MÜSNED-İ ŞAFİİ |
DİYETLER |
Diyetler |
318- (634) Osman b.
Affan radıyallahu anh'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Kişinin kanı ancak şu üç şeyden biriyle helal olur: İmandan sonra
küfre dönmek, evlilik yaşadıktan sonra zina veya cana karşı olmaksızın adam
öldürmek."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (16546) Muslim, Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh'den (1676)
319- (634/1) Osman
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bir müslümanın öldürülmesi ancak şu üç şeyden biriyle helal olur: İmandan
sonra küfür, evlendikten sonra zina veya cana karşı kısas olmaksızın adam
öldürmek."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15641) Hakim (4/350) Ebu Davud (4502) Ahmed (1/61, 437)
320- (747) Ubeydullah b.
Adiy b. el-Hıyar'dan: "el-Mikdad radıyallahu anh dedi ki: "Ey
Allah'ın Rasulü! Kafirlerden biriyle karşılaşsam, benimle vuruşsa, iki elimden
birini kılıçla kesse, sonra benden bir ağacın arkasına sığınsa ve "Allah'a
teslim oldum" dese, bunu söyledikten sonra onu öldürebilir miyim ey
Allah'ın rasulü!" Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Onu
öldüremezsin." Ben: "Ey Allah'ın Rasulü! O elimi kestikten sonra bunu
söylese öldüremez miyim?" Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Hayır, öldüremezsin. Eğer öldürürsen o senin onu öldürmenden önceki
konumuna gelir, sen de onun bu kelimeyi söylemesinden önceki konumuna
gelirsin."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15644) Muslim (95)
321- (748) Sabit b.
ed-Dahhak radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Kim dünyada kendisini bir şeyle öldürürse kıyamet gününde onunla
azap olunur."
Tahric: Salıih. Şafii,
Sunen (15646) Muslim (110)
322- (749) Cafer b.
Muhammed babasından, o da dedesinden: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in kılıcının kılıfında şu yazı bulundu: Allah Subhanehu ve Teala'ya
insanların en çok düşmanlık edeni katilinden başkasını öldüren ve kendisine
vurandan başkasına vurandır. Efendisinden başkasını sahip edinen köle Allah
Subhanehu'nun Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e indirdiğini inkar
etmiştir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (15659) İbrahim b. Muhammed metruktur. İbn Cureyc tarikiyle:
Abdurrazzak (18847)
323- (750) Muhammed b.
İshak'tan: Ebu Cafer Muhammed b. Ali'ye dedim ki: "Rasuluilah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in kılıcının kılıfında bulunan sahifede ne vardı?" Şöyle
dedi: "Orada şu vardı: Allah katilinden b'aşkasını öldürene ve kendisine
vurandan başkasına vurana lanet etmiştir. Kendisini sahibinden başkasına nispet
eden köle Allah'ın Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e indirdiğini inkar
etmiştir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (15660) mürseldir. Bkz.: Muslim (1370)
324- (751) İbn Ebi
Leyla'dan: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Maktulün velilerini (diyetle) razı etmedikten sonra mümin birini öldüren
kişiye kısas uygulanır. Kim buna engelolursa Allah'ın laneti ve gazabı onun
üzerinedir. Allah onun ne farzını ne de nafilesini kabul eder."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sünen (15661) mürseldir. Zuhri'den mürselolarak: Abdurrazzak (17183)
mevsul olarak: Beyhaki (8/25)
325- (752) Ebu Rimse
radıyallahu anh'den: "Babam ile beraber Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına girdik. Babam, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
sırtındakini gördü ve: "Beni bırak da sırtındakini tedavi edeyim. Zira ben
uzman bir tabibim" dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yanındaki kim?" dedi. O da: "Şehadet ederim ki oğlumdur"
dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şüphesiz o
senin suçun sebebiyle muaheze edilmezsen de onun suçu yüzünden sorumlu
tutulmazsın."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15662) İbnu'l-Carud el-Munteka (770) Ebu Davud (4495)
326- (755) Mukatil b.
Hayyan dedi ki: "Şu tefsiri Muaz radıyallahu anh'den ezberleyen; Mucahid,
el-Hasen, ed-Dahhak b. Muzahim gibi bir topluluktan aldım. Allah Tebareke ve
Teala'nın: "Bununla beraber öldürülenin kardeşi tarafından katil lehine
bir şey affolunursa, artık örfe uymak ve öldürülen (taraf)e (borcu) güzellikle
ödemek gerekir." (Bakara 178) ayeti hakkında dedi ki: "Tevrat ehline
şöyle yazılmıştı: Kim haksız yere bir cana kıyarsa ona kısas uygulanır ve o
affedilemez. Ondan diyet de kabul edilmez. İncil ehline ise şöyle yazılmıştı: o
affedilirse (kısas olarak) öldürülmez. Muhammed (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in ümmetine ise şöyle ruhsat kılındı: Dileyene kısas olarak öldürülür,
dileyene diyet vardır, dileyen de affeder. Bu da Allah Teala'nın: "Bu,
rabbinizden size bir kolaylık ve rahmettir".(Bakara 178) kavlidir.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (15868)
Diyet, Allah Teala'dan
bir kolaylıktır. Zira diyet alındığında kısas olarak öldürülmez.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (15869)
Sonra şöyle buyurmuştur:
"Buna rağmen, kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için, acısı büyük azab
vardır" (Bakara 178) Kim diyet aldıktan sonra öldürürse ona can yakıcı bir
azap vardır.
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (15870)
Allah Teala'nın:
"Kısasta sizin için hayat vardır. Eyakıl sahipleri! Ta ki
sakınasınız." (Bakara 179) ayeti hakkında şöyle dedi: "Sizin için
kısasta hayat vardır. Bu sayede birbirinizi öldürme korkusuna son
verirsiniz."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (15871) Muaz b. Musa meçhuldür.
buyurmuştur:
"Öldürülenler hakkında size kısas yazıldı; hüre karşılık hür, köleye
katşılık köle, kadına karşılık kadın. Bununla beraber öldürülenin kardeşi
tarafından katil lehine bir şey affolunursa, artık örfe uymak ve öldürülen
(taraf)e (borcu) güzellikle ödemek gerekir. Bu, Rabbinizden size bir kolaylık
ve rahmetlir." (Bakara 178) Sizden öncekilere yazılanlara nispeten
hafifletmedir. "Buna rağmen, kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için,
acısı büyük azab vardır'' (Bakara 178)"
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15872)
328- (930/2) Ebu Şureyh
el-Ka'bi radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Kimin bir adamı öldürülürse onun ailesi iki şeyarasında muhayyerdir;
ya diyet ödenmesi yada kısas yapılması."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15879) Bkz.: Buhari (6880) Ebu Davud (4505)
329- (1184) Ebu Hureyre
radıyallahu anh, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısını veya aynı
manada rivayet etmiştir.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15880)
330- (1190) Tavus
rahimehullah'tan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim
nasıl olduğu belirsiz bir karışıklık içinde veya yakınlarını savunma esnasında
bir taş veya bir kamçı ya da bir sopa ile (öldürme kastı olmaksızın)
öldürülürse o kimse. üzerine hataen (yanlışlıkla) öldürme diyeti gerekir. Kim
(bu ortamda) kasten öldürülürse bu (öldürme) kısas sebebidir. Kim de katil ile
kısas arasına girer (yani katilin öldürülmesine engelolur) ise, Allah'ın,
laneti ve gazabı o kimse üzerine olsun (veya üzerinedir). O kimseden ne tevbe
kabulolunur, ne de fidye (veya o kimsenin ne nafile ibadeti ne de farz ibadeti
kabul olunur."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (15821) mürseldir. Muttasıl olarak İbn Abbas radıyallahu
anhuma'dan: İbn Mace (2635) Nesai (4790) Ebu Davud (4591)
331- (759) Ya'la b.
Umeyye radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile bir
savaşa çıktım." Ya'la şöyle derdi: "Bu savaş kendim hakkında en çok
güvendiğim amelimdir." Ata dedi ki: "Safvan şöyle dedi: Ya'la dedi
ki: "Benim bir işçim vardı. Birisiyle kavga etmiş ve onlardan biri
diğerinin elini ısırmış, o da elini ağzından çekerek iki ön dişinden birini
çıkardı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna davaya
çıktılar. O da buna diyet gerekmediğine hükmetti. Ata dedi ki: "Zannederim
şöyle dedi:
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu adam elini sen yiyesin diye senin ağzının
içinde bırakır mı; boğur devenin ağzının içindekileri çatır çatır yemesi
gibi?!" Ata dedi ki: "•Safvan bana hangisinin ısırdığını da
söylemişti fakat ben unuttum."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (17542) Bkz.: Buhari (4417) Muslim (1673)
332- (760) İbn Ebi
Muleyke, babasından rivayet ediyor: "Birisi Ebu Bekr es-Sıddık radıyallahu
anh'e geldi. Biri elini ısırmış, o da elini çekince kendisini ısıran adamın ön
dişini düşürmüştü. Bunun üzerine Ebu Bekr radıyallahu anh: "Adamın dişi
boşa gidip heder olmuş" dedi.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (17543) İbn Ebi Şeybe (28226) Abdurrazzak (17551) İbn Ebi
Muleyke'nin babası meçhuldür. Mutabaat için bkz.: Beyhaki (8/336)
333- (758) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah'tan: "Ömer radıyallahu anh beş veya yedi kişinin
pusu kurarak öldürdükleri bir kimseye karşı onları kısas olarak öldürdü ve
şöyle dedi: " Şayet San'a halkı bu iş için toplanmış olsalardı hepsini
öldürürdüm."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (15806) Buhari (1896) Malik, Muvatta (2/871)
334- (611/2) İmran b.
Husayn radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki kişye
karşı bir kişiyi fidye olarak verdi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen(13005)
335- (1117) Muhammed b.
Ali'den: 'Ali radıyallahu anh İbn Mulcem kendisini yaraladıktan sonra onun
hakkında şöyle dedi: "Onu yedirin, içirin, esire güzel davranın. Eğer
yaşarsam kanı bana aittir. Dilersem affederim, dilersem kısas uygularım. Eğer
ölürsem onu ödürün fakat müsle yapmayın."
Tahric: Çok zayıf.
Şafii, Sunen (16504) İbrahim b. Muhammed metruktur.
336- (762) Sa'd b. Zeyd
b. Amr b. Nufeyl radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Malı uğrunda öldürülen şehiddir.''
Tahric: Sahih. Şafii;
Sunen (17537) Buhari (2452) İbn Mace (2580) Ebu Davud (4772) Tirmizi (1421)
Ahmed (1/1S7, 188, 189, 190) Muslim (141)
... (762/1) Sa'd b. Zeyd
b. Amr b. Nufeyl radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Malı uğrunda öldürülen şehiddir:'
Tahric: Sahih. Şafii; Sunen
(16529) Buhari (2452) İbn Mace (2580) Ebu Davud (4772) Tirmizi (1421) Ahmed
(1/187, 188, 189, 190) Muslim (141)
337- (763) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Şayet bir kimse izinsiz olarak seni gözetlese, sen de ona taş atıp gözünü
çıkarsan sana bir günah yoktur."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (17559) Buhari (6902) Muslim (5643)
338- (764) Sehl b. Said
radıyallahu anh'den: "Bir adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
odasını gözetliyordu. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elinde başını
kaşıdığı bir demir vardı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Beni gözetlediğini bilseydim şu demirle senin gözünü oyardım. İzin ancak
ve ancak gözden dolayı icad edilmiştir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (17560) Buhari (6241) Muslim (2156)
339- (765) Enes
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evinde iken
birinin kendisini gözetlediğini gördü. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
elindeki makasla ona doğru eğildi, sanki şayet adam geri gitmeseydi onu
yaralayacağına aldırmayacak gibiydi."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (17561) Buhari (6242) Muslim (2157)
340- (767) Kays b. Ebi
Hazım dedi ki: "Bir topluluk Has'am kabilesine sığındı. Müslümanlar onları
kuşatınca secdelerle korundular. Bir kısmı da öldürüldü. Bu haber Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e ulaşınca: "Onlara namazlarından dolayı
yarım diyet verin" buyurdu. Sonra o zaman şöyle buyurmuştu: "Ancak
ben müşrik ile beraber bulunan her müslümandan beriyim'' Dediler ki: "Ey
Allah'ın Rasulü? Neden?" Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"İkisi birbirinin ateşini görmez" buyurdu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16433) Nesai (4780)
341- (768) Urve'den:
"Huzeyfe b. el-Yeman radıyallahu anh/ın babası çok yaşlı bir kimse idi.
Uhud günü kadınlarla beraber bırakıldı. Çıkıp şehit olmak istedi. Müşriklerin
tarafından geldi ve müşlümanlar kılıçlarıyla ona vurmaya başladılar. Huzeyfe
radıyallahu anh: "Babam! Babam!" diyordu. Ancak onlar harp kargaşası
içinde onu duymadılar ve öldürdüler. Huzeyfe dedi ki: "Allah sizi
bağışlasın, O merhametlilerin en merhametlisidir." Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) onun diyetinin ödenmesine hükmetti."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (16440) mürseldir.
342- (769) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Lihyan
oğullarından bir kadının karnındaki bebeğin düşürülmesi hakkında erkek veya
kadın köle olarak gurreye hükmetti. Sonra aleyhine gurre ile hükmedilen kadın
vefat etti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mirasının çocuklarına ve
eşine kalmasına, akrabalarının ise diyeti ödemesine hükmetti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16331) Buhari (6909) Muslim (1681)
343- (1197)
İbnu'l-Museyyeb rahimehullah'tan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) anne
karnında öldürülen bir cenin hakkında bir köle veya cariye olarak gurreye
hükmetti. Aleyhinde hükmedilen kişi dedi ki: "Nasıl oluyorda içmeyen ve
yemeyen, konuşmayan ve ağlamayan bir kimse için böyle borçlandırılıyorum?"
Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu ancak
kahinlerin kardeşlerindendir" buyurdu.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii; Sunen (16332) Buhari (5758)
344- (923/1) Tavus
rahimehullah'tan: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh şöyle dedi:
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in cenin düşürme konusundaki hükmünü
işiten var mı?" Hamel b. Malik b. Nabiğa ayağa kalkıp: "Ben iki
kadının arasındaydım; birisi öbürüne çadır direğiyle vurdu, karnındaki bebeği
öldürdü. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gurreye hükmetti" dedi.
Bunun üzerine Ömer radıyallahu anh dedi ki: "Neredeyse böyle bir konuda
görüşümüzle hükmedecektik."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16333)
345- (923) Tavus
rahimehullah'tan: "Ömer radıyallahu anh dedi ki: "Rasuluilah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, cenin düşürme konusundaki hükmünü işiten var
mı?" Hamel b. Malik b. Nahiğa ayağa kalkıp: "Ben iki kadının
arasındaydım; birisi öbürüne çadır direğiyle vurdu, karnındaki bebeği öldürdü.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gurreye hükmetti" dedi. Ömer
radıyallahu anh dedi ki: "Şayet bunu işitmeseydik, bundan başka bir hüküm
verecektik."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Tavus, Ömer radıyallahu anh'den işitmemiş olup, bunu İbn Abbas radıyallahu
anhuma yoluyla Ömer radıyallahu anh'den rivayet etmiştir:
Ebu Davud (4572)
Şafii rahimehullah dedi
ki: "Eğer bir kimse, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in cenin hakkında
diyete hükmettiğinin haberi nedir?" derse denilir ki: Ebu Hureyre radıyallahu
anh'ın rivayetidir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16272)
346- (729/1) Ebu Cuhayfe
radıyallahu anh'den: "Ali radıyallahu anh'e: "Yanınızda Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Kur'an dışında bir şey var mı?" dedim.
Dedi ki: "Taneyi yaran ve tohumu çıkarana yemin olsun ki hayır. Ancak
Allah'ın kuluna verdiği Kur'an hakkındaki anlayış ve şu sahife hariç."
Ben: "O sahifede ne var?" dedim. Dedi ki: "Diyetler, esirlerin
salıverilmesi ve bir müminin bir kafire karşı kısas olarak öldürülemeyeceği
hükmü vardır."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (16425)
347- (729) Ebu Cuhayfe
radıyallahu anh'den: "Ali radıyallahu anh'e: "Yanınızda Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Kur'an dışında bir şey var mı?" diye
sordum. Dedi ki: "Hayır. Taneyi yaran, tohumu çıkarana yemin ederim ki
hayır. Ancak Allah'ın kuluna verdiği; kitabı hakkındaki anlayış müstesnadır.
Bir de şu sahifede olanlar." Dedim ki: "O sahifede ne var?"
şöyle dedi:
"Diyetler,
esirlerin salınması ve bir kafire karşılık bir Müslümanın öldürülemeyeceği
hükmü" Başka bir yerde: "Bir kafire karşılık bir mümin
öldürülemez" şeklindedir.
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16425) Buhari (3047)
348- (728) İbn Ebi
Huseyn'den: "Ata, Tavus, - zannederim şunu da dedi:
Mucahid ve el-Hasen
dediler ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Fetih günü:
"Bir mümin bir kafir sebebiyle (kısas olarak) öldürülemez" buyurdu.
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16422) mürseldir. Muslim b. Halid zayıftır.
349- (728/1) İbn Huseyn'den:
Ata, Tavus, Mucahid ve el-Hasen (elBasrl) dediler ki: "Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Fetih günü hutbesinde:
"Bir müslüman bir
kafire karşılık (kısas olarak) öldürülemez" buyurdu. Bu mürsel değil mi?
deyince Şafii: "Evet" dedi,
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16422) mürseldir. Beyhaki (8/29)
350- (1185) Abdurrahman
el-Beylemani'den: "Müslümanlardan bir adam zimmet ehlinden birini öldürdü.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e mesele götürülünce şöyle buyurdu:
'''Ben zimmetine uymaya daha hak sahibiyim." Sonra adamın öldürülmesini
emretti."
Tahric: Çok zayıf.
Şafii, Sunen (15725) İbrahim b. Muhammed metruktur.
351- (1186) Ebu'l-Cenub
el-Esedi'den: "Ali b. Ebi Talib radıyallahu anh'e zimmet ehlinden birini
öldürmüş olan bir müslüman getirildi. Dedi ki: "Ona hüccet ikame etti ve
öldürülmesini emretti. Adamın kardeşi geldi ve dedi ki:
"Ben onu
affettim." Ali radıyallahu anh dedi ki: "Belki de onlar seni tehdid
ettiler ve korkuttular." Adam: "Hayır. Lakin kardeşimi öldüren onu
bana getiremese de, bedel verdi ben de razı oldum." Ali radıyallahu anh
"sen bilirsin. Kim zimmetimizde ise onun kanı bizim kanımız gibi ve diyeti
de bizim diyetimiz gibidir" dedi."
Tahric: Çok zayıf. Şafii
Sunen (15728)
352- (1187) ez-Zuhri rahimehuIlah'tan:
"İbn Şas el-Cuzamı, Şam Napti'lerinden birini öldürdü. Osman b. Affan
radıyallahu anh'e mesele götürülünce onun öldürülmesini emretti. Ez-Zubeyr
radıyallahu anh ve RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ln ashabı onunla
konuşarak öldürmesini yasakladılar. Bunun üzerine bin dinar diyet
belirlendi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (15727).
353- (1188) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah'tan: "Zimmet ehlinden her birinin diyeti bin
dinar idi."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (16226)
354- (1189) Sadaka b.
Yesar'dan: "Said b. el-Museyyeb'e anlaşmalıların diyetini sormak üzere
haber gönderdik. Dedi ki: "Bu konuda Osman b. Affan radıyallahu anh dört
bin dirheme hükmetti." Biz: "Ondan öncekiler nasıl hükmetti?" dedik.
Bunun üzerine bizi taşladı. Şafii dedi ki: "Ona bunu son olarak soran
kimseler oldular."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16225)
355- (1189/1) Sadaka b.
Yesar'dan: "Said b. el-Museyyeb'e Yahudi ve Hristiyanın diyetini
sordurduk. Said dedi ki: "Bu konuda Osman b. Affan radıyallahu anh dört
bin dirheme hükmetti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16221)
356- (1203) Said b.
el-Museyyeb'den: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh Yahudi ve Hristiyan
için dört bin dirheme, Mecusi için sekiz yüz dirheme hükmetti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16217)
357- (742) Ebu Hureyre
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Hayvanın yaralaması hederdir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sünen (17569) Muslim (1710) Buhari (6913)
358- (743) Haram b. Sa'd
b. Muhayyisa'dan: "el-Bera b. Azib radıyallahu anh'ın devesi bir
topluluğun bahçesine girdi de o bahçeyi bozdu. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) mal sahiplerinin gündüzleri bahçelerini korumalarına, gece bozgun yapan
hayvanların ise sahiplerinin sorumlu olacağına hükmetti."
Tahric: Mürsel. Şafii,
Sunen (17575)
359- (744) Haram b.
Muhayyisa'dan: "el-Bera b. Azib radıyallahu anh'ın devesi Ensar'dan
birinin bahçesine girerek orayı bozdu. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bahçe sahiplerinin gündüz bahçelerini korumalarına, gece bozgun yapan
hayvanların ise sahiplerinin sorumlu olacağına hükmetti."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (17576) Eyyub b. Suveyd er-Ramli zayıftır. Haram b. Muhayyisa, Bera
radıyallahu anh'den işitmemiştir.
360- (774)
İbnu'l-Museyyeb rahimehullah'tan: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh şöyle
derdi: "Diyet akile'nin (yani maktulün baba tarafından olan yakınlarının)
hakkıdır ve kadın (öldürülen) kocasının diyetinden hiç bir şeye varis
olmaz" Nihayet ed-Dahhak b. Sufyan radıyallahu anh:"Nebl (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in, Eşyem ed-Oıbabi'nin karısını kocasının diyetine mirasçı
kıldığını Ömer radıyallahu anh'e haber verdi. Bunun üzerine Ömer radıyallahu
anh görüşünden dönüş yaptı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16451)
... (774/1) İbn
Şihab'dan: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ed-Dahhak b. Sufyan
radıyallahu anh'e: "Eşyem ed-Dibabi'nin karısını, kocasının diyetine varis
kılmasını" yazdı. İbn Şihab dedi ki: "Eşyem, hata ile
öldürülmüştü."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16453)
361- (753) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Bilmiş olunuz ki: kasten ve hataen öldürmede olayın maktulü,
kamçı ve sopa ile öldürülen kimsedir. Bunun diyeti yüz devedir. Develerin kırk
tanesi karınlarında yavruları bulunan halifa (hamile) develerdir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Sunen (15819) Ali b. Zeyd b. Cud'an zayıftır. Şahitleri vardır:
İbn Mace (2628) Nesai
(4799) "-
362- (754) Ukbe b. Evs, Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sahabelerinden birinden aynısını rivayet
etmiştir.
Sahih.
... (753/1) İbn Ömer
radıyallahu anhuma'dan: "Rasuluilah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Bilmiş olunuz ki: kasten ve hataen öldürmede olayın maktulü,
kamçı ve sopa ile öldürülen kimsedir. Bunun diyeti yüz devedir. Develerin kırk
tanesi karınlarında yavruları bulunan halifa (hamile) develerdir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Sunen (15819) Ali b. Zeyd b. Cud'an zayıftır. Şahitleri vardır:
İbn Mace (2628) Nesai
(4799)
363- (1194) Abdullah b.
Ebi Bekr, babasından: "Rasuluilah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Amr b.
Hazm'a yazdığı mektupta şöyle yazılı idi: "Cana kıymada yüz deve diyet
gerekir."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16019)
364- (1194/1) Abdullah
b. Ebi Bekr, babasından: "Rasulullah(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Amr
b. Hazm'a yazdığı diyetlerle ilgili mektupta şöyle yazılı idi: "Cana
kıymada yüz deve diyet gerekir." İbn Curaye dedi ki: 'Abdullah b. Ebi
Bekr'e: "Bunun Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in mektubu olmadığından
şüphe ediyor musunuz?" o da: "Hayır" dedi."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16020)
365- (1195) Tavus
rahimehullah'tan da aynısı rivayet edildi,
Sahih li gayrihi.
366- (766) Amr b.
Şuayb'dan: "Mudlic oğullarından, kendisine Katade
denilen bir adam oğluna
kılıç fırlattı ve dizini yaraladı. Yarası iltihaplandı ve öldü. Suraka b.
Cu'şum, Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'e geldi ve bu durumu anlattı. Ömer
radıyallahu anh dedi ki: "Git ben yanına gelinceye kadar Kudeyd Suyu
mevkiindeki develerden yüz yirmi tane say" dedi. Ömer r. anh oraya gelince
bu develerden otuz adet dört yaşına ve otuz tane beş yaşına basmış dişi deve
ile kırk adet gebe deveyi ayırıp: "Ölünün kardeşi nerede?" dedi.
Orada bulunan ölünün kardeşi: "İşte buradayım" deyince, Ömer
radıyallahu anh: "Bu develeri aL. Zira Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Katile (mirastan) bir şey yoktur" buyurmuştur"
dedi."
Tahric: Hasen ligayrihi.
Şafii, Sunen (15785) Malik, Muvatta (2/867) Amr b. Şuayb, Ömer radıyallahu
anh'e yetişmemiştir. Mevsul olarak: Beyhaki (8/38) İbnu'learud, el"Munteka
(788)
367- (1196) İbn Şihabı
Mekhfil ve Ata rahimehumullah dediler ki: "Kendilerine yetiştiğimiz
kimseler, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zamanında hür müslümanın
diyetinin yüz deve olduğunu söylediler. Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh bu
diyeti, köylüler için bin dinar veya on iki bin dirhem, müslüman hür kadının
diyeti; köylülerden ise beş yüz dinar veya altı bin dirhem, bedevi kadının
diyetini eğer onu bedevi öldürdüyse elli deve olarak belirledi. Bedevileri
altın ve gümüşle mükellef tutmadı."
Tahric: Zayıf. Şafii,
Sunen (16173) Muslim b. Halid zayıftır.
368- (1198) Amr
b.,'Şuayb'den: 'fNebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hataen öldürmenin diyetini
köylülere dört yüz dinar altın veya ona mukabil gümüş olarak takdir ederdi. Onu
takdir ederken deve fiyatlarını esas alırdı. Deve pahalanınca diyeti (altın ve
gümüşülarak) artırır,ucuzladığında da azaltırdı."
Tahric: Hasen ligayrihi.
Şafii, Sunne (16050)
369- (771/1) Abdullah b.
Ebi" Bekr, babasından rivayet ediyor: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in Amr b. Hazm'a yazdığı mektupta şöyle geçiyordu: "Burnun
tamamen kesilmesinde yüz deve, beyne kadar varan baş yarma'da ve karın
boşluğuna kadar ulaşan yaralamada diyetin üçte biri; bir göz, bir el ve bir
ayak için ellişer deve, el ve ayaklardaki her parmak için on deve, diş için beş
deve ve kemiğe kadar varan yaralamada beş deve diyet vardır:'
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16078) Beyhaki (8/68)
370- (771) Abdullah b.
Ebi Bekr b. Muhammed b. Amr b. Hazm, babasından rivayet ediyor:
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Amr b. Hazm'a yazdığı
mektupta şöyle yazıyordu: "Her parmaktan dolayı on deve diyet gerekir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16162)
371- (772) Ebu Musa
radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Parmaklarda diyet onar onardır:'
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sunen (16153) munkatıdır. Bkz.: Ahmed (4/397, 398)
372- (773) Abdullah b.
Ebi Bekr, babasından: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Amr b. Hazm'a
yazdığı mektupta şöyle yazıyordu: "Müdiha'da (kemiğe ulaşan yaralamada)
beş deve diyet gerekir."
Tahric: Sahih
ligayrilıi. Şafii, Sunen (16078) Malik Muvatta (2/849)
373- (921) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah'tan: Ömer b. el-Hattab r.a. baş parmak hakkında on
beş, sonraki parmak hakkında on, yüzük parmağı hakkında dokuz ve serçe parmak
hakkında altı deve diyete hükmetti."
Sahih.
374- (860) Ömer b.
el-Hattab radıyallahu anh'ın azatlısı Eslem'den: "Ömer b. el-Hattab
radıyallahu anh öğütücü dişe diyet olarak bir deve, köprücük kemiğine bir deve
ve kaburga kemiğine diyet olarak bir deveye hükmetti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (16206)
375- (890) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah'tan: "Ömer ve Osman radıyallahu anhuma multatda
(kemiğe ulaşmasına ince bir deri gibi bir kalınlığın kaldığı yara) mudiha'nın
(kemiğe ulaşan yaranın) diyetinin yarısı kadar diyete hükmettiler."
Zayıf
376- (891/1)
İbnu'l-Museyyeb rahimehullah, Ömerve Osman radıyallahu anhuma'dan aynı manada
rivayet etmiştir.
Zayıf
Şafii dedi ki: İbn
Nafi'den işiten biri bana Malik'ten bu isnadın aynısını
rivayet etti. Şafii dedi
ki: "Malik'e okuduk ki, ne önceki imamlardan birinden ne de bir hadiste
mudiha'dan (kemiğe ulaşan yaradan) küçük yaralara bir şey hükmettiklerini
biliyoruz."
377- (1183) Ebu Gatafan
b. Tarıf el-Mürrı'den: "Mervan b. el-Hakem beni (hataen çıkarılan) öğütücü
dişlerin diyetini sormam için Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma'ya gönderdi.
(Ben de gidip sorunca) Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma: "Öğütücü
dişin diyeti beş devedir" dedi. Hükmü Mervan b. Hakem'e ilettiğim de beni tekrar
Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma'ya gönderip ona Mervan'ın: "Sen
öndeki kesici dişleri öğütücü dişler gibi mi sayıyorsun?" sözünü iletince,
İbn Abbas radıyallahu anhuma: "Bunu parmaklarla değerlendirmen gerekir.
(Yaptıkları iş farklı olsa da) diyetleri eşittir" dedi."
Şafii rahimehullah dedi
ki: "Bu rivayet gösteriyor ki; iki dudağın diyeti de böyledir. Nitekim iki
dudak hakkında bundan başka rivayetler de gelmiştir."
Tahric: Sahih ligayrihi.
Şafii, Sünen (16173) Mutabileri: Beyhaki (8/90) Abdurrazzak
(17495)
378- (1180) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah dedi ki: "Kölenin diyeti kendi değeri
kadardır."
Tahric: Sahih. Beyhaki
(8/104)
379- (1180/1) Said b.
el-Museyyeb rahimehullah şöyle dedi: "Kölenin diyeti kendi değeri kadardır.
Tıpkı hürün yaralanmasındaki diyeti gibi." İbn Şihab dedi ki: "Ondan
başkaları: "Ücreti takdir edilir" dediler."
Tahric: Sahih. Beyhaki
(8/104)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: