ŞURA 10 |
وَمَا
اخْتَلَفْتُمْ
فِيهِ مِن
شَيْءٍ فَحُكْمُهُ إِلَى
اللَّهِ
ذَلِكُمُ
اللَّهُ
رَبِّي عَلَيْهِ
تَوَكَّلْتُ
وَإِلَيْهِ
أُنِيبُ |
10. Herhangi bir şey
hakkında anlaşmazlığa düşerseniz, O'nun hakkında hüküm vermek (hakkı)
Allah'ındır. İşte benim Rabbim olan Allah O'dur. Yalnız O'na tevekkül ettim ve
ben yalnız O'na dönerim.
"Herhangi bir şey hakkında
anlaşmazlığa düşerseniz ... " buyruğu Rasülullah (s.a.v.)'ın mü'minlere
söylemiş olduğu bir sözü aktarmaktadır. Şu demektir: Ehl-i kitab mensubu olan
kimseler ile müşrik olan kafirlerden din ile ilgili hususlarda size muhalefet
ettikleri herhangi bir hususta siz de onlara: Buna dair hüküm vermek yetkisi
Allah'ındır, sizin değildir. O dinin sadece İslam olduğunu, başkasının geçerli
olmadığını hükme bağlamıştır. Şeriata dair emirler ve buyruklar ise ancak
Allah'ın açıklamalarından öğrenilir, deyiniz.
"İşte benim Rabbim
olan Allah O'dur." Yani bu sıfatlara sahib olan bir ve tek olarak benim
Rabbimdir. Bu buyrukta hazfedilmiş takdiri ifadeler de vardır. Yani ey
Muhammed, onlara de ki: İşte Allah O'dur, ölülere hayat verendir. Anlaşmazlığa
düşenler arasında hüküm verir O. O benim Rabbimdir.
"Yalnız O'na
tevekkül ettim." Güvenip dayandım "ve ben yalnız O'na dönerim."
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN