SEBE 8 |
أَفْتَرَى
عَلَى
اللَّهِ
كَذِباً أَم
بِهِ جِنَّةٌ
بَلِ
الَّذِينَ
لَا
يُؤْمِنُونَ
بِالْآخِرَةِ فِي
الْعَذَابِ
وَالضَّلَالِ
الْبَعِيدِ |
8. "Acaba o,
Allah'a karşı yalan mı uydurdu? yoksa onda bir delilik mi vardır?" Hayır,
asıl ahirete inanmayanlar azap içinde ve uzak bir sapıklıktadırlar.
"Acaba o, Allah'a
karşı yalan mı uydurdu?" buyruğunda istifham için hemze geldiğinden,
(fiilin aslında bulunan) vasl hemzesi ihtiyaç kalmadığından dolayı
hazfedilmiştir. İstifham hemzesinin üstün gelmesi de bu hemze ile vasl hemzesi
arasındaki farkı belirtmek içindir. Buna dair açıklamalar daha önce Meryem
Suresi'nde Yüce Allah'ın: ''Acaba gaybı görerek mi bildir (Meryem, 78) buyruğu
açıklanırken yeteri kadar geçmiş bulunmaktadır.
"Yoksa onda bir
delilik mi vardır?" Bu daha önce geçmiş olan müşriklerin sözlerine
bağlıdır. Yani müşrikler dediler ki: "Acaba o, Allah'a karşı yalan mı
uydurdu?" Yalan uydurmak (iftira); olmayan bir şeyi ortaya koymak, ileri
sürmek demektir.
"Yoksa onda bir
delilik mi vardır" da bundan dolayı bilmediği şeyleri söyleyip
durmaktadır?
Sonra onların bu
iddialarını reddederek şöyle buyurmaktadır: "Hayır, asıl ahirete
inanmayanlar azab içinde ve uzak bir sapıklıktadırlar." Yani durum onların
söyledikleri gibi değildir. Aksine o doğru söyleyenlerin en doğru sözlüsüdür.
Öldükten sonra dirilişi inkar edenler ise yarın azap içinde olacaklardır, bugün
ise haktan uzak bir sapıklık içindedirler. Zira onlar Yüce Allah'ın aciz
olduğunu ileri sürmekte ve Allah tarafından mucizelerle desteklenmiş olan o
Yüce zatı da Allah'a karşı yalan uydurmakla itham etmektedirler.
DEVAM VE SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ
LİNK’E TIKLAYIN