ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

HAKKA

38

/

40

فَلَا أُقْسِمُ بِمَا تُبْصِرُونَ {38}

 وَمَا لَا تُبْصِرُونَ {39}

إِنَّهُ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَرِيمٍ {40}

 

38. Hayır, yemin ederim ki gördüğünüz şeylere,

39. Görmediğiniz şeylere de;

40. Muhakkak ki o, şerefli bir elçinin okuduğu sözüdür.

 

"Hayır, yemin ederim ki gördüğünüz şeylere, görmediğiniz şeylere de" buyruğunun anlamı şudur: Ben, ister görünüz, ister görmeyiniz herşeye yemin ediyorum. Buna göre buradaki; ''Hayır" sıla (...) dir.

 

Bunun daha önce geçmiş bir sözü red anlamında olduğu da söylenmiştir. Yani durum müşriklerin dediği gibi değildir. Mukatil dedi ki: Buna sebeb de şudur: el-Velid b. el-Muğire: Şüphesiz ki Muhammed bir büyücüdür, demişti. Ebu Cehil: şair, Ukbe ise: Kahindir demişti. Yüce Allah da: "Hayır, yemin ederim ki" diye buyurmaktadır. Yani yemin ediyorum ki.

 

Buradaki "hayır" anlamındaki lafzın kasemi nefyetmek olduğu da söylenmiştir. Yani bu hususta hak apaçık ortada olduğundan dolayı yemin etmeye gerek yoktur. Buna göre bu edatın da cevabı, kasemin cevabı gibi olur:

 

"'Muhakkak ki o" yani Kur'an-ı Kerim "şerefli bir elçinin" el-Hasen, el-Kelbi ve Mukatil'in görüşüne göre Cebrail'in "sözüdür." Bunun delili de: "Şüphe yok ki o çok şerefli bir elçinin sözüdür. Büyük güç sahibi, Arş'ın sahibininnezdinde yüksek bir mevki sahibi olan elçinin (sözüdür)" (et-Tekvır, '19-20) buyruğudur.

 

Yine el-Kelbi ve el-Kutebi şöyle demektedir: Burada Rasül (elçi)den kasıt Muhammed (s.a.v.)'dır. Çünkü (bir sonraki ayet-i kerimede): "O bir şair sozü de değildir" diye buyurulmaktadır. Kur'an-ı Kerim Rasülullah (s.a.v.)'in sözü değildir. O Allah'ın sözüdür. Sözün Allah'ın Rasülüne nisbet edilmesi, onuokuyanın, tebliğ edenin ve gereğince amel edenin o oluşundan dolayıdır. Bu da bizim: Bu, İmam Malik'in sözüdür, dememize benzer.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Hakka 41-42

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR