SAFFAT 133 / 138 |
وَإِنَّ
لُوطاً لَّمِنَ
الْمُرْسَلِينَ
{133} إِذْ
نَجَّيْنَاهُ
وَأَهْلَهُ
أَجْمَعِينَ
{134} إِلَّا
عَجُوزاً فِي الْغَابِرِينَ
{135} ثُمَّ
دَمَّرْنَا
الْآخَرِينَ
{136}
وَإِنَّكُمْ
لَتَمُرُّونَ
عَلَيْهِم مُّصْبِحِينَ
{137}
وَبِاللَّيْلِ
أَفَلَا تَعْقِلُونَ
{138} |
133.
Şüphesiz Lut da gönderilmiş peygamberlerdendir.
134.
Hani Biz onu ve aile halkını birlikte kurtarmıştık.
135.
Ancak geri kalanlar arasındaki bir koca karı müstesna.
136.
Sonra diğerlerini helak ettik.
137.
Muhakkak siz onların yakınından, sabahleyin de geçip gidiyorsunuz,
138.
Geceleyin de. Hala akıllanmayacak mısınız?
"Şüphesiz Lut da
gönderilmiş peygamberlerdendir. Hani Biz onu ve aile halkını birlikte
kurtarmıştık. Ancak geri kalanlar arasındaki bir kocakarı müstesna"
buyruklarına dair açıklamalar daha önce Lut kıssasında (el-Araf, 80. ayet ve
devamında ve Hud, 77. ayet ve devamında) geçmiş buL unmaktadır.
"Sonra
diğerlerini" gönderdiğimiz ceza ile "helak ettik."
"Muhakkak siz
onların yakınından sabahleyin de geçip gidiyorsunuz" buyruğu ile de
Araplara hitab etmektedir. Yani siz onların evlerinin, onlardan geriye kalan
eserlerin yakınından sabah vakti geçip gidiyorsunuz. "Ge. celeyin de"
aynı şekilde onların yakınından geçmektesiniz. İfade burada tamam olduktan
sonra: "Hala akıllanmayacak mısınız?" yani ibret almayacak ve
düşünmeyecek misiniz, diye buyurmaktadır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN