NUH 10 / 12 |
فَقُلْتُ
اسْتَغْفِرُوا
رَبَّكُمْ
إِنَّهُ كَانَ
غَفَّاراً {10} يُرْسِلِ
السَّمَاء
عَلَيْكُم
مِّدْرَاراً
{11}
وَيُمْدِدْكُمْ
بِأَمْوَالٍ
وَبَنِينَ
وَيَجْعَل لَّكُمْ
جَنَّاتٍ
وَيَجْعَل
لَّكُمْ
أَنْهَاراً {12} |
10.
"Arkasından: Rabbinizden mağfiret dileyin. Çünkü O, çok mağfiret edicidir,
dedim.
11.
"Böylece O, üzerinize semayı (yağmuru) bol bol salıverir.
12.
"Mallarla, oğullarla size yardım eder, size bağlar, bahçeler verir ve sizin
için nehirler akıtır."
Bu buyruklara dair
açıklamalarımızı üç başlık halinde sunacağız:
1- Allah'tan Mağfiret Dilemek:
2- Mağfiret Dilemenin Bazı Mükafatları:
3- Mağfiret Dilemek Dünyada Rızkın
Bollaşmasına Sebeptir:
1- Allah'tan Mağfiret Dilemek:
"Arkasından:
Rabbinizden mağfiret dileyin." Yani imanınızı halis kılmak suretiyle
geçmiş günahlarınız için O'ndan bağışlanma dileyin. "Çünkü O, çok mağfiret
edicidir" ifadesi, tevbe etmeleri için onlara bir teşviktir.
Huzeyfe b. el-Yeman'ın
rivayetine göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Mağfiret dilemek
günahların silicisidir.''
el-Fudayl dedi ki: Kul:
Allah'tan mağfiret dilerim, der. Bu, benim günahımı affet, onu görme, diye
açıklanır.
2- Mağfiret Dilemenin
Bazı Mükafatları:
"Böylece O,
üzerinize semayı (yağmuru) bol bol salıverir" buyruğu, sema suyunu
salıverir demektir. O halde bunda hazfedilmiş (su anlamındaki) bir lafız
vardır. "Sema"nın yağmur anlamında olduğu da söylenmiştir. Yani
üzerinize yağmuru gönderir, demektir. Şair de şöyle demektedir: "Sema
(gökten yağan yağmur) bir kavmin toprağına düştü mü orada biz davarlarımızı
otlatırız, isterse onlar kızsınlar."
"Bol bol"
yağmuru pek çok demektir.
''Salıverir" lafzı
emrin cevabı olarak cezm ile gelmiştir.
Mukatil dedi ki: Onlar
uzun bir süre Nuh'u yalanlamaları dolayısıyla kırk yıl süreyle Allah onlara
yağmur yağdırmadı ve kadınlarını kısırlaştırdı. Davarları ve ekinleri telef
oldu. Nuh (a.s)'a gittiler ve ondan yardım ve imdad istediler. O da
kendilerine: "Rabbinizden mağfiret dileyin, çünkü O çok mağfiret
edicidir" dedi, Yani O, kendisine dönenlere hep böyle davranır. Daha sonra
onları imana teşvik etmek üzere: "Böylece O üzerinize semayı (yağmuru) bol
bol salıverir. Mallarla, oğullarla size yardım eder. Size bağlar, bahçeler
verir ve sizin için nehirler akıtır" dedi.
Katade dedi ki: Allah'ın
Peygamberi onların dünyaya karşı tutkun kimseler olduklarını bildiğinden ötürü
onlara: "Haydi. Allah'a itaate koşunuz. Çünkü Allah'a itaat ile hem dünya,
hem de ahiret elde edilir" demişti.
3- Mağfiret Dilemek
Dünyada Rızkın Bollaşmasına Sebeptir:
Gerek bu ayet-i
kerimede, gerekse Hüd Süresi'ndeki ayette (52, ayet-i kerimede) mağfiret
dilemenin rızkın ve yağmurun indirilmesine sebep olacağına delil vardır.
eş-Şa'bi dedi ki; Ömer
yağmur duasına çıktı. Geri dönünceye kadar mağfiret dilemekten başka bir şey
yapmadı. Onlara yağmur yağdırılınca, yanında bulunanlar: Biz senin yağmur için
dua ettiğini görmedik, dediler. O da: Ben kendisi sebebiyle yağmurun
yağdırılması istenen semanın yağmur yağdırma sebeblerinin tümünü zikrederek
yağmur talebinde bulundum dedikten sonra: "Rabbinizden mağfiret dileyin.
Çünkü O, çok mağfiret edicidir. Böylece O üzerinize semayı (yağmuru) bol bol
salıverir" buyruklarını okudu.
el-Evzai dedi ki: İnsanlar
yağmur duası için çıktılar. BilaI b. Sa'd ayağa kalkarak, Allaha hamdu senada
bulunduktan sonra dedi ki; Allah'ım, biz Senin: "İyilik edenlerin aleyhine
bir yol yoktur" (Tevbe, 91) diye buyurduğunu duyduk. Bununla birlikte biz
kötülük yaptığımızı ikrar ediyoruz. Acaba bizim gibilere mağfiret buyurur
musun? Allah'ım, bizim günahlarımızı mağfiret buyur, bize merhamet eyle, bize
yağmur yağdır, deyip ellerini kaldırdı, beraberinde bulunanlar da ellerini
kaldırdılar. Ve onlara yağmur yağdırıldı.
İbn Subayh dedi ki: Bir
kişi el-Hasen'e kuraklıktan şikayet etti. Ona: Allah'tan mağfiret dile, dedi.
Bir diğeri ona fakirlikten şikayet etti, ona da: Allah'tan mağfiret dile, dedi.
Bir başka kişi ona; Allah'a dua et de bana bir oğul ihsan etsin dedi, ona da:
Allah'tan mağfiret dile, dedi, Bir başkası bahçesindeki kuraklıktan ona şikayet
etti, ona da: Allah'tan mağfiret dile, dedi. Biz böyle demesinin sebebini ona
sorduk, o da: Ben kendiliğimden bir şey söylemedim, çünkü Yüce Allah Nuh
Suresi'nde: "Rabbinizden mağfiret dileyin. Çünkü O, çok mağfiret edicidir.
Böylece O, üzerinize semayı (yağmuru) bol bol salıverir. Mallarla, oğullarla
size yardımeder. Size bağlar, bahçeler verir ve sizin için nehirler
akıtır" diye buyurmaktadır.
İstiğfarın nasıl
yapılacağına dair açıklamalar ve bunun ihlas ve günahlardan vazgeçmek esası
üzere yapılacağına dair açıklamalar, daha önceden Al-i İmran Süresi'nde (17.
ayetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır. Esasen bu, mağfiret duasının kabul
edilmesinin esasını teşkil eder,
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN