ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

BEYYİNE SURESİ HAKKINDA

 

Rahman ve Rahim Allah'ın Adı İle

 

Yahya b. Sellam'ın görüşüne göre Mekke'de inmiştir. İbn Abbas ve cumhurun görüşüne göre Medine'de inmiştir. Dokuz (8) ayet-i kerimedir.

 

Bu sürenin fazileti hakkında sahih olmayan bir hadis gelmiştir. Biz bu hadisi Muhammed b. Abdullah el-Hadrami'den rivayet ettik. Dedi ki: Bana Ebu Abdurrahman b. Numeyr dedi ki: Ebu'l-Heysem el-Haşşab'a git de ondan (hadis) yaz. Çünkü o (çok hadis) yazmıştır. O da ona gitti. Dedi ki: Bize Malik b. Enes anlattı. O Yahya b. Said'den, o Said b.

el-Müseyyeb'den, o Ebu'd-Derda'dan rivayetle dedi ki: Rasülullah (s.a.v.) buyurdu ki: Şayet insanlar "Kitab ehlinden ve müşriklerden olanlar ... ayrılmayacaklardı" (1. ayet) Süresi'nde olanları bilmiş olsalardı; ailelerini, mallarını ihmal ederek onu öğrenirlerdi. " Huzaalılardan bir adam: Peki, bu sürede ne gibi bir ecir vardır, ey Allah'ın Rasülü? diye sordu. Peygamber şöyle buyurdu: "Bu süreyi bir münafık ebediyyen okumaz. Allah hakkında kalbinde en ufak bir şüphe bulunan bir kul da okumaz. Allah'a yemin ederim, şüphesiz ki mukarreb melekler, Allah'ın gökleri ve yeri yarattığından beri durmaksızın onu okuyup dururlar. Bunu bir kul okudu mu mutlaka Allah ona dininde ve dünyasında kendisini koruyacak, ona mağfiret ve rahmetle dua edecek birtakım melekler gönderir." el-Hadrami dedi ki: Ebu Abdurrahman b. Numeyr'in yanına döndüm. Ona bu hadisi naklettim. Dedi ki: Bu, artık bu hususta bizim için kendimizi sıkıntıya sokmaya gerek bırakmadı. Bir daha tekrar ona dönme.

 

İbnu'l-Arabi dedi ki: İshak b. Bişr el-Kahili, Malik b. Enes'den, o Yahya b. Said'den, o İbnu'l-Müseyyeb'den, onun da Ebu'd-Derda'dan rivayet ettiğine göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuş: "Şayet insanlar "."kafir olanlar". ayrılmayacaklardı" süresinde neler olduğunu bilselerdi ailelerini, mallarını ihmal eder, mutlaka bu süreyi öğrenirlerdi." Bu batıl bir hadistir. Sahih olan hadis, Enes'ten gelen şu rivayettir: Peygamber (s.a.v.) Ubeyy b. Ka'b'a dedi ki:

 

"Allah bana sana " ... kafir olanlar ... ayrılmayacaklardı" Süresi'ni okumamı emretti. Ubeyy adımı da verdi mi, diye sordu. Peygamber: "Evet" deyince, Ubeyyağladı.

 

Derim ki: Bu hadisi, Buhari ve Müslim de rivayet etmiştir. Bu hadisteki fıkhi inceliklerden birisi de alim olanın ilim öğrenmekte olana (ilmi) okuyacağına dair delil bulunmasıdır. Kimi ilim adamı şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v.)'ın Ubeyy'e okuması insanlara alçak gönüllülüğü öğretmesi içindir. Böylelikle herhangi bir kimse ilim öğrenmekten ve mevki itibariyle kendisinden daha aşağı mertebede bulunanlara ilmi okumaktan çekinmesin.

 

Denildiğine göre, bunun sebebi şudur: Ubeyy, Rasülullah (s.a.v.)'ın sözlerini herkesten çabuk belleyen birisi idi. Peygamber'in ona (bu süreyi) okumasının sebebi bu sözleri ondan bellemesini, kendisinden duyduğu gibi okuyup başkasına öğretmesini istemesidir. Elbetteki bu hadisten Ubeyy'in büyük bir faziletinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Çünkü Allah, Resulüne Ubeyy'e (bu süreyi) okumasını emretmiş bulunmaktadır.

 

Ebu Bekr el-Enbari dedi ki: ... Bir de bize Ahmed b. el-Heysem b. Halid anlattı, dedi ki: Bize Ali b. el-Ca'd anlattı dedi ki: Bize İkrime, Asım'dan anlattı. O Zirr b. Hubeyş'den şöyle dediğini nakletti: Ubeyy b. Ka'b'ın kıraatinde şu da vardır:. Ademoğluna eğer bir vadi dolusu mal verilecek olursa ikincisini elde etmeye çalışır. Ona iki vadi dolu mal (altın) verilecek olsa üçüncüsünü elde etmeye çalışacaktır. Bununla birlikte Ademoğlunun karnını topraktan başkası doldurmaz. Allah, tevbe edenin tevbesini kabul eder." İkrime dedi ki: Asım bana " ... ayrılmayacaklardı" süresini otuz ayet olarak okudu ve bu buyruk da onların arasında vardı. Ebu Bekr (el-Enbari) dedi ki: Bu ilim ehli nezdinde batıl olan bir rivayettir. Çünkü İbn Kesir ile Ebu Amr'ın kıraatleri Ubeyy b. Ka'b'a kadar ulaşan bir senetle gelmiştir. Onların ikisinin kıraatinde ''....ayrılmayacaklardı" süresinde bu anılan ifadeler, (Kur'an'dan diye) okunmamaktadır. Bu ancak Rasülullah (s.a.v.)'ın hadisleri arasında bilinen bir rivayettir ve bu Rasülullah (s.a.v.)'ın sözü olarak nakledilmiştir. O, Kur'an-ı Kerim'de bunları; alemlerin Rabbinden, diye nakletmiş değildir. İcmaın da kendilerini desteklediği iki kişinin yaptıkları rivayet, elbette bir tek kişinin cemaatin mezhebine muhalif olarak yaptığı nakilden daha sağlamdır.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Beyyine 1-3

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR