ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

ŞUARA

204

/

209

أَفَبِعَذَابِنَا يَسْتَعْجِلُونَ {204} أَفَرَأَيْتَ إِن مَّتَّعْنَاهُمْ سِنِينَ {205} ثُمَّ جَاءهُم مَّا كَانُوا يُوعَدُونَ {206} مَا أَغْنَى عَنْهُم مَّا كَانُوا يُمَتَّعُونَ {207} وَمَا أَهْلَكْنَا مِن قَرْيَةٍ إِلَّا لَهَا مُنذِرُونَ {208} ذِكْرَى وَمَا كُنَّا ظَالِمِينَ {209}

 

204. Acaba bunlar azabımızın mı çabuk gelmesini isterler?

205. Ne dersin, Biz onları nice seneler geçindirsek,

206. Sonra onlara vaad olundukları gelse,

207. Faydalandırıldıkları nimetlerin onlara bir yararı olmaz (değil mi?)

208. Biz uyarıcıları olmaksızın hiç bir ülkeyi helak etmiş değiliz.

209. (Bu bir) hatırlatmadır. Biz zulmedenler olmadık.

 

"Acaba bunlar azabımızın mı çabuk gelmesini isterler?" Mukatil dedi ki:

Müşrikler Peygamber (s.a.v.)'e: Ey Muhammed! Sen ne zamana kadar daha bizi azab ile tehdit edeceksin ve onu bir türlü getirmeyeceksin? Bunun üzerine: "Acaba bunlar azabımızın mı çabuk gelmesini isterler" buyruğu nazil oldu.

 

"Ne dersin? Biz onları" dünyada"nice seneler geçindirsek. .. " ed-Dalıhak ve başkalarının görüşüne göre maksat Mekkelilerdir.

 

"Sonra onlara vaad olundukları" azab ve helak oluş "gelse. Faydalandırıldıkları nimetlerin onlara bir yararı olmaz."

 

Bu buyruklardaki: "Faydalandırıldıkları nimetlerin onlara bir yararı olmaz" buyruğunda yer alan birinci (...); Takrir anlamını ifade eden bir istifhamdır (sorudur). Bu "Fayda verdi" ile nasb mahallindedir. İkinci (L.) ise ref' mahallindedir.

 

İkincisinin irabta mahalli olmayan nefy edatı olması da mümkündür. Bir diğer görüşe göre birinci (...), nefy edatı, ikincisi ise; "Yararı oldu" fiili ile ref' mahallinde, aid olan "he" ise hazfedilmiştir. İfadenin takdiri de: Kendisinde yararlandırıldıkları sürenin onlara faydası olmaz, şeklindedir.

 

ez-Zühri'den nakledildiğine göre Ömer b. Abdu'l-Aziz sabah oldu mu sakalını tutar, sonra da: "Ne dersin, Biz onları nice seneler geçindirsek, sonra onlara vaad olundukları gelse; faydalandırıldıkları nimetlerin onlara bir yararı olmaz" buyruğunu okur ve ağlardı. Sonra da şu beyitleri okurdu:

 

"Ey aldanmış kişi! Gündüzün yanılma ve gafletle geçiyor, Gecense uykuyla; helak oluş da yakanı bırakmıyor, Sen ne uyanık kimseler arasında kararlı bir uyanıksın, Ne de uyuyanlar arasında kurtulmuş ve tehlikeden uzaksın, Fani olanla sevinirsin, temennilerle de neşelenirsin, Rüya gören kimsenin uykudaki lezzetlerle sevindiği gibi. Sonucundan hoşlanmayacağın şeylere doğru koşarsın, İşte hayvanlar da dünyada böylece yaşarlar."

 

Yüce Allah'ın: "Biz uyarıcıları" yani peygamberleri, rasülleri "olmaksızın hiçbir ülkeyi helak etmiş değiliz" buyruğundaki "Hiçbir ülkeyi helak etmiş değiliz" buyruğunda yer alan; (...) sıladır (fazladan gelmiştir.)

 

"Hatırlatmadır" buyruğu hakkında el-Kisai dedi ki: Burada: "Hatırlatma" lafzı hal olarak nasb mahallindedir. en-Nehhas dedi ki: Böyle bir şeyolmaz. Bu hususta kabul edilecek görüş el-Ferra ile Ebu İshak'ın mastar olarak nasb mahallinde olduğu görüşüdür. el-Ferra dedi ki: Bu "(O rasüller) bir hatırlatmada bulunurlar" takdirindedir ve sahih bir görüştür. Çünkü "uyarıcıları olmaksızın" buyruğu hatırlatıcıları olmaksızın anlamındadır. "Hatırlatma," lafzı üzerinde i'rab açıkça görülmez. Çünkü sonu elif-i maksuredir. Bununla birlikte tenvin ile okunması da caizdir.

 

Diğer taraftan bunun mübteda takdiri ile merfu olması da mümkündür. Ebu İshak dedi ki: "Bizim uyarmamız bir hatırlatmadır" demek olur. el-Ferra da şöyle demektedir: Yani "Bu bir hatırlatmadır."

 

İbnu'l-Enbari dedi ki: Kimi müfessirler de şöyle demiştir: eş-Şu ara Süresi'nde Yüce Allah'ın: "Uyarıcıları olmaksızın" buyruğu dışında tam bir vakıf (bulunan bir ayet sonu) yoktur. Bize göre de bu hasen bir vakıftır. Bundan sonra "Hatırlatmadır" ile okumaya başlar ki; bu da: "O bir hatırlatmadır" anlamındadır. Yani onlara bir hatırlatmada bulunur demektir. Bununla birlikte "hatırlatmadır" buyruğu üzerinde vakıf yapmak daha güzeldir.

 

"Biz zulmedenler olmadık." Önceden onlara delilleri göndermiş ve onların ileri sürecek bir mazeretlerini bırakmamış olduğumuzdan dolayı onlara azab etmekle onlara zulmetmedik.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Şuara 210-213

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR