FECR 25 / 26 |
فَيَوْمَئِذٍ
لَّا
يُعَذِّبُ
عَذَابَهُ أَحَدٌ
{25} وَلَا
يُوثِقُ
وَثَاقَهُ
أَحَدٌ {26} |
25.
Artık o günde onun azabı gibi hiçbir kimse azab yapamaz.
26. Onun
bağladığı gibi de kimse bağlayamaz.
"Artık o günde onun
azabı gibi hiçbir kimse azab yapamaz." Yani kimse Allah'ın azabı gibi azaplandıramaz,
O'nun sağlam bağladığı gibi kimse bağlayamaz. Buradaki zamir Yüce Allah'a
aittir. Bu, İbn Abbas ve el-Hasen'in görüşüdür.
el-Kisai; "Azab
yapamaz" anlamındaki buyruğu; "Azaplandırılmaz" diye;
"bağlayamaz" anlamındaki buyruğu da: "Bağlanmaz" şeklinde
"zel" ile "se" harflerini üstün olarak okumuştur. Yani o
gün, Allah'ın kafiri azablandıracağı gibi dünya hayatında kimse azab edilemez,
kafirin sıkı sıkıya bağlanacağı gibi kimse bağlanamaz. Maksat da İblistir.
Çünkü günahları ve cürümleri sebebiyle insanlar arasında en çetin azabı onun
göreceğine dair delil ortaya konulmuş bulunmaktadır. Dolayısıyla beraberindeki
açıklayıcı manadan ötürü ifade mutlak olarak kullanılmıştır.
Bunun Umeyye b. Halef
olduğu da söylenmiştir. Bu açıklamayı da el-Ferra nakletmiştir. Yani bu muayyen
kafirin göreceği azab gibi kimse azab edilmeyecektir. Onun zincirlere ve
bukağılara bağlanacağı gibi kimse bağlanmayacaktır. Buna sebep ise küfür ve
inadında en ileri dereceye gitmiş olmasıdır.
Bir diğer açıklama da
şöyledir: Onun yerine kimseye azab edilmeyecek, onun kurtulmak için vereceği
fidye alınmayacaktır. Burada "azab" azablandırmak anlamında
"bağlamak" da bir şey ile sağlamca bağlamak anlamındadır. Şairin şu
sözlerinde de bu anlamda kullanılmıştır: "Ve sen otlağa yayılıp otlayan o
yüz (deve)yi verdikten sonra (nankörlük etmem hiç düşünülür mü?)"
Kafir olmayan bir
kimseye kafir gibi azab edilmez, diye de açıklanmıştır. Ebu Ubeyd ve Ebu Hatim,
"zel" ile "se" harflerinin üstün okunmasını tercih
etmişlerdir. Bu durumda "he: o" zamiri kafire ait olur. Çünkü
Allah'ın azabı gibi kimsenin azab etmeyeceği bilinen bir husustur.
Ebu Kılabe de Peygamber
(s.a.v.)'dan (bu buyrukları) "zel" ve "se" harflerini üstün
olarak okuduğunu rivayet etmiş bulunmaktadır. Ebu Amr'ın, Peygamber (s.a.v.)'ın
okuyuş şekline döndüğü de rivayet edilmiştir.
Ebu Ali dedi ki:
Cemaatin okuyuşuna göre de zamirin kafire ait olması mümkündür. Yani hiç kimse
kimseyi bu kafire yapılan azab gibi azab etmez. Bu durumda zamir kafire ait
olur. "Kimse" ile kastedilenler de, cehennem ateşindekileri
azaplandırmakla görevli olan meleklerdir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN