SEBE 5 |
وَالَّذِينَ
سَعَوْا فِي
آيَاتِنَا
مُعَاجِزِينَ
أُوْلَئِكَ لَهُمْ
عَذَابٌ
مِّن
رِّجْزٍ
أَلِيمٌ |
5. Ayetlerimiz
hakkında aciz bırakmak için çalışanlar, işte onlara elem verici kötü bir azap
vardır.
"Ayetlerimiz
hakkında aciz bırakmak" delillerimizi çürütmek ve ayetlerimizi yalanlamak
için "çalışanlar" bu şekilde birbirleriyle yarışanlar, bizim
elimizden kurtulacaklarını ve Allah'ın ahirette kendilerini tekrar diriltmeye
kadir olmadığını bizim kendilerini ihmal edeceğimizi zannettiler. "İşte
onlara elem verici kötü bir azap vardır."
Bir kimsenin bir başkası
ile yarışmaya koyulup onu geride bırakmasını anlatmak üzere; "Onu aciz
bıraktı" denilir. "Elem verici" lafzı Nafi' tarafından
"kötü (ricz)"nin sıfatı olarak, esreli okunmuştur. Çünkü esasen
"ricz" azabın kendisidir. Nitekim Yüce Allah bu lafzı
"azap" anlamında olmak üzere şu ayet-i kerimede zikretmiş
bulunmaktadır: "Biz de zulmedenlerin üzerine gökten bir azap (ricz)
indirdik.'' (el-Bakara, 59)
İbn Kesir ve Asım'dan
rivayetle Hafs: "Elem verici kötü bir azab vardır" diye, burada ve
el-Casiye Süresi'nde (11. ayette) "azab"ın sıfatı olarak
"mim" harfini ref' ile okumuşlardır. İbn Kesir, İbn Muhaysın, Humeyd
b. Kays, Mücahid ve Ebu Amr "aciz bırakmak için" anlamındaki buyruğu
("ayn" harfinden sonra "elif" olmaksızın ve "cim"
harfi de şeddeli olmak üzere): (...) diye okumuşlardır ki, bu da insanları
mucize-
lere, Kur'an'ın
ayetlerine iman etmekten uzak tutmak için çalışanlar ... anlamındadır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN