* ayağını
dikerdi. Dördüncü rekatte oturduğu zaman ayaklarını yatırır, kalçasını yere
koyar, sağ ayağını dikerdi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (3619) isnadında İbrahim b. Muhammed metruktür.
273- (138) Ali b.
Abdirrahman el-Meafiri şöyle dedi: "Ben çakıl taşlarıyla oynarken İbn Ömer
radıyallahu anhuma beni gördü. Namaz bitince beni yasakladı ve şöyle dedi:
"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yaptığı gibi yap." Ben:
"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nasıl yapardı?" dedim. Dedi
ki: "Namazda oturduğu zaman sağ elini sağ dizine koyar, bütün parmaklarını
yumar, işaret parmağıyla işaret ederdi. Sol elini de sol dizine koyardı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3648) Muslim (579)
274- (144) Ebu Ubeyde b.
Abdilah b. Mes'ud, babası Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh'den:
"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikinci re katte sanki bir kor
üzerinde gibi olurdu." Ben: "Kalkıncaya kadar mı?" dedim.
"Bunu kastediyor" dedi.
Tahric: Munkatı. Şafii,
Sunen (3730) Ebu Ubeyde, babasından işitmemiştir.
275- (906) Abdurrahman
b. Abd el-Karı, Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'ın minber üzerinde insanlara
teşehhüdü şöyle öğretirken işitmiş:
"Şöyle deyiniz:
et-Tahiyyatu lillahi, ez-zakiyyatu IHHihi, et-tayyibatu essalavatu lillahi,
es-selamu aleyke eyyuhe'n-nebiyyu, es-selamu aleyna ve ala
ibadillahi's-salihin, eşhedu en la ilahe illallahu ve eşhedu enne Muhammeden
abduhu ve rasuluhu."
Sahih.
276- (140) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize
Kur'andan bir sure öğretir gibi teşehhüdü öğretirdi. Şöyle derdi:
"et-Tahiyyatu el-mubarekatu, es-salavatu et-tayyibatu lillahi, selamun aleyke
eyyuhe'n-nebiyyu ve rahmetullahi ve berakatuhu, selamun aleyna ve ala
ibadillahi's-salihin. Eşhedu en la ilahe illallahu ve eşhedu enne Muhammeden
rasulullahi."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (3656) Muslim (403) Buhari (831)
277- (161) Ata dedi ki:
İbn Abbas radıyallahu anhuma ve İbnu'z-Zubeyr radıyallahu anhum'un teşehhüdde
birbirlerine muhalefet etmediklerini işittim."
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (3663)
278- (141) Ebu Hureyre
radıyallahu anh dedi ki: "Ey Allah'ın rasulü! Namazda sana nasıl salat
edelim?" Şöyle buyurdu: "Şöyle deyin: Allahumme salli ala Muhammedin
ve al-i Muhammed kemasalleyte ala İbrahime ve barik ala Muhammedin ve al-i
Muhammedin kema barekte ala İbrahim" sonra bana selam verirsiniz."
Tahric. Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3715) isnadında İbrahim b. Muhammed metru tür.
279- (142) Ka'b b. Ucra
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazda şöyle
derdi: ''Allahumme salli ala Muhammedin ve ala al-i Muhammedin kema salleyte
ala İbrahime ve al-i İbrahime ve barik ala Muhammedin ve al-i Muhammedin kema
barekte ala İbrahime ve al-i İbrahime inneke hamidun medd."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3717) isnadında İbrahim b. Muhammed metru tür.
280- (149) Cabir b.
Semura radıyallahu anh'den: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
beraberdik. Birimiz selam verdiği zaman elini sağa ve sola işaret ederek
"es-selamu aleykum, es-selamu aleykum" derdi. Bunun üzerine Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Size ne oluyor da hırçın
atların kuyrukları gibi ellerinizle işaret ediyorsunuz? Birinize şu ,yetmiyor
mu - veya birinize ancakşöyle yapması yeter dedi - elini dizine koysun, sonra
sağına ve soluna es-selamu aleykum ve rahmetullahi (ve berakatuhu) diyerek
selam versin."
::: Parantez içindeki
ziyadeyi Sindı tarafından tertib edilen Musnedu Şafii nüshsından ekledim.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3847) Muslim (431)
281- (145) Amir b. Sad
b. Ebi Vakkas, babasından rivayet ediyor: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) namazı bitirdiğinde sağına ve soluna selam verirdi"
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3838,
282- (145/1) Sad b. Ebi
Vakkas radıyallahu anh'den aynısı.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3839)
283- (147) Abbas b. Sehl
b. Sad, babasından haber vererek dedi ki: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) namazını bitirince sağına ve soluna selam verirdi."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sünen (3843) isnadında İbrahim b. Muhammed vardır.
284- (146) Vasile b.
Eska' radıyallahu anh'den: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sağına ve soluna
selam verirken yanakları görünürdü."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (3842) İsnadında İbrahim b. Muhammed vardır.
Şahidini: Muslim (582)
rivayet etmiştir.
285- (148) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sağına ve
soluna selam verirdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3844)
286- (148/1) Vasi b.
Habban, bir defasında İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan, bir defasında da
Abdullah b. Zeyd radıyallahu anh'den diyerek rivayet etti: "Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sağına ve soluna selam verirdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3846)
287- (151) İbn Abbas
radıyallahu anhuma'dan: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
namazdan çıktığını tekbirden anlardım."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3889) Muslim (583)
Amr b. Dinar dedi ki:
"Sonra Ebu Ma'bed'e bu rivayeti zikrettiğimde: "Sana bunu rivayet
etmedim" dedi. Amr: "Bana rivayet etmişti. O İbn Abbas'ın en dürüst
azatlı kölelerinden idi."
Tahric: Sahih maktu.
Şafii, Sunen (3890)
Şafii dedi ki:
"Sanki ona rivayet ettikten sonra unutmuş gibidir."
Tahric: Şafii, Sunen
(3891)
288- (152) Ebu'z-Zubeyr,
Abdullah b. ez-Zubeyr radıyallahu anhuma'dan şöyle dediğini işitmiş:
"Rasuluilah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazında selam verdiği zaman
sesini yükselterek şöyle derdi: "La ilahe illallahu vahdehu la şerike leh,
lehu'l-mulku ve lehu'l-hamdu ve hüve ala külli şey'in kadir. La havle ve la
kuvvete illabillahi ve la na'budu illa iyyah, lehu'nni'metu ve lehu'l-fadlu ve
lehu's-senau'l-hasen. La ilahe illallahu muhlisine lehu'd-dine ve lev
kerihe'l-kMirfin:'
Tahric: "Yüksek
sesle söylerdi" kısmı şaz, diğer kısmı sahih. Şafii, Sunen (3893) inadında
İbrahim b. Muhammed metruktür. "yüksek sesle" kısmı olmaksızın:
Muslim (594)
289- (150) Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımı Umm Seleme radıyallahu a'ha'dan:
"Rasuluilah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazında selam verdiği zaman,
selam verdiği anda kadınlar kalkar, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir süre
yerinde beklerdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (3885)
İbn Şihab dedi ki:
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bu bekleyişi Allahu a'lem
ancak kadınların, erkekler kendilerine yetişmeden önce ayrılmaları
içindi."
Tahric: Sahih maktu.
Şafii, Sunen (3886)
290- (153) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazdan sağından
ve solundan ayrılırdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4286) Benzeri Enes radıyallahu anh'den: Muslim (708)
291- (154) Abdullah b.
Mes'ud radıyallahu anh'den: "Şeytan birinizi namazı hakkında, sadece
sağdan ayrılmak hususunda aldatmasın. Nitekim Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in çoğunlukla namazdan sol tarafından ayrıldığını gördüm."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (4287) Muslim (707)
292- (629) en-Nu'man b.
Murre'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İçki
içen, zina eden ve hırsızlık yapan hakkında ne dersiniz?" Bu, had
cezalarının indirilmesinden önce idi. Dediler ki: "Allah ve rasulü daha
iyi bilir." Ras-ulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bunlar
çirkinliklerdir. Bunlarda ceza vardır. Hırsızlıkların en kötüsü namazdan
çalandır." Sonra hadisin kalanını aktardı.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (16659)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
CEMAAT VE NAMAZ'DA
İMAMLIK HÜKÜMLERİ