LUKMAN 19 |
وَاقْصِدْ
فِي
مَشْيِكَ وَاغْضُضْ
مِن
صَوْتِكَ
إِنَّ
أَنكَرَ الْأَصْوَاتِ
لَصَوْتُ
الْحَمِيرِ |
19. "Yürüyüşünde
mutedil ol! Sesini alçalt! Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir."
Bu buyruğa dair
açıklamalarımızı altı başlık halinde sunacağız:
1- Mutedil Yürümek:
2- Sesi Kısmak:
3- En Kötü Ses:
4- Kötü Bir Sesin Tanıtılması:
5- Yüksek Sesle Konuşup Bağırmayı
Terketmek:
6- Eşeğin Sesi:
1- Mutedil Yürümek:
Oğluna kötü huyları
yasakladıktan sonra riayet etmesi gereken güzel huyları ve erdemli ahlakı
göstererek ona: "Yürüyüşünde mutedil ol," dedi. Yani orta yollu yürü.
"Mutedil
yürüyüş"; hızlı yürümek ile ağır yürümek arasındadır. Yani sen yeryüzünde
ölüler gibi hareket etme, haddi aşan günahkarlar gibi de hızlıca gitme.
Rasülullah (s.a.v.) da şöyle buyurmuştur: "Hızlıca yürümek mü'minin gözalıcı
vasıflarını giderir. ''
Peygamber (s.a.v.)'ın
hızlı yürüdüğüne dair gelen rivayetler ile Aişe (r.anha)'ın Ömer (r.a) hakkında
kullandığı: "O yürüdümü hızlı yürürdü" ifadesine gelince, bundan
kastı ölürcesine hareket edenden daha hızlı yürüdüğünü anlatmaktır. Doğrusunu
en iyi bilen Allah'tır.
Şanı Yüce Allah daha
önceden el-Furkan Süresi'nde (63. ayetin tefsirinde) geçtiği gibi, bu
niteliklere sahip olan kişiyi öğmektedir.
2- Sesi Kısmak:
"(Konuşurken)
sesini alçalt." Yani sesini yükseltme, yüksekliğini kıs. Bu da sesini
yükseltmek için kendini zorlama ve ihtiyacın kadar sesini yükselt, demektir.
Çünkü yüksek sesle konuşmak ihtiyaçtan fazla sesini yükseltmektir ve rahatsız
edici bir zorlanmadır.
Bütün bunlardan maksat,
alçak gönüllülüktür. Ömer (r.a), takatinden daha fazla yüksek sesle ezan
okumaya çalışan bir müezzine: Ben senin kasıklarının çatlayacağından korktum,
demiştir. Sözü geçen bu müezzin Ebu Mahzura Semura b. Mi'yar'dır.
3- En Kötü Ses:
"Çünkü seslerin en
çirkini eşeklerin sesidir." En hoşa gitmeyeni, en kötüsü eşeklerin
sesidir, demektir. "O çirkin ve hoşlanılmayan bir yüzle bize geldi"
tabiri de buradan gelmektedir. Eşek ileri derecede yermek ve hakaret maksadı
ile kullanılan bir örnektir. Onun anırması da bu şekildedir. Sadece adını
anmayı bile Araplar çok çirkin gördüklerinden dolayı, ondan kinaye yoluyla
sözederler ve açıktan açığa ismini zikretmekten hoşlanmazlardı. Mesela,
"uzun kulaklı" derlerdi. Tıpkı pis ve hoş olmayan şeylerden
sözettikleri gibi ondan sözederlerdi. Saygın insanların bulunduğu bir mecliste
eşek adının kullanılması da huylar arasında kötü sayılmıştır. Araplar arasında
yayan yürümek kendisini çokça yormuş dahi olsa büyüklüğüne yedirmediği için
eşeğe binmeyenler dahi vardır. Ancak, Peygamber (s.a.v.) Yüce Allah'ın
huzurunda tevazu ve zillet izharı için merkebe binerdi.
4- Kötü Bir Sesin
Tanıtılması:
Ayet-i kerimede konuşma
ve tartışma esnasında sesi yükseltmenin çirkinliğinin, eşeklerin seslerinin çirkinliğine
benzetilerek tanıtılabileceğine delil vardır. Çünkü bu gibi sesler de yüksek
tonludur. Sahih'ten Peygamber (s.a.v.)'ın şöyle buyurduğu kaydedilmektedir:
"Eşeğin anırmasını işittiğiniz vakit şeytandan Allah'a sığınınız. Çünkü o
bir şeytan görmüştür.''
Rivayet edildiği ne göre
şeytanı görmedikçe ne eşek anırır, ne de bir köpek havlar. Süfyan es-Sevri dedi
ki: Herbir şeyin (hayvanın) sesini yükseltmesi bir tesbihtir, eşeklerin
anırması müstesna. Ata ise şöyle demektedir: eşeklerin anırması karanlığa bir
bedeluadır.
5- Yüksek Sesle
Konuşup Bağırmayı Terketmek:
Bu ayet-i kerime ile
Yüce Allah insanları küçümseyerek yüzlerine karşı bağırmayı terketmek yahut ta
yüksek sesle bağırmayı büsbütün terketmek edebini öğretmek te dir. Araplar
yüksek sesle bağırmakla ve benzeri hususlarla iftihar eder, öğünürlerdi. Onlara
göre en güçlü sesi en yüksek olan kimse idi. Sesi en kısık ve alçak kimse de en
zelil idi. Öyle ki bir Arap şair şöyle demiştir: "Konuşması yüksek sesli,
hapşırması yüksek sesli, Görünüşü güzel ve develerinin de sesi yüksektir.
Zorlukların üzerine deve yavrusu gibi koşar, Ve herkesin üzerinde tam olan
hilkati ile üstünlük sağlar."
Ancak şanı Yüce Allah bu
cahili ahlakı: "Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir" sözleri
ile yasaklamış olmaktadır. Yani eğer sesi dolayısıyla bir kimseden korkulması
gerekseydi, eşekten korkmak gerekirdi. Böylelikle sesini yükselten kimse ile
eşeğin aynı seviyede olduğunu belirtmektedir.
6- Eşeğin Sesi:
"Eşeklerin
sesidir" lafzındaki "lam", te'kid içindir. "Ses"
topluluğa izafe edilmiş olmakla birlikte tekil gelmiş bulunmaktadır. Çünkü bu
rada "ses" anlamındaki kelime mastardır, mastar da çokluğa delildir.
Bu: "Seslendi, seslenir, seslenmek"in mastarıdır. İsm-i faili; -ki
"yüksek sesli" (...) demektir- gelir. "Yüksek sesle bağırdı,
bağırmak" denilir. "Yüksek sesle seslenen, bağıran" demektir.
(...) da "yüksek sesli adam" anlamındadır. Tıpkı; "Malı çok,
ikramı çok, ihsanı çok adam" demek gibi.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN