RUM 11 / 13 |
اللَّهُ
يَبْدَأُ
الْخَلْقَ
ثُمَّ
يُعِيدُهُ
ثُمَّ
إِلَيْهِ
تُرْجَعُونَ
{11} وَيَوْمَ
تَقُومُ السَّاعَةُ
يُبْلِسُ
الْمُجْرِمُونَ
{12} وَلَمْ
يَكُن
لَّهُم مِّن
شُرَكَائِهِمْ
شُفَعَاء
وَكَانُوا
بِشُرَكَائِهِمْ
كَافِرِينَ {13} |
11.
Allah mahlukunu ilkin yaratır, sonra onu iade eder, sonra da O'na
döndürülürsünüz.
12. Kıyametin
kopacağı günde ise, günahkarlar ümitsizce susacaklardır.
13.
Onların ortak koştuklarından şefaatçileri bulunmayacak ve ortaklarını inkar
dahi edeceklerdir.
Ebu Amr ile Ebü Bekir:
"Döndürülürsünüz" anlamındaki buyruğu "ya" harfi ile
"Döndürülürler" diye okumuşlardır. Diğerleri ise;
("döndürülürsünüz" anlamında olmak üzere) "te" ile
okumuşlardır.
"Kıyametin kopacağı
günde ise günahkarlar ümitsizce susacaklardır" buyruğunda geçen
"ümitsizce susacaklar" anlamındaki buyruğu, Ebu Abdurrahman es-Sülemı
"lam" harfi üstün olmak üzere; "Susturulacaklardır" diye
okumuştur. Dilde bilinen anlamı ile; kişi susup da ileri sürecek bir delili
kalmayıp, artık delilinin kalabilme ümidi de kesilince, "Adam ümitsizce
sustu" denilir. Hayrete düştü, ne yapacağını bilemedi anlamındaki; (...)
fiil de anlam itibariyle buna yakındır. Nitekim el-Accac şöyle demiştir:
"Arkadaşım, sen hiç deve pisliklerinin kerme haline dönüştüğü eski
kalıntıları olan bir yer biliyor musun? Evet, onu biliyorum, dedi; şaşkın ve ne
cevap vereceğini bilemeksizin sustu."
Bazı nahivcilerin
iddiasına göre "iblis" kelimesi de buradan türemiştir.
Onun anlamı da ileri
sürecek bir delili bırakılmamış, kalmamış olması demektir. en-Nehhas dedi ki:
Eğer bu nahivcinin iddiası gibi ise "iblis" kelimesinin munsarıf
olması gerekirdi. Halbuki bu kelime Kur'an-ı Kerim'de munsarıf değildir.
ez-Zeccac dedi ki: "ileri sürecek delili kalmamış ve ileri sürecek bir
delil bulabilmekten yana da ümidini kesip, susmuş kimse" demektir.
"Onların ortak
koştuklarından" Allah'tan başka kendilerine ibadet ettiklerinden
"şefaatçileri bulunmayacak ve ortaklarını inkar dahi edeceklerdir."
Yani ilah olmadıklarını söyleyecekler, onlardan uzak olduklarını bildirecekleri
gibi; ortak koştukları varlıklar da kendilerine ibadet edenlerden uzaklıklarını
bildireceklerdir. Nitekim daha önceden birkaç yerde de bu türden açıklamalar
geçmiş bulunmaktadır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN