ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

RUM

38

فَآتِ ذَا الْقُرْبَى حَقَّهُ وَالْمِسْكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ ذَلِكَ خَيْرٌ لِّلَّذِينَ يُرِيدُونَ وَجْهَ اللَّهِ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ

 

38. Akrabaya, yoksula ve yolculara haklarını ver. Bu, Allah'ın rızasını isteyenler için daha hayırlıdır. İşte onlar, umduklarına kavuşanların ta kendileridir.

 

Yüce Allah'ın: "Akrabaya, yoksula ... haklarını ver" buyruğuna dair açıklamalarımızı üç başlık halinde sunacağız:

 

1- Ayetin Önceki Buyruklarla ilişkisi ve Sadakanın Faziletlisi:

2- Ayet-i Kerimenin Hükmü Nesh Edilmiş midir?:

3- Allah'ın Rızasını isteyenler:

 

1- Ayetin Önceki Buyruklarla ilişkisi ve Sadakanın Faziletlisi:

 

Şanı Yüce Allah, bundan önce dilediği kimselere rızkı genişletip yayacağını belirttikten sonra, rızkın kendisine genişletildiği kimseye de fakire yetecek kadarını ulaştırmasını emretmektedir ki, böylelikle zenginin şükür edip etmeyeceğini imtihan etsin. Hitab, Peygamber (s.a.v.)e olmakla birlikte, maksat o ve onun ümmetidir. Çünkü daha sonra: "Bu, Allah'ın rızasını isteyenler için daha hayırlıdır" diye buyurmaktadır.

 

Yüce Allah, akrabalığı dolayısıyla akrabalara sadaka verilmesini emretmektedir. Çünkü en hayırlı sadaka yakına verilen sadakadır ve bu sadaka ile bir de akrabalık bağı (sıla-i rahim) gözetilmektedir. Rasülullah (s.a.v.) akraba lara sadaka vermeyi, köle azad etmekten faziletli tutmuştur. Meymune'ye bir küçük cariyeyi azad etmiş iken şöyle demişti: "Eğer sen onu dayılarına vermiş olsaydın, bunun ecri senin için daha büyük olurdu."

 

2- Ayet-i Kerimenin Hükmü Nesh Edilmiş midir?:

 

Bu ayet-i kerimenin hükmü hakkında ihtilaf edilmiştir. Bunun miras ile ilgili ayet ile nesholduğu söylendiği gibi; nesh olmadığı da söylenmiştir. Aksine yakın akrabanın, durum ne olursa olsun iyilik noktasında gözetilmesi gereken bir hakkı vardır. Doğru olan da budur.

 

Mücahid ve Katade dedi ki: Akrabalık bağını gözetmek Yüce Allah'tan bir farizadır. Hatta Mücahid şöyle demiştir: Bir kimsenin akrabaları ihtiyaç halindeyken (başka yere) verdiği sadakası kabul edilmez.

 

Bir diğer görüşe göre akrabalardan kasıt, Peygamber (s.a.v.)'ın akrabalarıdır. Ancak birincisi daha doğrudur. Çünkü peygamberlerin akrabalarının hakkı Yüce Allah'ın Kitabında yer alan: "Ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah a, Resululüne, yakın akrabalara ... aittir." (el-Enfal, 41) buyruğunda açıklanmaktadır.

 

Bir diğer görüşe göre yakın akrabaya verme emri, mendubluk bildirmek içindir. el-Hasen dedi ki: "Hakkı" buyruğundan kasıt, bolluk anında onu gözetmek, zorluk anında da güzel söz söylemektir.

 

"Yoksul (miskin)" hakkında da İbn Abbas şöyle demektedir: Yani dolaşıp dilenen kimseye yemek yedir. Yolcu ise misafirdir. Buna göre o misafir ağırlamayı farz kılmaktadır. Bütün bunlara dair etraflı ve geniş açıklamalar ilgili yerlerde (mesela bk. el-Bakara, 83. ayet, 7. başlık, 177. ayet, 6. başlık, el-Enfal, 41. ayet, 11. başlık; Hüd, 69-71. ayetler, 2. başlık) geçmiş bulunmaktadır. Cenab-ı Allah'a hamdolsun.

 

3- Allah'ın Rızasını isteyenler:

 

"Bu, Allah'ın rızasını isteyenler için daha hayırlıdır." Yani hakk eğer Yüce Allah'ın rızası istenerek, O'na yakınlaşmak arzusu ile verilecek olursa, elbetteki cimrilik etmekten daha hayırlıdır.

 

"İşte onlar umduklarına kavuşanların ta kendileridir. Ahirette istedikleri mükafatı elde edenlerin ta kendileridir." Buna dair açıklamalar da daha önce el-Bakara Süresi'nde (5. ayetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Rum 39

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR