KADR 2 / 3 |
وَمَا
أَدْرَاكَ
مَا
لَيْلَةُ
الْقَدْرِ {2} لَيْلَةُ
الْقَدْرِ
خَيْرٌ
مِّنْ
أَلْفِ شَهْرٍ
{3} |
2. Kadir
gecesini sana ne bildirdi?
3. Kadir
gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.
el-Ferra dedi ki:
Kur'an-ı Kerim'de nerede: "Sana ne bildirdi" buyruğu geçmişse Yüce
Allah bunu Peygamberine bildirmiştir. Nerede "Sen nereden bileceksin"
diye buyurulmuş ise, bu husus ona bildirilmemiştir. Süfyan da böyle demiştir.
Bu husus daha önceden de (el-İnfitar, 17; et-Tarık, 2; el-Beled, 13. ayetlerin
tefsirinde de) geçmiş bulunmaktadır.
"Kadir gecesi, bin
aydan daha hayırlıdır" buyruğu ile bu gecenin fazilet ve büyüklüğünü açıklamaktadır.
Zamanın fazileti, o zaman içerisinde pekçok faziletli olayların meydana gelmesi
sebebi iledir. Bu gecede, benzeri bin ayda bulunmayan pekçok hayır
paylaştırılır. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Müfessirlerin bir çoğu
da şöyle demiştir: Yani bu gecede yapılan amel, içinde Kadir gecesi bulunmayan
bin ayda yapılacak amelden daha hayırlıdır.
Ebu'ı-Aliye dedi ki:
Kadir gecesi, kendisinde Kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır.
"Bin ay" ile
Yüce Allah'ın zamanın tümünü kastettiği de söylenmiştir. Çünkü Araplar bin
sayısını eşya ile ilgili en ileri nokta hakkında kullanırlar. Nitekim Yüce
Allah: "Onlardan herbiri kendisine bin yıl ömür verilsin ister."
(el-Bakara, 96) diye buyurmaktadır ki, bundan kasıt zaman boyunca ... dır.
Denildiğine göre, geçmiş
dönemde abid kişiye, Allah'a bin ay yani seksenüç yıl dört ay süreyle ibadet
etmediği sürece abid denilmezdi. Yüce Allah, Muhammed (s.a.v.) ümmetine bir
gece ibadet etmeyi, geçmiş kavimlerin ibadetlerle geçirdikleri bin aydan daha
hayırlı kılmıştır.
Ebu Bekr el-Verrak dedi
ki: Süleyman'ın hükümdarlık süresi beşyüz ay, Zülkarneyn'in de hükümdarlık
süresi beşyüz ay idi. Her ikisinin hükümdarlık süresi bin ay eder. Yüce Allah,
bu geceye erişebilen kimse için işleyeceği ameli bu iki büyük hükümdarın
hükümdarlıklarından daha hayırlı kılmıştır.
İbn Mesud dedi ki:
Peygamber (s.a.v.) İsrailoğulları arasından Allah yolunda silahlı olarak bin ay
cihad eden bir adamdan sözetti. Müslümanlar bu işe hayret ettiler, özendiler.
Bunun üzerine: "Doğrusu Biz onu kadir gecesinde indirdik. .. Kadir
gecesi" bu şahsın Allah yolunda silah kuşandığı "bin aydan daha
hayırlıdır." Buna yakın bir açıklama İbn Abbas'dan da nakledilmiştir.
Vehb b. Münebbih dedi
ki: Bu kişi müslüman idi. Annesi onu Allah'a adamıştı. Kendisi putlara tapınan
bir topluluk kasabasından idi. O kasabaya yakın bir yerde yerleşmişti. Tek
başına onlara karşı cihad etmeye koyuldu. Onların kimilerini öldürüyor,
kimilerini esir alıyor ve cihadını devam ettiriyordu. Onlarla bir devenin iki
çene kemiği ile karşılaşırdı. Onlarla çarpışıp susayacak oldu mu bu iki çene
kemiğinden tatlı toplu bir su fışkırırdı, o sudan içerdi. Bu şahsa pek büyük
bir güç verilmişti. Demir (silah) ya da başka bir şeyona acı ve ıstırab
vermezdi. Bu şahsın adı Şemsun idi.
Ka'b el-Ahbar dedi ki:
Bu İsrailoğulları arasında bir kraldı. O tek bir iş yaptı. Yüce Allah, onların
dönemindeki Peygambere: Filana dilekte bulunmasını söyle! diye vahyetti. O da
şöyle dedi: Rabbim malımla, evladımla ve canımla cihad etmek istiyorum. Yüce
Allah ona bin çocuk verdi. Bu çocuklardan herhangi birisini gidecek bir askeri
birlik arasında kendi malından silahlandırır, donatırdı ve Allah yolunda cihad
eden bir mücahid olarak çıkartırdı. Bu çocuğu bir ay cihadda kalır ve
öldürülürdü Daha sonra bir başka askeri birlik arasında bir başka çocuğunu
donatırdı. Herbir çocuğu bir ay zarfında öldürülürdü. Bununla birlikte hükümdar
geceleri namaz kılmaya, gündüzleri oruç tutmaya devam ediyordu. Bin aylık bir
zaman içerisınde bin çocuğu öldürüldü. Sonra kendisi öne geçti, o da savaştı ve
öldürüldü. İnsanlar: Hiç kimse bu hükümdarın ulaştığı mertebeye erişemez,
dediler. Bunun üzerine Yüce Allah: "Kadir gecesi" bu hükümdarın
geceleri namazla, gündüzleri oruçla geçirdiği, malıyla, canıyla, çocuklarıyla,
Allah yolunda cihad ettiği "bin aydan daha hayırlıdır" buyruğunu
indirdi.
Ali ve Urve dedi ki:
Peygamber (s.a.v.) İsrailoğullarından dört kişiyi sözkonusu etti. "Bunlar
Allah'a seksen yıl ibadet ettiler. Göz açıp kapayacak bir süre dahi O'na isyan
etmediler." dedi. Eyyub, Zekeriya, yaşlı kadının oğlu Hazkiyel ve Yuşa b.
Nun'un isimlerini verdi. Peygamber (s.a.v.)'ın ashabı buna hayran kaldılar. Ona
Cebrail gelerek şöyle dedi: Ey Muhammed! Senin ümmetin bu kimselerin seksen yıl
süre ile Allah'a ibadet edip, bir göz açıp kırpacak bir vakit kadar dahi
Allah'a isyan etmemiş olmalarına hayret ettiler. Allah, senin üzerine bundan
daha hayırlısını indirdi, deyip; "Doğrusu Biz onu Kadir gecesinde
indirdik" (1. ayet) buyruğunu okudu. Resulullah (s.a.v.) buna çok sevindi.
Malik, Muvatta'da
İbnu'I-Kasım ve başkalarından gelen rivayet yoluyla şöyle demektedir: Kendisine
güvendiğim kişi(ler)i şöyle derken dinledim: Rasülullah (s.a.v.)'a kendisinden
önceki ümmetlerin ömürleri gösterildi. Uzun ömürleri boyunca başkalarının
eriştiklerinin benzerine amel itibariyle ulaşamayacakları mülahazasıyla
ümmetinin (fertlerinin) ömürlerini kısa bulur gibi oldu. Yüce Allah ona Kadir
gecesini verdi ve onu bin aydan daha hayırlı kıldı.
Tirmizi'de, el-Hasen b.
Ali (r.anhuma)'dan gelen rivayete göre; Rasülullah (s.a.v.)'a minberinin
üzerinde Umeyyeoğulları(nın hali) kendisine gösterildi. Bundan hoşlanmadı.
Bunun üzerine: "Şüphe yok ki Biz sana Kevseri verdik." (el-Kevser,1)
buyruğu nazil oldu ki, bununla cennetteki bir nehri kastetmektedir.
Yine; "Doğrusu Biz
onu kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesini sana ne bildirdi? Kadir gecesi bin
aydan hayırlıdır." (süresi) nazil oldu. Senden sonra bu sürede
Umeyyeoğulları hükümdarlık yapacaklardır. el-Kasım b. el-Fadl el-Huddani dedi
ki: Biz onların hükümdarlıklarını saydık, bin ay olduğunu gördük. Bir gün
fazla, bir gün eksik değiL. (Tirmizi) dedi ki: (Bu) garib bir hadistir
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN