MÜRSELAT 38 / 40 |
هَذَا
يَوْمُ
الْفَصْلِ
جَمَعْنَاكُمْ
وَالْأَوَّلِينَ
{38} فَإِن
كَانَ لَكُمْ
كَيْدٌ
فَكِيدُونِ {39} وَيْلٌ
يَوْمَئِذٍ
لِّلْمُكَذِّبِينَ
{40} |
38. Bu
hüküm verip, ayırdetme günüdür. Sizi de, evvelkileri de toplamışızdır.
39. Eğer
bir hileniz var ise, hemen Bana bu hileyi yapın.
40.
Yalanlayanların o gün vay haline!
"Bu hüküm verip,
ayırdetme günüdür." Yani onlara: İşte bugün, insanlar arasında hüküm
verilecek ve böylelikle kimin haklı, kimin haksız olduğu açıkça ortaya
çıkarılacak bir gündür.
"Sizi de,
evvelkileri de toplamışızdır" buyruğu hakkında İbn Abbas dedi ki: Muhammed
(s.a.v.)'i yalanlayanlar ile ondan önceki peygamberleri yalanlayanları bir
araya getirmiş olacaktır. Bunu, İbn Abbas'tan ed-Dahhak rivayet etmiştir.
"Eğer bir hileniz
var ise" helak edilmekten kurtuluş çareniz varsa "hemen Bana bu
hileyi yapın." Kendi lehinize bu hileyi (çareyi) uygulayın ve Bana karşı
güç sahibi olun. Fakat buna asla imkanı bulamayacaksınız.
Şöyle de açıklanmıştır;
"Eğer bir hileniz var ise" savaşabilecek gücünüz varsa "hemen
Bana bu hileyi yapın" Benimle savaşın. ed-Dahhak, İbn Abbass'tan böyle
rivayet etmiştir. Dedi ki: Sizler dünyada iken Muhammed (s.a.v.) karşı
savaşarak Bana karşı da savaş veriyordunuz. Haydi bugün Bana karşı savaşınız.
Bir diğer açıklama da
şöyledir: Sizler dünyada iken isyanlar ediyordunuz.
Şimdi ise onları
yapamayacak duruma düştünüz, kendinizi savunamayacak hale geldiniz.
Şöyle de açıklanmıştır:
Bu, Peygamber (s.a.v.)'ın söylediği bir sözdür. O takdirde bu Hud (a.s)'ın:
"Artık hepiniz bana tuzak kurun. Bundan sonra bana bir mühlet de
vermeyin" (Hud, 55) şeklindeki sözlerine benzer.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN