ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

İNŞİRAH

1

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ

أَلَمْ نَشْرَحْ لَكَ صَدْرَكَ

 

1. Biz, göğsünü senin için açıp genişletmedik mi?

 

"Şerhu's-sadr: Göğsün (açılıp genişletilmesi)"; açılması demektir. Yani Biz, senin göğsünü İslam'a açmadık mı?

 

Ebü Salih, İbn Abbas'tan: Senin kalbini yumuşatmadık mı? diye açıkladığı rivayet etmiştir.

 

ed-Dahhak'ın rivayetine göre de İbn Abbas şöyle demiştir: Ey Allah'ın Rasülü göğüs hiç açılır mı? diye sordular. "Evet, hem de genişler" diye buyurmuştur. Ey Allah'ın Rasülü! Bunun bir alameti var mı? diye sordular. Şöyle buyurdu: "Evet, aldanış diyarından uzaklaşış, ebedilik diyarına dönüş, ölüm gelmeden önce ölüme hazırlanış."

 

Bu anlamdaki açıklamalar daha önce ez-Zümer Süresi'nde Yüce Allah'ın: "Acaba -kendisi Rabbimden gelmiş bir nur üzere bulunup da- Allah'ın göğsünü İslam için genişlettiği bir kimse (sapıklıkta olan gibi) midir?" (ezZümer, 22) buyruğunu açıklarken geçmiş bulunmaktadır.

 

el-Hasen'den şöyle dediği rivayet edilmiştir "Biz, göğsünü senin için açıp genişletmedik mi?" Yani (göğsü açılıp) hüküm ve ilim ile dolduruldu

 

Sahih'de, Enes b. Malik'ten, onun -kavminden bir kimse olan- Malik b. Sa'saa'dan rivayete göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Ben Beyt'in yanında uyku ile uyanıklık arasında iken birisinin şöyle dediğini duydum: Bu (bizim aradığımız) üç kişiden birisidir. Bana altından bir leğen getirildi. İçinde Zemzem suyu vardı. Göğsüm şuraya ve şuraya kadar açıldı." Katade dedi ki: Ne demek istiyor? diye sordum. (Malik): Karnının aşağı tarafına kadar dedi. (Peygamber devamla) buyurdu ki: "Kalbim çıkarıldı, kalbim Zemzem suyu ile yıkandı, sonra tekrar yerine kondu. Sonra da iman ve hikmet ile dolduruldu." Hadiste ayrıca uzunca bir olay nakledilmiştir.

 

Peygamber (s.a.v.)'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Beraberinde su ve kar bulunan bir kuş suretinde iki melek bana geldi. Onlardan biri göğsümü açtı, diğeri ise gagasıyla açarak onu yıkadı. ''

 

Bir diğer hadiste şöyle denilmektedir: Bana bir melek geldi, kalbimin üzerini yardı, kalbimden bir parça çıkardı ve şöyle dedi: "Senin kalbin ona konulanı oldukça iyice koruyan, güçlü bir kalptir. Gözlerin iyi gören basiretli gözlerdir. Kulakların iyi işitir. Sen Allah'ın Resulü Muhammedsin. Dilin doğru söyler, nefsin huzur ve sükun içerisindedir. Senin yaratılışın mükemmeldir ve sen dosdoğru bir kimsesin.''

 

"Açıp genişletmedik mi?" Genişlettik, anlamındadır. Bunun delili de bu buyruğa "ve ... çok ağır gelen yükünü üzerinden indirmedik mi" buyruğunun ona atfedilmiş olmasıdır. Bu aynı manayı ihtiva eden bir atıf değil, tevili manaya yapılmış bir atıftır. Çünkü aynı manayı ihtiva edecek şekilde atfedilmek istenseydi: "Ve sana ağır gelen yükü indiriyoruz" demesi gerekirdi. O halde bu; "açıp, genişletmedik mi" buyruğunun "açıp genişlettik" anlamında olduğunun delilidir. Zaten; "... me" lafzı bir olumsuzluktur. İstifhamda da bir çeşit olumsuzluk mana vardır. Bundan sonra bir de olumsuz ifade geldi mi, artık mana tahkik ifade eder. Yüce Allah'ın: "Allah hakimlerin hakimi değil mi?" (et-Tin, 8) buyruğunun Allah hakimlerin en hakimidir anlamında olması gibi. Aynı şekilde: "Allah kuluna yetmez mi?" (ez-Zümer, 36) buyruğu da böyledir. Abdu'l-Melik b. Mervan'ı öven Cerir'in şu beyiti de buna benzemektedir: "Sizler bineklere binenlerin en hayırlıları, Ve alemler arasında en açık elli olan kimseler değil misiniz?"

 

Bu, siz böylesiniz, anlamındadır.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

İnşirah 2-3

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR