ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

TUR

44

/

46

 

وَإِن يَرَوْا كِسْفاً مِّنَ السَّمَاءِ سَاقِطاً يَقُولُوا سَحَابٌ مَّرْكُومٌ {44}

 فَذَرْهُمْ حَتَّى يُلَاقُوا يَوْمَهُمُ الَّذِي فِيهِ يُصْعَقُونَ {45}

 يَوْمَ لَا يُغْنِي عَنْهُمْ كَيْدُهُمْ شَيْئاً وَلَا هُمْ يُنصَرُونَ {46}

 

44. Eğer gökten düşen bir parça görseler: "üstüste yığılmış bir buluttur" diyeceklerdir.

45. Şimdi onları baygın düşüp yıkılacakları günleri ile karşılaşana kadar bırak.

46. O günde tuzaklarının kendilerine hiçbir faydası olmaz. Onlara yardım da olunmaz.

 

"Eğer gökten düşen bir parça görseler" buyruğunu Yüce Allah onların: "Eğer doğru söyleyenlerden isen haydi üzerimize gökten parçalar indir. "(eşŞuara, 187) sözleri ile "Yahut iddia ettiğingibigökyüzünü üzerimizeparça parça düşüresin.'' (el-İsra, 92) sözlerine cevab vermek üzere indirmiştir. Yüce Allah bu buyrukla, eğer bunu yapmış olsaydı onların: "üstüste yığılmış bir buluttur" diyeceklerini haber vermektedir. Yani bu gördüğünüz şey, bir bölümü diğerinin üzerine yığılmış ve üzerimize düşmüş bir buluttur. üzerimize düşen sema değildir, diyeceklerdir. Bile bile inatlaşanların veya geçmişlerini taklidin istilasına uğramış olanların uygulaması budur. Müşrikler arasında bu iki özellik de vardır.

 

"Bir şeyin bir parçası" demek olan: (...)'in çoğuludur. Mesela: "Bana kumaşından bir parça ver" denilir. Yine bunun çoğulu olarak: (...) de kullanılır. (...) ile (...)'in aynı şeyolduğu söylenmiştir.

 

el-Ahfeş dedi ki: Kim: diye okursa, bunu tekil kabul etmiş, (...) diye okuyan ise çoğul kabul etmiş olur. Bu hususa dair yeterli açıklamalar el-İsra Süresi'nde (92. ayetin tefsirinde) ve başka yerlerde geçmiş bulunmaktadır. Yüce Allah'a hamdolsun.

 

"Şimdi onları baygın düşüp yıkılacakları günleri ile karşılaşana kadar bırak" buyruğu kılıç (savaşı emreden) ayet ile nesholmuştur. "Baygın düşecekleri" buyruğu genel olarak "ye" harfi üstün okunmuştur. İbn Amir ve Asım ötreli okumuşlardır. el-Ferra dedi ki: Bunlar yani: (...) ile (.;....:. ) iki ayrı söyleyiştir. Tıpkı: "Mutlu oldu" fiili gibidir.

 

Katade: Bundan kasıt ölecekleri gündür, demiştir. Bedir günü olduğu da söylenmiştir. Bunun Sur'a ilk defa üfürüleceği gün olduğunu söyleyenler de vardır. Kıyamet gününde onlara akıllarını başlarından alacak şekilde azabın gelmesinin kastedildiği de söylenmiştir.

"Baygın düşüp yıkılacakları" buyruğunun "ye" harfi ötreli okunduğu takdirde: "Allah onu baygın düşürüp yere yıktı" şeklinden geldiği de söylenmiştir.

 

"O günde tuzaklarının" Peygamber (s.a.v.)'a dünyada iken kurdukları tuzaklarının "kendilerine hiçbir faydası olmaz. Onlara" Allah tarafından "yardım da olunmaz. "

"O günde" lafzı, "Baygın düşüp yıkılacakları günleri" lafzından bedel olarak nasb ile gelmiştir.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Tur 47-49

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR