ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

YUSUF

49

 

ثُمَّ يَأْتِي مِن بَعْدِ ذَلِكَ عَامٌ فِيهِ يُغَاثُ النَّاسُ وَفِيهِ يَعْصِرُونَ

 

49. "Sonra bunun ardından da bir yıl gelecek ki insanlar onda yağmura kavuşturulacak ve onda sıkacaklar."

 

Yüce Allah'ın: "Sonra bunun ardından da bir yıl gelecek ki ... " buyruğu Hz. Yusuf'un hükümdarın rüyasında yer almayan bir hususa dair verdiği haberlerdendir. Bu Yüce Allah'ın ona verdiği gayb ilmindendi.

 

Katade der ki: Yüce Allah ona faziletini ortaya koymak, ilmi mevkiini ve bilgisini bildirmek kastı ile kendisine hakkında soru sormadıkları bir yılın bilgisini de fazladan ona vermiş idi.

 

"İnsanlar onda yağmura kavuşturulacak" buyruğundaki; "Yağmurakavuşturulacak" fiili; "İmdada çağırmak, imdada yetişmek"den, yahut; "İmdada yetişmek"ten gelmektedir. "Adam imdat istedi"; "İmdat, yetişin" dedi, demektir. İsmi ise; (...) şeklinde kullanılır. "Filan kişi benden yardım (imdat) istedi, ben de onun yardımına koştum" denilir. İsmi de; "Yardıma koşma" şeklinde gelir. Makabli (önceki harf) esreli olduğu için "vav" harfi "ya"ya dönüştürülmüştür. "Yağmur" demektir. "Yağmur yere yağdı, isabet etti" anlamındadır.

 

"Allah ülkeye yağmur yağdırdı, yağdırır" denilir. (Meçhul olarak da): "Yere yağmur yağdırıldı, yağdırılır" denilir. Bu şekilde yağmur yağan yere de; (...) denilir. Buna göre; "İnsanlara yağmur yağdırılır" anlamındadır.

 

"Ve onda sıkacaklar" İbn Abbas der ki: üzümleri sıkacaklar ve yağları çıkartılan maddelerden yağ alacaklar. Bu açıklamayı da Buhari zikretmektedir.

 

Haccac da, İbn Cüreyc'den şöyle dediğini rivayet eder: üzümü sıkıp şarap yapacaklar, susamdan yağ, zeytinden zeytin yağı çıkaracaklardır. Şöyle de açıklanmıştır: O bu sözleriyle -çokluğunu anlatmak üzere- sütlerin sağılmasını kastetmiştir. Buna da bitki ve mahsullerin çoğalacağı şeklindeki haberi delildir. "Sıkacaklar" ifadesinin; kurtulacaklar anlamına geldiği de söylenmiştir ki, bu da kurtuluş yeri anlamını veren; (...) dan gelir. Ebu Ubeyde der ki: Harekeli olarak; "Sığınılacak yer ve kurtulma yeri" demektir. (...) da bu anlamdadır. Ebu Zübeyd der ki: "Oldukça susamış halde su verecek bir kişiyi imdada çağırıyordu, fakat kimse yetişmedi onun imdadına. Halbuki o korkuya kapılmış olanın kurtarıcı sığınağı idi."

 

Aynı şekilde; "Filana sığındım" anlamındadır. Ebu'lGavs der ki: "Sıkacaklar"ın buradaki anlamı mahsül ve ürün elde edecekler demektir. Bu kelime ise; üzüm sıkmak demek olan; (...)den gelmektedir. "Malını elinden çıkarttırdım" manasınadır.

 

İsa "te" harfini ötreli, "sad" harfini de üstün olarak; (...) diye okumuş olup size yağmur yağdırılacak anlamındadır ve bu da Yüce Allah'ın: "Ve Biz sıkıştırıcılardan şarıl şarıl bir su indirdik." (Nebe', 14) buyruğundan gelmektedir. Aynı şekilde (...) diye "te" harfi ötreli, "sad" harfi esreli okuyuşun -böyle okuyanların kıraatine göre- anlamı da böyledir.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Yusuf 50-51

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR