KADR 1 |
بِسْمِ
اللهِ
الرَّحْمنِ
الرَّحِيمِ إِنَّا
أَنزَلْنَاهُ
فِي
لَيْلَةِ
الْقَدْرِ |
1. Doğrusu, Biz, onu
Kadr gecesinde indirdik.
"Doğrusu, Biz,
onu" yani Kur'an'ı " ... indirdik." Her ne kadar bu sürede henüz
Kur'an-ı Kerim'den sözedilmemiş ise de mananın böyle olduğu bilinen bir husustur.
Kur'an'ın tamamı da zaten tek bir süre gibidir. Yüce Allah, şöyle
buyurmaktadır: "O Ramazan ayı ki Kur'an onda indirilmiştir."
(el-Bakara, 185) Bir başka yerde de şöyle buyurmaktadır: "Ha, Mim. Apaçık
kitaba yemin olsun ki şüphesiz Biz onu mübarek bir gecede indirdik."
(ed-Duhan, 1-3) Bu buyrukta "mübarek gece"den kasıt, Kadir gecesidir.
eş-Şa'bi dedi ki: Biz,
Kur'an'ı Kadir gecesinde indirmeye başladık, demektir. Bir görüşe göre Cebrail
(a.s) Kur'an'ı bir defada, toptan, Kadir gecesinde Levh-i Mahfuzdan dünya
semasınadaki Beytu'l-İzze'ye indirmiştir. Cebrail, Kur'an'ı yazıcı meleklere
yazdırmış, daha sonra da Peygamber (s.a.v.)'e kısım kısım indirmeye devam
etmiştir. Kur'an'ın ilk nazil olmaya başlaması ile son nazil olan buyrukları
arasında yirmiüç yıllık bir zaman geçmiştir. Bu açıklamayı İbn Abbas yapmıştır
Daha önceden el-Bakara Süresi'nde (185. ayet, 8. başlıkta) geçmiş
bulunmaktadır.
el-Maverdi'nin
naklettiğine göre, İbn Abbas şöyle demiştir: Kur'an Ramazan ayında, Kadir
gecesinde, mübarek bir gecede, Allah tarafından bir defada, Levh-i Mahfuzdan
dünya semasındaki yazıcı, şerefli meleklere indirilmiş, daha sonra yazıcı,
şerefli melekler yirmi senelik bir zaman süresinde bunu peyderpey Cebrail'e
bildirmiş, Cebrail de bunu Peygamber (s.a.v.)'a yirmi yıl süre içerisinde kısım
kısım bildirmiştir. İbnu'l Arabi dedi ki: "Ancak bu açıklama batıldır.
Çünkü Cebrail ile Allah arasında ayrıca bir vasıta olmadığı gibi, Cebrail ile
Muhammed -ikisine de selam olsun- arasında bir vasıta yoktur."
"Kadir gecesinde",
Mücahid, hüküm gecesinde diye açıklamıştır. "Kadir gecesini sana ne
bildirdi?" Yine Mücahid, hüküm gecesini, diye açıklamıştır. Takdir gecesi
demektir. Ona bu ismin veriliş sebebi Yüce Allah'ın bu gecede gelecek sene aynı
geceye kadar kendi emrinden olan ölüm, ecel, rızık ve daha başka hususları
dilediği şekilde takdir buyurmasıdır. Sonra bunu işleri çekip çeviren meleklere
teslim eder. Bunlar dört melektir:
İsrafil, Mikail, Azrail
ve Cebrail (hepsine selam olsun).
İbn Abbas'tan şöyle
dediği nakledilmiştir: Ummu'l-Kitab (Ana kitab)'da sene içinde meydana gelecek
rızık, yağmur, hayat, ölüm ve hacca gidecekler dahil herşey yazılır. İkrime
dedi ki: Kadir gecesinden, Allah evini haccedeceklerin kendi isimleri ve
babalarının isimleri yazılır. Onlardan hiçbirisi dışarıda bırakılmaz ve onlara
hiç kimse de ilave edilmez. Said b. Cübeyr de böyle demiştir. Bu anlamdaki
açıklamalar, daha önceden ed-Duhan Süresi'nin baştaraflarında (1-4. ayetlerin
tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.
Yine İbn Abbas'tan şöyle
dediği rivayet edilmiştir Yüce Allah, Şabanın yarısına rastlayan gecede meydana
gelecek olaylara dair kaza ve hükümlerini takdir buyurur ve bunları Kadir
gecesinde ilgililerine teslim eder.
Bu geceye Kadir gecesi
deniliş sebebi; azameti, kadri ve şerefi dolayısıyla olduğu söylenmiştir. Filan
kişinin şerefi ve üstün bir mevkii vardır, anlamında "filanın kadri
vardır" şeklindeki (Arapların) tabirlerinden alınmıştır. Bu açıklamayı
ez-Zühri ve başkaları yapmıştır.
Bu geceye bu ismin veriliş
sebebinin, bu gecede yapılan itaatlerin pek büyük bir kadri ve pek çok sevab ve
mükafatı olduğu da söylenmiştir. Ebu Bekr el- Verrak dedi ki: Bu geceye bu
ismin veriliş sebebi şudur: Herhangi bir değeri ve önemi olmayan bir kimse bu
geceyi ihya edecek olursa üstün bir değer ve öneme sahib olur.
Bir diğer açıklamaya
göre bu ismin veriliş sebebi, bu gecede üstün kadri (değeri) bulunan bir
Kitabın yine üstün bir kadri bulunan bir rasule, üstün bir kadri olan bir
millete indirilmesidir.
Bir diğer görüşe göre;
sebeb, bu gecede oldukça kadri yüksek ve önemli meleklerin inmesidir.
Bir başka açıklamaya
göre; Yüce Allah'ın bu gecede hayırı, bereketi ve mağfireti indirmesidir. Sehl
dedi ki: Bu geceye bu ismin veriliş sebebi, Yüce Allah'ın bu gecede müminlere
rahmetini takdir buyurmuş olmasıdır.
el-Halil dedi ki: Çünkü
bu gecede yeryüzü meleklere dar gelir. Yüce Allah'ın: "Rızkı kendisine
daraltılan kimse de ... " (et-Talak, 7) buyruğunda ("daraltılan"
anlamı verilen kelime ile aynı kökten) gelmesi gibi.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN